Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/85 E. 2022/273 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/85 Esas
KARAR NO : 2022/273

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —– müvekkili şirket bünyesinde gerçekleşen etkinlik için, müvekkili tarafından davalıya — hizmeti sağlandığını, söz konusu etkinlikte müvekkili tarafından sağlanan yiyecek-içecek hizmeti ve mekan tahsisi karşılığında —– bedelli 3 adet e-fatura düzenlenerek davalıya tebliğ edildiğini, tacir olan davalının kendisine tebliğ edilen faturaları kabul ettiğini ve faturaya ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığını, ayrıca taraflar arasında, müvekkilinin davalıdan fatura tutarları kadar alacaklı olduğuna dair cari hesap mutabakatı sağlandığını, dava konusu —- tutarındaki muaccel alacaklarını teminen davalının menkul, gayrimenkul mallarının ve üçüncü kişilerde bulunan hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini, davalının —-sayılı dosyasından yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, haksız itiraz sebebi ile davalının takip tutarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesi ve delil listesinin HMK’ nın emredici hükümleri gereğince usulüne uygun olmadığını, usule ilişkin itirazlar uyarınca davanın usulden reddini, usule ilişkin itirazların yerinde görülmemesi durumunda ise davanın esastan reddini, davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddini, kötü niyetli davacı tarafın İcra İflas Kanunu hükümleri uyarınca %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ——-dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki —- açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya — tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Davacı vekili mahkememize sunduğu beyanında davalının dava açılmasından sonra borcu ödediği, icra dosyasının haricen tahsil beyanıyla kapatıldığını, davanın konusuz kaldığını, ancak dava tarihinden sonra ödeme yapıldığı için icra inkar taleplerinin devam ettiğini, vekalet ücreti ve yargılama giderinin ise ödendiğini beyan ederek ödeme dekontu dikkate alınarak davanın konusuz kaldığının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin ise 31.01.2022 tarihli beyanı ile müvekkili tarafından icra dosyası borcunun davacı tarafa haricen ödendiğini, davanın konusuz kaldığını beyan ettiği, ödemenin ihtirazi kayıtla yapıldığına ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda: davalı vekili dava konusu borcu davacı tarafa haricen ödediklerini ve davanın konusuz kaldığını beyan ederek konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın yargılama giderleri ile icra inkar tazminatı talebinin reddine, müvekkili lehine yargılama giderleri, vekalet ücreti ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiği, icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğu ve mahkememizde görülen davanın açıldığı, davanın açılmasına davalı tarafça sebebiyet verildiği, yargılamasının devam ettiği, davalı tarafça yapılan ödemeye istinaden dosyaya sunulan ödeme dekontunun incelenmesinde ise ödemenin herhangi bir —- kayıtla yapılmadığı, davalının yaptığı ödemenin borcu kabul anlamına geldiği, ödemenin ön inceleme duruşmasından sonra yapıldığı, ödeme yapılmış olması nedeniyle davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, alacağın fatura alacağı olması ve likit olması nedeniyle davacının inkar tazminatı talebinde haklı olduğu, davacı takip başlatmakta ve dava açmakta haksız ve kötü niyetli olmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla reddi gerektiği ve davacı vekilince 05.04.2022 tarihli duruşmada davalı tarafça yargılama giderleri ve vekalet ücretinin ödenmiş olduğu belirtildiğinden yeniden hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alacak likit olmakla 36.992,36 TL’nin %20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatının reddine,
4-Karar harcı 80,70 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 446,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 366,08 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafın vekalet ücreti ve yargılama giderleri talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —–arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.