Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/132 E. 2022/788 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/132 Esas
KARAR NO : 2022/788

DAVA:Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/02/2022
KARAR TARİHİ:08/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı ——-arasında ticari ilişkileri kapsamında müvekkili, davalı——- fatura no’lu toplam 44.420,40 TL faturayı yapmış olduğu iş karşılığında fatura ettiğini, söz konusu faturaya yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, davalı taraf——-tarafından bir kısım ödemeler de müvekkilinin hesabına yapıldığını, davalı şirketin, müvekkilinin düzenlediği, kendisine gönderdiği ve beyan ettiği faturalara ilişkin itirazının olmadığını, davalı tarafın, malların kendilerine teslim edilmesine rağmen bedellerini ödemediğini, 23.03.2021 tarihinde —— başvuru numarası ile başvurulduğunu, yapılan görüşmelerde anlaşmanın sağlanamadığını, söz konusu faturaya karşılık müvekkili hesabına 08/07/2020 tarihinde 15.000,00 TL ve 22/07/2020 tarihinde de 14.000,00 TL olmak üzere toplam 29.000,00 TL ödeme yapıldığını, 15.420,40 TL’lik bakiye kısmın ödenmediğini, davalı —— Esas sayılı dosyasından bakiye 15.420,40 TL’lik kısım için 12/02/2021 tarihinde icra takibi yapıldığını, 25/02/2021 tarihinde borçlu/davalı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hak ve alacak talep etme hakkı saklı kalmak kaydı ile davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptalini, takibin takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm ferileri ile birlikte devamını, davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hüküm olunmasını, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını, karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı şirkete dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 24/02/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.——- Esas sayılı dosyası UYAP sisteminden alınmış, yapılan incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine 1 adet fatura alacağı için 15.420,40 TL asıl alacak, 1.210,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.630,80 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi —— tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle: Davacı şirket tarafından ibraz edilen 2020-2021Yılı Ticari Defterlerinin Noter Açılış Tasdiklerinin ve Yasa Gereği yapılması zorunlu Yevmiye Defteri Noter kapanış tasdiğinin kanuni süresinde yapıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. Md.215-219Hük. Ve Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, defterlerin birbirlerini teyit ettikleri, davacı şirketin incelenen ticari defter ve kayıtları itibarıyla, takip/dava tarihinde davalı şirketten 1 adet satış faturasına dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı olarak 15.420,40 TL asıl alacaklı durumda bulunduğu, tarafların mükellefi bulundukları Vergi Dairelerinden dosyaya celp edilmiş bulunan 2020 yılı ba/bs formu beyanlarının tetkiki sonucunda; davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenmiş ve takip dayanağı yapılmış bulunan 05.08.2020 tarihli,——-Nolu, KDV dahil 44.420,40 TL Tutarlı Faturanın KDV hariç tutar olan 41.130,40 TL Matrah üzerinden—– FORMU ile beyan edilmediği, davacının İnternet üzerinden sağladığı satışları —— hesap olan —— internet satışları hesabında takip ettiği, davalı şirketçe davacıdan alınan faturalar, —–ayına ait 44.420,40 TL tutarlı faturanın KDV hariç 41.130,40 TL. Matrah üzerinden —— FORMU ile beyan edilmediği, Bilirkişi İncelemesinin yapılacağı 18.07.2022 Tarihinde, Saat 11:30 İtibarıyla davalı şirketin ——duruşma salonunda hazır bulunmamış olup, herhangi bir mazeret ve yerinde inceleme talebinde bulunmayan davalı şirket ticari defter ve dayanak belgelerini de bilirkişi incelemesine ibraz etmediği belirtilmiştir.Tüm dosya kapsamından; davanın, davacı şirketin davalı şirket aleyhine başlatmış olduğu icra takibine yapılan vaki itirazın iptaline ve takibin devamına ilişkin olduğu, davaya konu ihtilafın; davacı şirketin davalı şirketten takip konusu yaparak talep ettiği 1 adet faturaya dayalı cari hesap alacağının varlığı ve varsa alacağın miktarı hususlarında toplandığı, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulduğu tespit olunan ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemeler sonucunda; davacı şirketçe davalı şirket arasında yazılı bir sözleşmeye dayalı olmaksızın 2020 yılında da internet üzerin bir mal alım/satımına dayalı ticari ilişki bulunduğu, bu kapsamda davacı şirketçe davalı şirkete 1 adet mal satışı sonucunda e-fatura düzenlenerek elektronik ortamda davalı şirkete tebliğ edildikleri ve düzenlenen bu faturanın davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydetmiş bulunduğu, davacı şirketin incelenen ve usul/yasaya uygun tutulduğu tespit olunan ticari defter ve kayıtlarında, davalı şirket adına borç kaydı yapılmış bulunan işbu faturaya ilişkin olarak davalı şirketçe davacı şirkete kısmi olarak muhtelif tarih ve tutarlarda olmak üzere banka havalesi şeklinde ödemeler gerçekleştirilmiş olduğu ve yapılan bu kısmi ödemelerin davacı şirket ticari defterlerinde davalı şirketin fatura borçlarından mahsup edilmek suretiyle kayıt altına alınmış oldukları görülmüş olup, sonucunda davacı şirketin ticari defter kayıtları itibarıyla davalı şirketten faturaya dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklanan 15.420,40 TL alacak bakiyesi kaldığı, davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını iddia eden davalı şirketin gerek bu itirazına dayanak olmak üzere takip dosyasına, gerekse huzurdaki dava dosyasına herhangi bir ödeme belgesi (dekont, makbuz, vb.) sunmadığı gibi, taraflarına usulün uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine sunmayarak ibrazdan kaçındığı, davalı taraf defter ibraz etmediğinden davacının lehe delil vasfında bulunan defterlerine itibar edildiği, davacı şirketin davalı şirketten 1 adet satış faturasına dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı olarak 15.420,40 TL asıl alacağı bulunduğu, davacının takip öncesine ilişkin olarak 05.08.2020 Tarihinden başlamak üzere, 16.02.2021 takip tarihine kadar %18,25yıllık ticari temerrüt faiz oranı tatbik edilmek suretiyle hesaplanmış 1.210,40 TL işlemiş faiz talebinde bulunduğu ve işbu talebini harçlandırmak suretiyle huzurdaki davaya konu ettiği görülmüş olup, dosya kapsamı incelendiğinde, taraflar arasında temerrüt halini düzenleyen yazılı bir sözleşme ve/veya takip konusu alacağa ilişkin olarak takip öncesinde davalı yana keşide edilmiş hukuki nitelikli yazılı bir ihtara rastlanılmadığı gibi, iddia da edilmediği görülmekle, davalının temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından davacı tarafın takip öncesi işlemiş faiz talebinin reddine karar vermek gerektiği, her ne kadar davacı taraf TTK.1530/4 Kapsamında temerrüdün oluşmuş olduğunu ileri sürse de söz konusu madde satım sözleşmelerinde uygulanamayacağından bu yöndeki iddiaya itibar edilmediği, alacak cari hesap alacağı olup likit olduğundan hükmedilen tutarın % 20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;08/11/2022
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının—— Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN iptali ile takibin 15.420,40 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 15.420,40 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.053,37 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 284,02 TL harcın mahsubu ile bakiye 769,35 TL harcın davalı taraftan tahsili ile —– adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 284,02 TL peşin harç olmak üzere toplam 364,72 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 85,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 985,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca —– tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.