Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/483 E. 2022/863 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/483
KARAR NO : 2022/863

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali-Hükümsüzlüğünün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 30/06/2022
KARAR TARİHİ : 23/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali-Hükümsüzlüğünün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %34 oranında pay sahibi ortağı olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin kurucularından olup 14/09/2018 tarihine kadar da yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığını, yönetim kurulu başkanı olan müvekkilinin yönetim kurulu üyelerini 2017 yılı genel kurulunu toplantıya davet talepli gündemi görüşmek üzere 26/07/2018 tarihinde ——-Noterliği aracılığıyla davet ettiğini ancak diğer iki yönetim kurulu üyesinin toplantıya katılmadığını, toplantı nisabı oluşmadığından yönetim kurulu kararı alınamadığını, diğer iki yönetim kurulu üyesinin TTK hükmüne aykırı olarak yönetim kurulu toplantısı yaptıklarını ve genel kurulu toplantıya davet ettiklerini, müvekkilinin çağrı davetinin kanuna aykırı olması nedeniyle katılmadığı 14/09/2018 tarihli genel kurul toplantısında —— yönetim kurulu başkanı ve ——- ise yönetim kurulu üyesi olarak seçildiklerini, 14/09/2018 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların hükümsüzlüğüne dair —— esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve yargılama neticesinde 14/09/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğuna karar verildiğini, kararın istinaf aşamasında olduğunu, 14/09/2018 tarihinden itibaren 3 yıllık görev süresinin 2021 yılı 9.ayında dolmuş olmasına rağmen yönetim kurulunun 2022 yılında toplanarak genel kurul toplantısı yapılmasına karar verdiğini ve 20/06/2022 tarihinde genel kurul toplantısının yapıldığını, yetkisiz kişilerce yapılan çağrı neticesinde toplanan genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğunu, toplantının yapılacağı yerin TTK 409/3 maddesinde ve ——- Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik 8.maddesine aykırı olarak şirket merkezinden farklı bir mülki birimde yapıldığını, görüşülecek gündem konularının da kanuna aykırı olarak belirlendiğini, toplantı öncesinde pay sahiplerine verilmesi zorunlu olan finansal tablolar, yönetim kurulu faaliyet raporunun müvekkiline ve diğer pay sahiplerine verilmediğini, yine finansal tabloların yıllık faaliyet raporu ve denetleme raporuyla yönetim kurulunun kar dağıtım önerisinin nerede inceleneceğine dair de bilgi verilmediğini, toplantının şirket merkezinden farklı bir adreste yapıldığını, 20/06/2022 tarihli genel kurul toplantısına tüm sermayeyi temsil eden 200 adet paydan 176 adedinin katıldığını, divan heyetinin oluşturulurken kanuna aykırı şekilde şirkette pay sahibi sıfatı bulunmayan kişilerin oy toplama memuru ve katip olarak seçildiğini, yine vekaleti bulunmayan —–da pay sahiplerinden——-vekili olarak toplantıya katılıp divan başkanı seçildiğini, toplantı görüşmelerinde yönetim kurulu faaliyet raporunun okunarak müzakere edildiğini, finansal tabloların incelenemediği belirtilerek TTK 420 maddesi uyarınca erteleme talep edilmesine rağmen divan başkanının bu talebi oylamaya sunarak oy çokluğuyla erteleme talebini reddedip toplantıya devam ettiğini, TTK 420 maddesi uyarınca erteleme talebi üzerine hiçbir işlem yapılmadan erteleme kararı alınmasının zorunlu olduğunu, toplantıda faaliyet raporu, bilanço kar/zarar hesabı, yönetim kurulu üyelerinin ibrası oy çokluğuyla kabul edildiği gibi finansal tablolarla doğrudan ilgisi bulunan yönetim kurulu üyelerinin seçimi