Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/88 E. 2022/118 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/88 Esas
KARAR NO: 2022/118
DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 10/02/2021
KARAR TARİHİ: 15/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin maliki olduğu — sevk ve idaresindeki —- kendi şeridinde, normal hızda ve kurallara uygun bir şekilde seyir halindeyken, maliki—– araç müvekkilin aracına çarpmış ve tam kusurlu maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, karşı tarafın aracı — sigortalanmıştır. —-tarihinde değer kaybı talebi için başvuruda bulunulmuş olup, başvuru dilekçemiz — tarihinde sigorta şirketine tebliğ edildiğini ancak yasal süresi içerisinde herhangi bir ödemede bulunulmadığını beyan ederek müvekkilinin aracında meydana gelen —değer kaybının davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle beraber tahsili ile her türlü yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının değer kaybı talebi ile davadan önce yaptığı başvuru üzerine şirketleri nezdinde—- hasar dosyası açıldığını, müvekkil şirket tarafından ekspertiz incelemesi yapıldığını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde değer kaybı bedeli kusurları uyarınca — tespit edildiğini ve işbu tutarın davacı tarafa —- tarihinde ödendiğini beyan ederek açılan davanın reddini, davacının davasının ispatı halinde; müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı Poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, — tarihinde davalı sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı — plakalı araç ile —-plakalı araç arasında meydana gelen kaza sebebi ile—- plakalı araçta meydana gelen değer kaybının tazmini talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava — tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
—- plakalı aracın tescil kayıtları ve tramer kayıtları,hasar dosyası ve poliçe dosyamız arasına celbedilmiştir.
Dosyanın tüm kapsamının incelenerek, tarafların tüm iddia ve itirazlarının değerlendirilecek şekilde rapor hazırlanmak üzere dosyanın makine mühendisine tevdi ile hazırlanan — tarihli raporda özetle; Taraf sürücüler arasında düzenlenmiş maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağındaki beyan ve gösterimlere göre; —sıralarında, eski —- takiben seyreden sürücü — yönetimindeki, mülkiyeti davacıya ait —- yolun sağında park halinde bulunan, sürücü — yönetimindeki davalı sigorta şirketine—– sol kapısının açılması üzerine sol kapıya çarpmış, olay sonucu araçlarda hasar meydana geldiği, belirtilen şekilde meydana gelen olayda, park halinde bulunduğu sırada, gerisinden yaklaşan trafiğe gerekli dikkat ve özeni göstermeyip, indirme, bindirme ve kapıların açılması ile ilgili kuralları düzenleyen KTY m.110 maddesine aykırı şekilde aracın kapısını açarak olaya sebebiyet veren davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü—-, dikkatsiz ve kural dışı davranışı ile oluyda tam kusurlu olduğu, caddede nizami seyir halinde iken, yolun sağında park halindeki araçtan yakın mesafede kontrolsüzce kapı açılması karşısında tedbir alması mümkün görülmeyen sürücü—- olayda kusur gerektirecek bir kural ihlali ve davranışı bulunmadığı,—- tarihinde meydana gelen olayda; araçta piyasa şartlarında değer kaybına yal açacak onarımların sac karoser aksamında yapılan sağ ön çamurluk değişimi ile sağ ön kapı onarım ve boyama işlemlerinin olduğu, söz konusu onarımların aracın ikinci el piyasasında yaratacağı değer kaybı miktarının olay tarihinde ortalama — olduğu, kusur oranı doğrultusunda bu bedetin tamamından davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan talep artırım dilekçesi ile; dava dilekçesinde davacı için —değer kaybı talep edildiği, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile talep edilen değer kaybı tazminat bedelinin piyasa koşullarına göre —-olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından dava tarihinden sonra—- tarihinde değer kaybına istinaden — ödeme yapıldığı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulduğu, bu durum karşısında—değer kaybı tazminat taleplerinin —- yükseltilerek davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve yargılama giderleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiytir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, —tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıya ait– — plaka sayılı aracın hasarlandığı ve araçta değer kaybı meydana geldiğinden zararın tazmini talebiyle mahkememizde dava açıldığı, davalı şirketin — plakalı aracın trafik sigortacısı olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından kaza tarihini de kapsar şekilde aracın —-düzenlendiği, alınan bilirkişi raporunda kusur tespiti ve değer kaybı hesabının Mahkememizce de uygun bulunarak hükme esas alındığı, zira raporun denetlenebilir ve gerekçeli olduğu, raporda değer kaybı olarak —hesaplanmış olup davalı sigorta şirketi tarafından dava tarihinden sonra — tarihinde değer kaybına istinaden — ödeme yapılması sebebiyle geriye kalan — davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağı, —- plaka sayılı aracın kullanım amacının hususi olması ve davacının taleplerinin haksız fiile dayanması sebebiyle yasal faiz işletilmesine, hükmedilen tutara davalı sigorta yönünden sigorta şirketine başvurulan tarihten – iş günü sonrası temerrüt oluşacağından, başvuru tarihi — tarihi olup – iş gün sonrası —tarihi olacağından temerrüt tarihi olarak kabul edilerek davanın kabulüne,— değer kaybının temerrüd tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1—değer kaybının temerrüd tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 428,65 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL peşin harcı ve 105,45 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 164,75 TL harcın mahsubu ile eksik 263,9‬0 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç ve 105,45 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 224,05 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 38,95 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.038,95 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda karar verildi. 15/02/2022