Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/268 E. 2023/720 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/268 Esas
KARAR NO:2023/720
DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/04/2022
KARAR TARİHİ:10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili davacı——–kurum ve firmalara reklam -tabela işi yapmakta, davalı —— ortaklık yapısı ve çalışma alanı itibariyle ——— organik bağı bulunan ve belediye çatısı altında bulunan bir şirket olduğunu, taraflar arasında reklam, tabela, uyarıcı levha konusunda imal, tedarik ve söküm/montaja dair bir dizi ticari ve hukuki bir ilişki kurulmuş ve bu çerçevede talep edilen malzeme ve gereçler imal/temin edilerek davalının uygun gördüğü yerlere bu ürünlerin montajı, kimi durumlarda ise eskilerin sökümü sağlandığını, müvekkili tarafından işbu hukuki ilişki çerçevesindeki işler tam ve eksiksiz ifa edilip teslim edilidkten sonra— tutarlı 1 adet fatura —— düzenlenmiş ve davalı şirkete ödeme yapılması amacıyla gönderildiğini, davalı tarafından ise, üzerine düşen ödeme yükümlülüğü ifa edilmeyip —— nolu iade faturası düzenlenmiş ve müvekkil şirkete gönderdiğini, Dava konusu alacağa ilişkin olarak dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulmuşsa da, —- tarihinde davalı vekili ve taraflarınca yapılan son arabuluculuk oturumunda herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve alacaklar saklı kalmak kaydıyla, İşbu davamızın kabulü ile taraflar arasındaki sözleşme konusu işlere bedeline dair düzenlenen faturaya dayalı ——-alacağın, —— tarihinden başlayarak işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili yasal sürede sunmadığı “cevap” konulu beyan dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin, davacıdan davaya konu iş kapsamında hiçbir hizmet almadığını, Teslim tutanağında yer alan imzaların kime ait olduğu belirsiz olmasının yanı sıra kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafından dava dilekçesi ile teslim tarihi olduğu iddia edilen tarih —— iken imza tarihlerinin —- olduğu görüldüğünü, davacının davaya konu işi müvekkili şirket adına gerçekleştirmediğini, müvekkilinin davacıdan hiçbir surette bahse konu iş ve hizmetleri almadığını, müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenle haksız, mesnetsiz ve somut dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır. Uyuşmazlık, Davacı ve davalı arasındaki reklam, tabela, uyarıcı levha hususunda ticari iş nedeniyle düzenlenen bir adet faturanın ödenmemesi sebebiyle meydana gelen alacağın tahsiline ilişkindir.Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.Dosya, Davaya konu fatura ve vergi kayıtları ile her iki tarafın defterlerinin incelenmesi için mali müşavir bilirkişiye tevdi ile tüm dosya kapsamı incelenmek üzere rapor alınmıştır. Bilirkiş 09/01/2023 raporunda: Davacı ve davalı her iki tarafın 2021 yılı yasal ticari defterlerinin ; 6102 sayılı TTK’nın ve 213 sayılı VUK’nun ticari defterlere ilişkin madde hükümlerine uygun esaslarda tutuldukları, açılış kapanış tasdiklerinin kanuni sürelerinde tamamlanmış, onaylı oldukları ve ticari defterlerin birbirini doğruladığı ile sahipler lehine delil olma niteliklerinde oldukları tespit edildiğini, Davacının ——- tutarlı faturası ile davalının ——- tutarlı iade faturasının; Her iki tarafın yasal ticari defterlerinde kayıt görmüş oldukları, düzenledikleri faturaların mükellefi bulundukları——— beyan edildikleri, muavin defter bakiyelerinin her iki tarafta da 0,00 ( sıfır ) olduğunu, Davalı tarafın, yasal ticari defterleri kayıtlarına göre, davalının davacı tarafa herhangi bir şekilde nakdi bir ödemede bulunmadığını, ticari defter kayıtlarının 0,00 (sıfır) olmasının davacının düzenlediği faturasına karşın nakit ödeme yapılmayıp davalı tarafından düzenlenmiş iade faturasından kaynaklandığını, Davalı taraf vekili ——–dava dilekçesine cevap dilekçesinde ; “ Davacı tarafından düzenlenen fatura, davacının, dava dilekçesi ekinde EK-2 olarak sunmuş olduğu iade fatura sureti ile de sabit olduğu üzere iade edilmiştir. Müvekkil şirket, davacıdan davaya konu iş kapsamında hiçbir hizmet almamıştır. “ beyanın bulunmasına karşın, Dava dosyası kapsamında görülen davacının teklif mektubu alt bölümünde, “ Yukarıdaki teklif bedeline uygun olarak söz konusu iş kalemleri, şirketimiz tarafından —- tarihi itibariyle teslim alınmıştır. —– Yönetim Kurulu Başkanı kaşe /imza” elle yazılı beyan