maddesinin de görüşüldüğünü, kararların tümüne olumsuz oy kullanılarak itiraz edildiğini, genel kurul toplantısına yapılan çağrının yetkisiz kişiler tarafından yapıldığını bu yüzden alınan kararların yoklukla malul olduğunu, şirketin tek malvarlığı olan—— ile ilgili olarak şirketi satın alacak veya kat karşılığı inşaat yapacak kişilerle görüşülmesi için yönetim kurulu başkanı ve yardımcısına yetki verildiğini ancak bu kararın geçersiz olduğunu, TTK 408 maddesi uyarınca şirket esas sermayesinin en az %75’nin onayına ihtiyaç bulunduğunu, ilgili gündem maddesine 200 paydan 68 adedinin olumsuz oy kullandığını, 24 payın da katılmadığını belirterek yetkisiz kişiler tarafından yapılan toplantı daveti nedeniyle 20.06.2022 tarihli genel kurulun geçersiz olduğunun tespitine, TTK m. 420 maddesine aykırı olarak genel kurulda oylanıp oy çokluğu ile kabul edilen finansal tablolar ile bununla bağlantılı konuları içeren gündemin 3, 4, 5, 6 ve 7. Maddeleri ile alınan kararların geçersizliği ile birlikte iptaline, gündemin 8. Maddesinde yer alan şirket malvarlığının satımı görüşmelerini yapma yetkisinin TTK 408 maddesine uygun nisapla alınmadığından geçersizliğinin tespitine,—— verilen yetki belgesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;—— tarafından müvekkiline karşı açtığı —— Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——- esas sayılı dosyasında davacının ihbar edilen sıfatıyla yer aldığını, davacının mahkemeye avukatı aracılığıyla sunduğu Kasım 2020 tarihli dilekçede sağlık sorunları nedeniyle——- bulunduğunu ve şirketin tüm kontrolünün ve idaresinin münferit imza yetkilisi olan ——- olduğunu, 2015 yılı dahil tüm toplantıları——- düzenlediğini, toplantılara katılmadığını ve eşi vasıtasıyla vekaleten yönetim kurulu toplantısı yaptırdığını, yönetim kurulu toplantılarındaki imzaların da kendisine ait olmadığını ikrar ettiğini, davacı tarafından şirketin yönetim kurulu toplantılarının ——-tarafından yapıldığı yönündeki beyanları başka mahkeme dosyalarında da tekrar edildiğini, davacının şirket defterlerini 02/06/2018 tarihli tutanak ile ——- teslim edilmek üzere ilgili kişiye verdiğini, davacının beyanlarında——- yönetim kurulunu toplantıya çağırma yetkisi olduğunu kabul ettiğini ve toplantı yapılacağını bildiğini, davacının mahkemeler önünde farklı davranarak mahkemeleri aldattığını, o dönemde yönetim kurulu başkan yardımcısı olan ——– tarafından yapılan genel kurul toplantılarında usulsüzlük bulunmadığını, davacının sadakat borcuna aykırı hareket ettiğini, davacının 01/08/2018 tarihinde düzenlemesine kendisinin de katıldığı ve lehdarı yine kendisi olan 2.111.926,00 ——-bedelli senedi üzerindeki vade tarihlerini doldurarak eşi—-ciro ettiğini, eşi üzerinden——-sayılı dosyası ile müvekkiline karşı icra takibine giriştiğini, müvekkilinin taşınmazına haciz koydurduğunu, davacı ve eşi aleyhine ——- esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, mahkeme tarafından senedin iptaline karar verildiğini, takibe dayalı olarak davacının dava dilekçesinde bahsettiği şirket taşınmazının bu karardan önce 22/09/2020 tarihinde takip dosyası üzerinden satıldığını, —– Mahkemesi tarafından ihalenin feshine karar verilmiş ise de——- bu kararı kaldırdığını, ihalenin fesih sürecinin devam ettiğini, davacının 2017 sonu 2018 başlarından itibaren şirket ortaklarından kaçtığını, davacı tarafından ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini, 20/06/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; 6102 sayılı TTK 445 ve devamı maddelerinde düzenlenen ——-genel kurul kararlarının iptali, hükümsüzlüğünün tespiti talebine ilişkindir. Davacı mahkememizde açtığı