Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/770 E. 2022/180 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2021/770
KARAR NO : 2022/180

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 14/07/2021
KARAR TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——– Ticaret Mahkemesi’nin———– dosyasında yargılamanın — ——-terkin olduğunun anlaşıldığını, mahkeme tarafından şirketin ihyası için dava açmak üzere süre ve yetki verildiğini belirterek ——— şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı —-cevap dilekçesinde özetle; yapılan iş ve işlemlerin TTK 32.maddesi—- Yönetmeliği 34.maddesine göre yapıldığını, hukuka aykırı bir işlem bulunmadığını, —- getirildiğini, müvekkilince gerekli ihtarların yapıldığını, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibari ile TTK Geçici 7/15 maddesi uyarınca açılmış ihya davasıdır. TTK Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden terkin edilen ——————-ihyasına karar verilmesi talep edilmektedir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış,—— günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenerek uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilmiştir. ——– sınırları içinde kaldığı, —- tarafından TTK Geçici 7. maddesi uyarınca vergi kaydının silinmesi ve adresinin tespit edilememesi nedeniyle madde kapsamına alındığı, —- tarihinde re’sen terkin işleminin yapıldığı görülmüş, terkin işlemine esas ihtarname ile şirket ve şirket yetkilisine gönderilen tebligatlara ilişkin tebliğ bilgileri dosya içine alınmıştır.
—sayılı kararıyla onanmasına karar verilen —-.sayılı karar dosyasında benzer bir olayda verilen karar aynen “….—- 10/3.maddesinde; ——- itibaren iki yıl içinde, ilgilinin üyesi bulunduğu ———– durumunu bildirmemesi halinde,—–kaydının re’sen silinmesi için ——- ihbarda bulunulur. İhbarı takip——- silinmiş sayılır. Bu süre içerisinde durumunu bildiren üyelerin —- tahakkukları başlatılır. Ancak bu durumda olanlar tüm aidat borçlarını ödemedikçe seçmen listelerine tekrar kaydedilemeyeceği, hükmünü içermektedir.
—– yayınlanan ” ——- İlişkin” Tebliğ’in 1. maddesinin “d” bendinde; —– 5174 sayılı —– Kanununun 10 ve 32 nci maddelerine göre adreslerinin ve durumlarının tespit edilememesi—–ilgili——- ve——– kararını takip eden — itibaren iki yıl sonunda —- silinerek, —–silinmek üzere — bildirilen—– ifadesi ile kanunda olmayan bir hali tebliğ ile düzenlemiştir.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde; —- tespit edilen ya da bildirilen——- silinmesi, ilgili kanunlardaki —– bu madde uyarınca yapılır” denilmek sureti ile ancak kanun metninde sayılan halleri tespit edilen— TTK hükümlerine uyulmaksızın anılan maddedeki usule göre —- edileceği belirtilmiştir. Diğer bir anlatımla bu madde belirtilen sınırlı hallere mühhasıran — — yöntemi getirilmiştir. Bu nedenle ——– —-geçici 7. maddeye göre değil TTK veya ilgili kanunlardaki —- yapılacaktır. Maddenin geçici ve istisnai oluşu göz önüne alındığında anılan————–olduğu ve genişletilmeye tabi tutulamayacağı veya — yorumda bulunulamayacağı açıktır. Kanunun istisnai —- (geçici 7. Maddeye göre) tabi olacağını belirtmediği bir hal ikincil bir düzenleme ile de olsa geçici 7. madde kapsamına alınamaz. —-karar sayılı kararında; “…Diğer taraftan ——– dikkate alındığında daha ——– düzenleyici tasarrufu niteliğinde olan yönetmelikle, —– ve ——– niteliğinde bulunan kanuna aykırı düzenleme getirilmesi mümkün değildir. Yönetmelik kaynağını kanundan alır ve ancak kanunun uygulanmasını gösterir. Kanunda bulunmayan bir düzenlemenin, yönetmelikle ihdası ve bu yolla kanunun önüne geçen bir uygulamanın benimsenmesi hukukun——- aykırıdır” denilmek sureti ile yönetmeliğin kanunla çelişen hükümlerinin değil kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Özetle—- kanun maddelerine aykırı olamaz ve çelişen hallerde ikincil düzenleme hükümleri dikkate alınmaz ve kanun hükümleri uygulanır.
