Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/79 E. 2022/108 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/79 Esas
KARAR NO: 2022/108
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 05/03/2020
KARAR TARİHİ: 10/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlunun, sahibi olduğu — plakalı araç ile davacı tarafından işletilen —- tarihleri arasında geçiş ücretlerini ödemeden ihlalli geçiş yaptıklarını, onbeş günlük süre içerisinde de geçiş ücretleri ödenmediğinden geçiş ücreti tutarlarına dört katı oranında ceza işletildiğini, borcun ödenmemesi nedeniyle —–icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, borca itirazın tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu, borçlunun yetki itirazının da yerinde olmadığını, davacı şirketin borcu önceden davalıya bildirme yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek tüm bu nedenlerle davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; sözleşmeden kaynaklı olarak açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalı tarafın aracı ile —– ihlalli geçiş yaptığından bahisle geçiş ücretinin ve ceza tutarının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.
—- işleten davacı, davalı tüketici ve diğer kişilere tünelden geçmeleri hususunda tüneli açık tutmak suretiyle icapta bulunmuş, tünelden geçmek isteyenlerde tüneli kullanmak suretiyle icabı kabul etmiş durumdadırlar. Böylece taraflar arasında hizmet alma sözleşmesi kurulmuş olup, sözleşmeye aykırılık nedeniyle davacı uğradığını ileri sürdüğü zararın tahsilini talep etmiştir.
HMK’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
—– plakalı aracın davacıya ait olduğu ve hususi araç olduğu anlaşılmıştır.
—- yazılan yazıya verilen —– tarihli cevabi yazıda davalının herhangi bir mükellefiyet kaydına rastlanmadığı bildirilmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Bunun yanında —–“bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde belirtilmiştir. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Yine kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Davacının geçiş esnasında kullandığı araç———- marka hususi araç olup kendisi de tacir değildir. Bu nedenle davacı,——– tüketici olup, davalı da sağlayıcı pozisyonundadır. Dosya her ne kadar Tüketici Mahkemesince verilen görevsizlik kararı uyarınca ve karar kesinleştirilmek sureti ile mahkememize gönderilmiş ise de açıklanan gerekçelerden dolayı davanın esastan görülüp sonuçlandırılması gereken mahkeme Tüketici Mahkemesi olduğundan HMK’nun 114/1-c ve HMK.nun 20. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsiz olduğu kabul edilerek mahkememizin görevsizliğine, davaya bakmaya —– Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğuna, mahkememizce verilen görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse dosyanın — üzere ilgili—- —gönderilmesine, dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliğine, davaya bakmaya —- Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Mahkememizce verilen görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse dosyanın Yargı yeri belirlenmek üzere ilgili —– Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri harç ve vekalet ücretinin görevli mahkemede karara bağlanmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2022