davada davalı şirketin %34 oranında pay sahibi ortağı olduğunu, kendisinin davalı şirketin kurucularından olup 14/09/2018 tarihine kadar da yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığını, kendisinin çağrı davetinin kanuna aykırı olması nedeniyle katılmadığı 14/09/2018 tarihli genel kurul toplantısında ——- yönetim kurulu başkanı ve ——- ise yönetim kurulu üyesi olarak seçildiklerini, 14/09/2018 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların hükümsüzlüğüne dair ——- esasta dava açtığını ve yargılama neticesinde 14/09/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğuna karar verildiğini, kararın istinaf aşamasında olduğunu, 14/09/2018 tarihinden itibaren 3 yıllık görev süresinin 2021 yılı 9.ayında dolmuş olmasına rağmen yönetim kurulunun 2022 yılında toplanarak genel kurul toplantısı yapılmasına karar verdiğini ve 20/06/2022 tarihinde genel kurul toplantısının yapıldığını, yetkisiz kişilerce yapılan çağrı neticesinde toplanan genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğunu, toplantının yapılacağı yerin TTK 409/3 maddesine ve——-Hakkında Yönetmelik 8.maddesine aykırı olarak şirket merkezinden farklı bir mülki birimde yapıldığını, görüşülecek gündem konularının da kanuna aykırı olarak belirlendiğini, toplantı öncesinde pay sahiplerine verilmesi zorunlu olan finansal tablolar, yönetim kurulu faaliyet raporunun kendisine ve diğer pay sahiplerine verilmediğini yine finansal tabloların yıllık faaliyet raporu ve denetleme raporuyla yönetim kurulunun kar dağıtım önerisinin nerede inceleneceğine dair de bilgi verilmediğini, 20/06/2022 tarihli genel kurul toplantısına tüm sermayeyi temsil eden 200 adet paydan 176 adedinin katıldığını, divan heyeti oluşturulurken kanuna aykırı şekilde şirkette pay sahibi sıfatı bulunmayan kişilerin oy toplama memuru ve katip olarak seçildiğini yine vekaleti bulunmayan —— pay sahiplerinden ——- vekili olarak toplantıya katılıp divan başkanı seçildiğini, toplantı görüşmelerinde yönetim kurulu faaliyet raporunun okunarak müzakere edildiğini, finansal tabloların incelenemediği belirtilerek TTK 420 maddesi uyarınca erteleme talep edilmesine rağmen divan başkanının bu talebi oylamaya sunarak oy çokluğuyla erteleme talebini reddedip toplantıya devam ettiğini, TTK 420 maddesi uyarınca erteleme talebi üzerine hiçbir işlem yapılmadan erteleme kararı alınmasının zorunlu olduğunu, toplantıda faaliyet raporu, bilanço kar/zarar hesabı, yönetim kurulu üyelerinin ibrası oy çokluğuyla kabul edildiği gibi finansal tablolarla doğrudan ilgisi bulunan yönetim kurulu üyelerinin seçimi maddesinin de görüşüldüğünü, kararların tümüne olumsuz oy kullanılarak itiraz edildiğini belirterek genel kurul toplantısına yapılan çağrı yetkisiz kişiler tarafından yapıldığından alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine ve yine TTK 420 maddesi uyarınca erteleme talep edilmiş olmasına rağmen bu talebin oylanarak reddi ile ertelenmesi gereken konularda karar alınmış olunması nedeniyle alınan——- no.lu kararların iptaline karar verilmesini bunların yanısıra şirketin tek mal varlığı olan —— ile ilgili olarak şirketi satın alacak veya kat karşılığı inşaat yapacak kişilerle görüşülmesi için yönetim kurulu başkanı ve yardımcısına yetki verilmesi yönünde alınan 8 no.lu kararında TTK 408 maddesi uyarınca gerekli oy nisabına uyulmadığı için geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı cevap dilekçesinde, ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini, 20/06/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin 05/10/2022 günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanarak sonuca gidilmiştir.
