Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/243 E. 2023/188 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/243 Esas
KARAR NO : 2023/188

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/04/2022
KARAR TARİHİ : 09/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı şirket çalışanlarının, 18.05.2017 tarihinde davalının işyerinde yaptıkları kontrollerde, perakende satış sözleşmesi olmadan, enerji kullanıldığından davalının kaçak elektrik tükettiğinin 18.05.2017 tarih ve—— seri nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı ile davalı şirket çalışanları tarafından tespit edildiğini, tutanaktaki tespitler dikkate alınarak tüketilen elektrik enerjisine karşılık olarak 19.331,62 TL miktarlı kaçak elektrik tahakkuk hesabı yapılarak faturalandığını, davalının kaçak olarak tükettiği elektrik tüketimine karşılık olarak düzenlenen faturayı ödemediğinden—– ile 17.985,80 TL asıl alacak, 1.468,85 TL gecikme zammı, 264,39 TL gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 19.719,04 TL üzerinden 08.12.2017 tarihinde icra takibi başlatıldığını, davalının takibe 20.02.2018 tarihinde itiraz ederek durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama ve vekalet ücretlerinin davalıya yüklenmesini arz ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı ——tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır. Ancak, davalının —–numaralı dosya ile yapılan icra takibine 20.02.2018 tarihinde sunduğu dilekçede; davacının icra takibine konu ettiği kaçak elektrik kullanımının kendisi tarafından kullanılmadığını, işyerinin kiracısı——tarafından kullanıldığını belirtmiştir.Dava, davalı ——04/07/2022 tarihli duruşmadaki beyanı doğrultusunda ——- ihbar edilmiş, ihbar olunan tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 05/04/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.——Esas sayılı dosyası UYAP sisteminden alınmış, yapılan incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine kaçak elektrik tüketim bedeline ilişkin 17.985,80 TL asıl alacak, 1.468,85 TL gecikme faizi, 264,39 TL KDV olmak üzere toplam 19.719,04 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi —— tarafından hazırlanan bilirkişi kök raporunda özetle: davalı, icra Müdürlüğüne verdiği dilekçede, kaçak elektrik kullanmadığını iddia etmektedir. Dava dosyasında davalının kaçak elektrik kullandığına ilişkin davacı şirketin iki elemanının tanzim ettiği kaçak elektrik tutanağı vardır. Yargıtay Kararlarında davacı şirketin iki elemanının tanzim ettiği kaçak tutanağının kaçak elektrik kullanıldığının kanıtı için yeterli olduğu belirtildiğinden davalının kaçak elektrik kullandığı anlaşılmaktadır. davalının, —– ticarethanede Perakende Satış Sözleşmesi yapmadan —–seri numaralı yasal elektrik sayacından geçirerek 24.05.2016-18.05.2017 arasında 360 gün elektrik enerjisi kullandığı 18.05.2017 tarih ve ——– sayılı kaçak elektrik tutanağı ile tespit edilmiş ve kaçak elektrik kullanım bedelini hesaplamıştır.Davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; davalı mükerrer kaçak elektrik kullanması nedeni ile hesaplamanın 2 kat sayı ile çarpılması gerektiğini, faiz hesabının %16,80 oranında gecikme faizi ve gecikme faizine %18 KDV işletilmek suretiyle hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürmüştür. Mahkememizce davacı vekilinin rapora yönelik itirazlarının değerlendirilmesi ve davacı vekilinin sunduğu 08/07/2015 tarihli tutanağın gözetilerek takdir mahkememize ait olmak üzere 2 kat üzerinden hesaplama yapılması amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmıştır.Bilirkişi ek raporunda özetle; mükerrerliğe neden olacak kaçak elektrik tespit tutanağı bulunmadığını belirterek kök rapordaki tespitlerini yinelemiştir.Tüm dosya kapsamından, davacı şirketin davalının kaçak elektrik tüketim faturası alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalının perakende satış sözleşmesi yapmadan elektrik enerjisi kullandığı 18.05.2017 tarih ve ——- sayılı kaçak elektrik tutanağı ile tespit edilmiş olduğundan ve Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde-26 göre; Perakende Satış Sözleşmesi olmaksızın elektrik enerjisi tüketmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiğinden dava konusu olayın kaçak elektrik tüketimi olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalı tarafın, kaçak elektrik kullandığı iddiasını kabul etmeyerek icra takibine itiraz ettiği, dava konusu 18/05/2017 tarih ve—–sayılı kaçak elektrik tutanağının davacı şirketin iki elemanı tarafından tanzim edildiği, söz konusu tutanak davalı şirket yetkililerinin imzasını içermese de kaçak elektrik tespit tutanağının davacı şirketin iki elemanının tanzim ettiği, aksi sabit oluncaya kadar geçerli tutanağın mahkememizce geçerli kabul edildiği —— Sayılı ilamı),Her ne kadar davalı söz konusu taşınmazı 2016 yılı Haziran ayından, 2017 yılı Haziran ayına kadar —— işletmesi için kiraya verdiğini, söz konusu şahsın bu taşınmazı çay ocağı olarak kullanığını ve elektrik aboneliğini üzerine almadığını, ileri sürmüşse de elektrik abonelinin davalı üzerine olduğu anlaşılmakla ve söz konusu husus davacı ile dava dışı ——arasındaki iç ilişkiye dayandığından davalının bu yöndeki itirazı dikkate alınmamıştır.Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde-42’ye göre; “Perakende satış sözleşmesi olmaksızın elektrik enerjisi tüketmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi kabul edilir.” hükmüne göre somut olayda kaçak elektrik tüketiminin bulunduğu, bilirkişi tarafından kaçak elektrik kullanılan sürede davacının alacağının hesaplandığı,Bilirkişinin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde-46 gereğince; 660,656 kWh tüketimin bedeli, kaçak elektrik tüketilen dönemde uygulanmakta olan Kasım’2018 dönemi ticarethane abone grubuna ilişkin tarifenin 1,5 katı ile çarpılarak hesapladığı, 30.05.2018 gün ve —— yayımlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 46/ 3.fıkrasının; “Tüketicinin aynı veya başka bir kullanım yerinde mükerrer kaçak elektrik enerjisi tükettiğinin tespiti edilmesi durumunda, kaçak elektrik enerjisi tüketiminin tespit edildiği tarihte yürürlükte olan ve birinci fıkrada kapsamı belirtilen tarifenin 2 katı göz önüne alınarak hesaplama yapılır.” şeklinde olduğu, dava konusu 18/05/2017 tarihli kaçak tutanağından öncesinde davalı hakkında aynı taşınmazda düzenlenmiş 08/07/2015 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanakları olduğundan davalının mükerrer kaçak elektrik enerjisi tükettiğinin anlaşıldığı, bu durumda 1,5 katı değil 2 kat ceza uygulanması gerektiği, davacı vekilinin bu yöndeki itirazının haklı görüldüğü, bilirkişiden bu hususta ek rapora talep edilmesine rağmen bilirkişi ek raporunda dahi daha önce düzenlenen kaçak elektrik tutanağı olmadığından bahisle kök raporu tekrar ettiği, ancak az yukarıda bahsedildiği üzere davalının kaçak elektrik kullanımına ilişkin 08/07/2015 tarihli tutanak olduğundan ve söz konusu hesaplama mahkememizce resen yapılabileceğinden usul ekonomisi gereğince ek rapor alınmadığı, hesaplamanın aşağıdaki şekilde bilirkişi raporundaki veriler gözetilerek yalnızca 1,5 katı olan kısımlar 2 katı ile çarpılarak değiştirildiği, Fatura Bileşenleri İşlemler Tutarı TL
Aktif enerji bedeli 0,214074 x 12441,600 x 2 katı = 5.326,84 TL
Enerji Fonu (%1) 0,214074 x 12441,600 x 0,01 = 26,63TL
——payı (%2) 0,214074 x 12441,600 x 0,02 = 53,26 TL
—— (%5) 0,214074 x 12441,600 x 0,05 = 133,15 TL
Dağıtım Bedeli 0,214074 x 12441,600x 1,5 = 2.252,30 TL
KDV = 1.162,88 TL 8.955,06 TL olduğu
Davacının alacağının hesaplandığı şekilde 8.955,06 TL olduğu, taraflar arasında elektrik sözleşmesi olmadığından 6183 sayılı kanunun 51. Maddesine göre gecikme zammının hesaplanamayacağı ancak taraflar tacir olduklarından avans faiz işletilmesi gerektiği, tutanak tarihi (18/05/2017), icra takip tarihine kadar (08/12/2017) geciken 205 gün için avans faiz oranıyla, gecikme zammının (8.955,06 TL/1,18 TL x 205gün x 9,75/36000=494,77 TL, zammın KDV’si 494,77 TLx 0,18= 89,07 TL olarak hesaplandığı, böylece davalının asıl borcu 8.955,06 TL asıl alacak, 494,77 TL gecikme zammı, 89,07 TL KDV (%18) olmak üzere toplam 9.538,90 TL alacağının bulunduğu anlaşılmakla takibe yönelik itirazların bu miktarlar üzerinden iptaline, bakiye talebin reddine, söz konusu alacak fatura alacağı olup likit olmakla hüküm altına alınan 8.955,06 TL’nin takdiren % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının—– İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin;
8.955,06 TL asıl alacak,
494,77 TL işlemiş faiz,
+ 89,07 TL KDV olmak üzere toplam
9.538,90 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz ve hesaplanan avans faizi üzerinden % 18 oranında KDV uygulanmasına, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 8.955,06 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 651,60 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 246,83 TL harcın mahsubu ile bakiye 404,77 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 246,83 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 327,53 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 291,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.141,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 551.95 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından ve ihbar olunan tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 9.200.00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 681,46 TL’sinin davacı taraftan, 638,54 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı —– yüzüne karşı, ihbar olunan——yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.