görüldüğünü, Davacının düzenlediği KDV dahil 36.462,00 TL. tutarlı fatura ile davalının düzenlediği aynı tutardaki iade faturasının ; Davacı ve davalı her iki tarafın 2021 yılı yasal ticari defterlerinde kayıt görmüş oldukları, faturaların taraflarca mükellefi bulundukları, aynı —— —— beyanda bulundukları tespit edildiğini, Davacı tarafın düzenlediği faturasına ilişkin olarak,—— tesisleri için imal edildiklerini belirttiği reklam tabelaları fotoğraflarının, dava dosyası kapsamında dava dilekçesi ekinde ibraz edildiğini, Davalı vekilinin, davaya cevap dilekçesinde , davaya konu iş kapsamında, davacıdan hiçbir hizmet alınmadığı, davacının faturasına karşılık iade faturası düzenlendiği, beyanında bulunduğunu,. bu hususta herhangi bir kanaatte bulunamayacağını
davacı ve davalı arasında düzenlenmiş ve üzerinde davalı tarafından hizmetin teslim alındığına dair —- tarihli, Yönetim kurulu başkanı —– yazılı beyanın Bulunduğunu, üzerinde ödeme ifasının belirtilmediği teklif mektubuna ilişkin olarak ; davacının iddia ettiği alacağının tahsili için TBK md.117’e göre bir ihtarname keşide etmediğinden, davalının temerrüde düşmediğini, davacı lehine karar vermesi durumunda ; Davalı temerrüde düşürülmediğinden, davacı tarafından işlemiş faiz talep edilemeyeceğini, Ancak, davacının dava tarihinden itibaren fiili tahsil tarihine kadar olan süre için taraflar tacir olduklarından 3095/2 sayılı yasaya istinaden —– dava tarihinden itibaren fiili tahsil tarihine kadar olmak üzere % 15,75 ve değişen oranlarda avans faizi talep edebileceğini, belirtilmiştir.Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunduğu görüldü.Davacı vekiline bilirkişi raporunun 09.01.2023 tarihinde tebliğ edildiği ancak yasal sürede beyan ve itiraz dilekçesi sunmadığı, davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda dosyanın sözleşme hukukunda uzman nitelikli hesap tevdi ile tüm dosya kapsamı incelenmek üzere rapor alınmıştır. Bilirkiş 09/05/2023 raporunda: Davacı yanın “işin teslimine ilişkin düzenlenen tutanak” olarak belirttiği ve Yönetim Kurulu Başkanı sıfatı ile —– isimli kişiye ait imza bulunan belgedeki imza tarihinin —- olduğu, ancak davacının alacağına dayanak olan faturanın ise — tarihi olduğunu, Davacı yanın alacağına dayanak olan elektronik faturanın —- numaralı ve — toplam ——–bedelli olduğu tespit edildiğini, Söz konusu fatura içeriğinin çeşitli muhtelif levha olduğu, irsaliye numarasının olmadığını, dosya içerisinde teslim belgesi başlıklı altında imza olan bir belgenin olduğunu, ancak yanların irsaliye tanzim etmediği, teslim belgesinin resmi anlamda kayıtlara işlenecek irsaliye yerini tutmayacağı, fakat teslimatı ispata yarayabileceği, davalı yanın dosyada mübrez teslim belgesine ve üzerindeki imzaya yönelik herhangi bir itirazının olmadığı görülmekle teslimatın belgesel olarak tevsik edilmiş olduğunu, iş kalemlerinin 23.07.2020 tarihi ile teslim alındığı, ancak bu hususun hukuki yorum ve takdirinin mahkemenize ait olduğunu belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde: taraflar arasındaki ticari iş kapsamında —— tarihli belgede levha tabela vs. ——— tarihinde eksiksiz teslim alındığının yazılı olduğu, işbu belgenin 30.900,0 TL bedelli olduğu, davacı tarafın alacağına dayanak oluşturduğu 25.03.2021 tarihli E faturanın toplam 36.462,00 TL bedelli olduğunun tespit edildiği, davalı tarafın yasal sürede cevap dilekçesi sunmadığı, dosyada bulunan teslim belgesine ve üzerinde yer alan imzaya itirazının olmadığı anlaşılmakla teslimatın belgesel olarak tevsik edilmiş olduğu ve iş kalemlerinin 23.07.2020 tarihi ile teslim alındığının kabulü gerektiği anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-36.462,00 TL alacağın 25.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 2.490,71 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 622,68 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.868,03TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 622,68 TL peşin harç olmak üzere toplam 703,38 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.261,00 TL tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 345. maddesi uyarınca 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer eş değer Mahkemesine verilecek usulüne uygun istinaf dilekçesi ile ————- Adliye Mahkemesi İstinaf Yasa Yoluna başvurabileceği belirtilerek verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/10/2023