Davalı şirketin sicil kayıtlarının incelenmesinden şirket merkezinin mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığı, mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Yine davacının davalı şirketin ortağı olduğu, bu davaya konu 20/06/2022 tarihli genel kurul toplantısında vekil ile temsil edildiği, davanın 30/06/2022 tarihinde hak düşürücü süre içinde açıldığı dolayısıyla TTK 445 maddesi şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır.TTK 446 maddesinde ise iptal davası açabilecekler düzenlenmiş olup davacı davalı şirketin ortağı olmakla dava açma hakkına sahip olup, aynı zamanda toplantıya katılarak kararlara karşı olumsuz oy kullandığı görülmüştür.Davacının ileri sürdüğü ilk itiraz toplantının yapıldığı yere ilişkin olup, toplantının şirket merkezinden farklı bir mülki birimde yapıldığını bunun yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu belirtmiştir. TTK 409/3 maddesinde ——-genel kurul toplantılarının aksine esas sözleşmede hüküm bulunmadığı taktirde şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanacağı kabul edilmiştir. Merkezin bulunduğu yerin herhalde ortaklığın adresinin bulunduğu yer olması zorunlu değildir. Merkezin bulunduğu şehirde başka bir adreste olabilir. Davalı şirketin merkezi ——ilçesi mülki amirliği içinde iken toplantı —— İlçesi müki sınırları içinde yer alan bir adreste yapılmış bu duruma genel kurul toplantısının başında herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir. Öte yandan davalı şirketin Ana Sözleşme hükümleri incelendiğinde 17.madde ile toplantının yapılacağı yerin şirket merkezi, olduğu yönetim kurulunun göstereceği lüzum üzerine merkezin ya da şubelerin bulunduğu şehirlerde elverişli bir yerde de toplantı yapılabileceği, bu hususun toplantıya çağrı mektuplarında ve ilamlarında açıklanacağı belirtilmiştir. Bu husus davalı vekiline sorulmuş, davalı vekili sunduğu 10/10/2022 tarihli dilekçesinde, şirket ortak ve yöneticilerinin ——- birbirinden uzak semtlerinde oturduklarını, ——oturan ortakların daha kolay ulaşabileceği bir merkez olduğundan genel kurulun yapıldığı adreste toplanıldığını, bu durumun 16/05/2022 tarih ——-sayılı yönetim kurulu kararı ile de açıklandığını belirtmiştir. Bu durumda davacının toplantının şirket merkezinden başka yerde yapılmış olduğu yönündeki itirazı mahkememizce yerinde görülmemiştir.Dava konusu 20/06/2022 tarihli olup davalı şirketin 2018-2019-2020-2021 yıllarına ait olduğu anlaşılan genel kurul toplantı tutanağı ve hazerun cetveli incelendiğinde şirket sermayesinin 120.000 TL.ve toplam hisse adedinin 200 adet olup, toplantıya 102 payın asaleten ve 74 payın vekaleten olmak üzere 176 payın katıldığı böylece %88 oranında toplantı nisabı oluştuğu, toplantı nisabının sağlandığı görülmüştür. Gündemin 1.maddesinde divan heyeti seçimi yapılmış oy birliğiyle karar verilmiştir. 2.madde de genel kurul tutanaklarının imzalanması için divan heyetine oy çokluğu ile yetki verilmiş davacı adına vekili itiraz etmiştir.Bundan sonrasında 3.m.de genel kurulun ilgili olduğu yılların yönetim kurulu faaliyet raporu okunmuş, davacı vekili finansal tabloları inceleyemediklerini TTK 420 m.uyarınca toplantının 1 ay sonraya bırakılmasını istediklerini bildirmiş bu talep oylamaya sunulup oy çokluğuyla reddedilerek toplantıya devam edilmiş faaliyet raporu oy çokluğuyla kabul edilmiştir. Gündemin 4.maddesi bilanço kar/zarar hesaplarının okunmasına ilişkin olup oy çokluğuyla kabul edilmiş, davacı vekili söz alıp yokluk itirazında bulunarak maddenin görüşülmesine muvafakat etmediğini beyan etmiştir. 5.gündem maddesi ise yönetim kurulunun ibrasına ilişkindir. Bu maddede yönetim kurulu üyelerinin herbirinin kendi ibralarında sahip oldukları paylardan doğan oy haklarını kullanmadıkları belirtilmiş, toplantıya katılan diğer ortakların oy çokluğu ile ayrı ayrı ibralarına karar verilmiştir. Davacı vekili ibra kararına olumsuz oy kullanmıştır. Gündemin 6.maddesi ile yönetim kurulu üyelerinin belirlenmesi ve seçilen yönetim kurulu üyelerine ücret ödenmemesine karar verildiği, davacı vekilinin oylama sonunda sözalıp seçim kararına olumsuz oy kullandığını beyan ettiği anlaşılmıştır. Gündemin 7 no.lu maddesi davalar ve şirketin mali durumu hakkında ortaklara bilgi verilmesinden ibaret olup herhangi bir oylama yapılmadığı anlaşılmıştır. Gündemin 8 no.lu maddesi ——- tatil köyü ile ilgili olarak şirketi satın alacak veya kat karşılığı inşaat yapacak kişilerle görüşülmesi için yönetim kurulu başkanı ve yardımcısına yetki verilmesine ilişkin olup bu konuda oy çokluğu ile karar alınmış ve davacı vekili oylamadan sonra söz alıp yetki verilmesine olumsuz oy kullandıklarını beyan etmiştir. Bundan sonra 9 no.lu madde ile toplantının sonlandırılmasına oy çokluğuyla karar verilmiştir.