—— bu çelişkiye dikkat çekilerek tebliğdeki düzenlemenin kanuni dayanağının bulunmadığı ve kanundaki sayımın sınırlı olduğu vurgulanmıştır—–
Davalı ————kaydından re’sen terkin edilmesi sebebi ile silinme hususu kanunda—- sayılan hallerden olmadığından yapılan terkin işlemi bu nedenle de usul ve yasaya aykırıdır. Hal böyle——– 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde öngörülen usul ve şartlar gerçekleşmeden ihyası istenen —re’sen terkin etmesinden ötürü davanın kabulü gerekmektedir. Bu nedenle——- istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının farklı gerekçe ile kaldırılmasına, davanın kabulüne ve işbu davanın açılmasına sebebiyet verdiği gözetilerek davalının yargılama giderleri ve harçtan sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde olup mahkememiz dosyasında da ihyası talep edilen şirketlerin——— kaydının aynı sebeple resen terkin edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda şirketlerin —-TTK Geçici 7.maddesi kapsamına alınarak terkin işleminin usulsüz olduğu mahkememizce de kabul edilmiştir.
TTK Geçici 7/15 fıkrasının son cümlesi uyarınca —- kaydı silinen— alacaklıları veya hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde mahkemeye başvurmak suretiyle şirketin ihyasını talep edebilirler. Mahkememizdeki davanın ihyası istenen —- ——- tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra—- açıldığı görülmüştür. Davanın açıldığı tarihte anılan madde uyarınca dava açma süresi dolmuş ise de, davalı —– TTK’nun Geçici 7. Maddesi kapsamında yaptığı terkin işlemi usulsüz olup, yasada öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanmasının mümkün olmadığı sonucuna varılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı, ortağı olduğu şirketlerin fesih ve tasfiyesi için — dava açtığını, taraf teşkilinin sağlanması için her iki şirketin ihyası için dava açmak üzere kendisine süre verildiğini belirterek dava açmıştır. Bu durumda davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
——- “…Dava, 6102 sayılı Yasa’nın geçici 7. maddesi uyarınca —–ihyasına karar verilmesi istemine ilişkin olup, anılan —- tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen—- tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki — uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne—559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen ——- bulunmaları, 6102 sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya —- olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte —-nedeniyle ara —- tevdi edilemediği —-edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. —kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler——— maddede gösterilecek usulde — edilecek olup, ihtara rağmen —bildirmeyen şirketlerin unvanı—- re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi —– kaydı —-hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, ——-ihyasını isteyebilirler.
—— tarihinde geçici 7. madde uyarınca resen ——— anlaşılmaktadır. Davacı tarafça ihyası talep edilen şirketin taraf olduğu dava dosyalarının kesinleşmediği, böylece davacının taraf olduğu davalar var iken —silinmesi 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesine aykırı olup, yapılacak tasfiye işlemi de yasaya uygun olmayacağından mahkemece sadece ihya kararı vermekle yetinmek gerekirken —– doğru olmayacaktır.
Bu suretle,—yapması için son—- yahut da yeni bir veya birkaç kişinin—yönünde bir karar verilmesi gerekmediğinden davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin——– olarak düzeltilmesine, yine bozma ilamının “sonuç” bölümünde——–çıkartılmasına karar vermek gerekmiştir. “denilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve yukarıda bahsi geçen Yüksek Mahkeme kararları uyarınca davacının talebi haklı görülerek davanın kabulüne,—– —- iken TTK Geçici 7.maddesi uyarınca — resen terkin edilen —— esas sayılı dosyada yürütülen yargılama ile sınırlı olarak ihyasına, — tesciline, kararın — tescil ve ilanına, karar verilmiş, davacı tarafça dava dilekçesinde yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunulmadığından —-ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmayarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE,
—– kayıtlı iken TTK Geçici 7.maddesi ——esas sayılı dosyasında yürütülen yargılama ile sınırlı olmak üzere ihyasına,
Şirketin———tesciline,
Kararın ——- tescil ve ilanına,
2-Karar harcı 80,70 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.