Davacı açtığı davada 3.madde görüşülürken TTK 420 maddesine dayalı olarak talepte bulunduklarını bu taleplerinin reddedildiğini, bu talep karışsında oylama yapılmadan erteleme kararı alınması gerektiğini belirterek ——gündem maddelerinin iptalini talep etmektedir. TTK 420 maddesi toplantının ertelenmesine ilişkin olup, finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular sermayenin 1/10’una halka açık şirketlerde 1/20’sine sahip pay sahiplerinin istemi üzerine genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır. Erteleme 414.maddenin 1.fıkrasında yazılı olduğu şekilde pay sahiplerine ilanla bildirilir ve internet sitesinde yayınlanır hükmünü haiz olup emredici niteliktedir. Genel kurulun erteleme konusunda taktir hakkı mevcut değildir. Davacı azlık oy hakkına sahip ortak sıfatıyla genel kurula ve oylamalara katılmış, yönetim kurulu faaliyet raporunun okunup müzakeresi sırasında erteleme talep etmiştir. Emredici düzenlemeye rağmen davacının bu talebi oylamaya sunulup oy çokluğu ile reddedilerek toplantıya devam olunmuş, yönetim kurulu faaliyet raporu, bilanço kar zarar hesapları, yönetim kurulunun ibrası, yeni müdür seçimi, müdür ücretleri hususları görüşülüp karara bağlanmıştır. Davacının TTK 420 maddesi kapsamında erteleme talebinde bulunması ile birlikte finansal tablolar ve buna bağlı olan diğer konular hakkında görüşme yapılması mümkün olmayıp bu konuda oylama da yapılamayacağından genel kurulun bu konularla ilgili olarak ertelenmesi gerektiği halde toplantıya devam olunduğundan genel kurulun ——no.lu gündem maddeleri yönünden davacı yanın iptal talebi yerinde görülmüştür.Gündemin 7.maddesinde ise herhangi bir oylama yapılmamış, bir karar alınmamıştır. Bu yüzden iptali gereken bir karar olmadığından davacı yanın bu maddeye yönelik istemleri yerinde görülmemiştir.
Gündemin 8. maddesi şirketin sahip olduğu —–ile ilgili olarak satın alacak veya kat karşılığı inşaat yapacak kişilerle görüşme için yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkindir. Davacı TTK 408/2 -f maddesi uyarınca yeterli karar nisabıyla karar alınmadığını, bu nedenle kararın geçersiz olduğunu, ——-şirketin tek malvarlığı olduğunu ileri sürmektedir. Bu husus davalı tarafında kabulünde olup şirketin yegane taşınmazı ve işletmesi olduğu cevap dilekçesinde ifade edilmiştir. TTK 408/2 maddesinde genel kurulun devredilmez yetkileri sayılmış olup (f) bendinde kabul edilen önemli miktarda şirket varlığının toptan satışı da bu yetkilerdendir.Dava konusu 8 no.lu gündem maddesi ile söz konusu taşınmaz ve işletmenin satışı konusunda görüşmeler için yönetim kuruluna yetki verilmiştir, Kanunun 538/2 maddesinde önemli miktarda aktifin satılabilmesi için genel kurulun kararının gerektiği ve bu karar hakkında 421.maddenin 3 ve 4 fıkralarının uygulanacağı düzenlenmiştir. TTK 421 maddesinde toplantı ve karar nisapları düzenlenmiş olup 538/2 maddesi gereği sermayenin en az %75’ini oluşturan pay sahipleri yahut temsilcilerinin olumlu oyu aranmıştır. Somut olaya dönüldüğünde göndemin 8.maddesi ile alınan karar yönünden yasada aranan toplantı nisabı mevcut olmakla birlikte (toplantıdaki nisap %88 katılım)8 no.lu gündem maddesi yönünden kararın %75 karar nisabı ile alınmadığı, sermayenin 40.800 TL.sine karşılık gelen red oyuna karşılık /64800 TL.sermayeye karşılık gelen kabul oyuyla oy çokluğu ile karar alındığı, %75 karar nisabının oluşmadığı anlaşılmış alınan kararın bu nedenle yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Davacı bu itirazlarının yanı sıra kendisinin 14/09/2018 tarihine kadar yönetim kurulu başkanlığı yaptığını, çağrı davetinin kanuna aykırı olması nedeniyle 14/09/2018 tarihli genel kurula katılamadığını, bu toplantıda —— yönetim kurulu başkanı ve —— yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini, 14/09/2018 tarihli genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğuna dair ——–sayılı dosyada karar verildiğini, istinaf aşamasında olduğunu, 14/09/2018 tarihinden itibaren 3 yıllık görev süresi 2021 yılı 9.ayında dolmuş olmasına rağmen yönetim kurulunun 2022 yılında toplanıp genel kurul toplantısı yapılmasına karar verdiğini ve bu davaya konu genel kurulun yapıldığını, yetkisiz kişilerce yapılan çağrı neticesinde toplanan genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğunu ileri sürmüştür.
Dosyaya sunulan delillerden dava konusu genel kurul toplantısının yapılmasına 16/05/2022 tarihli yönetim kurulu kararı ile karar verildiği ve kararda yönetim kurulu başkanı —— ile Yönetim Kurulu üyesi ——- imzasının olduğu, bu kişilerin 14/09/2018 tarihli genel kurul toplantısında 3 yıl süre ile görev yapmak üzere atandıkları görev sürelerinin 15/09/2021 tarihi itibariyle son bulduğu, ——-.sayılı kararı ile de 14/09/2018 tarihli 2017 yılına ait genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine karar verildiği ancak kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. Öncelikle TTK 410/1 maddesi uyarınca genel kurulun süresi dolmuş olsa bile yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılması mümkündür. Davacının aksi iddiası yerinde değildir. Bunun yanında dava konusu genel kurul toplantısının dayanağı yönetim kurulu kararı 14/09/2018 tarihli genel kurul ile atanan yönetim kurulu üyeleri tarafından alınmıştır. 14/09/2018 tarihli genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olduğuna karar verilmiş olmakla birlikte buna ilişkin mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Azledilmiş yahut seçimine ilişkin karar kesinleşmiş mahkeme kararı ile geçersiz hale gelmiş yönetim kurulunun genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi yoktur. Böyle bir yönetim kurulunca yapılan çağrı ve bu çağrı üzerine toplanan genel kurulda alınan kararlarda yok hükmündedir. ——-Somut olayda ise genel kurulu toplantıya çağıran yönetim kurulu açısından verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığı gibi azilde söz konusu olmadığından yetkisiz yönetim kurulu tarafından çağrılmış bir genel kuruldan söz edilemeyecek olup davacının bu itirazları ve genel kurulun yoklukla malul olduğu yönündeki iddiaları yerinde görülmemiş, açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin 20/06/2022 tarihinde yapılan 2018-2019-2020 ve 2021 yıllarına ait olağan genel kurul toplantısında alınan kararlardan —— gündem maddelerine ilişkin olanların İPTALİNE, aynı genel kurulda 8 no.lu gündem maddesiyle alınan kararın gerekli karar nisabına uyulmamış olması nedeniyle yoklukla malul olduğunun TESPİTİNE, fazla talebin REDDİNE, dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı şirketin 20/06/2022 tarihinde yapılan 2018-2019-2020 ve 2021 yıllarına ait olağan genel kurul toplantısında alınan kararlardan—— gündem maddelerine ilişkin olanların İPTALİNE,
Aynı genel kurulda 8 no.lu gündem maddesiyle alınan kararın gerekli karar nisabına uyulmamış olması nedeniyle yoklukla malul olduğunun TESPİTİNE,
2-Fazla talebin REDDİNE,
3-Karar harcı peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 92,20 TL ilk masraf, 101,75 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 193,95 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı gözönünde bulundurularak 162,91 TL.nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——esaslara göre belirlenen ——- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——- esaslara göre belirlenen ——– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konunda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı ve davalı tarafa iadesine,HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekili ve davalı şirket yetkililerinin yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.