Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/743 E. 2022/648 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/743 Esas
KARAR NO : 2022/648

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili banka ile davalı——— imzalandığını, diğer borçluların bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, borçluların imzaladıkları kredi sözleşmelerine aykırı davranarak müvekkili bankadan kullandıkları kredi borcunu ödememeleri nedeniyle, —–ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini,—— takibine geçildiğini, fakat davalı borçlular tarafından borca itiraz edildiğini, davalı borçluların itirazlarının herhangi bir yasal dayanağının bulunmadığını ve sadece—– sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalıların % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafından,—————–ihtarnamesi ile ödeme talep edilmişse de daha sonra müvekkilleri ile davacı taraf arasında— borcun yapılandırıldığını, müvekkillerinden asıl kredi borçlusu tarafından bahsi geçen ihtarnameden önce borcun büyük kısmının ödendiğini, fakat—-ile birlikte bir kısım ödemelerin yapılmasında gecikme olduğunu, ayrıca taraflar arasında yapılan protokol sonrasında davacı tarafa toplam——— ödeme yapıldığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, davacı tarafın % 20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davalılardan—————– sözleşmesinden —-alacağın tahsili amacıyla davalı asıl borçlu ve diğer davalı müşterek ve müteselsil kefiller aleyhine başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda —– dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —- tarihinde açılmakla davacının dava şartı— koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin — son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Davalılar vekilinin süre uzatım talebinde yetki, görev, zamanaşımı, husumet itirazında bulunduğu, ancak cevap dilekçesinde bu itirazların hiçbirisini ileri sürmediği, söz konusu itirazların usulen yapıldığı kanaati uyanmışsa da eksiklik olmaması açısından bu itirazlar Mahkememizce değerlendirilmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı ve ticari kredi olduğundan mahkememizin görevli olması nedeniyle görev itirazının reddine, yetki itirazında yetkili olduğu ileri sürülen mahkeme bildirilmediğinden yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı—- borçlu, diğer davalılar da müteselsil kefil olduğundan dolayısıyla husumetleri bulunduğundan husumet itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. Yine söz konusu dava 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğundan zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—-sayılı dosyası ——– alınmış, yapılan incelemesinde; davacı banka tarafından takip borçluları davalı — ile davalı ———— dolayı;
——— Asıl Alacak,
———-İşlemiş Temerrüt Faizi % 38,40 —-olmak üzere toplam
—- üzerinden takip başlatıldığı, davalı takip borçluları vekili tarafından —— adına ise —— sunulan dilekçelerde özetle; icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacı banka kayıtlan ve defterleri — şubesinde incelenmek suretiyle davacı bankanın kredi sözleşmesinden bakiye alacağının bulunup bulunmadığı, hesap kat ihtarlarının incelenmek suretiyle davalıların bakiye alacaktan sorumlu olup olmadığı, faiz oranının kanunlara uygun olup olmadığı, icra takibinde işletilen faiz oranının sözleşmedeki ve kanuni faiz oranına uygun olup olmadığı, davacı bankanın takip tarihi itibariyle alacak miktarının hesaplanması amacıyla bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bankacı bilirkişi —– tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle: dava konusu alacak tutarının, davacı —— tutarlı —–istinaden, davalı şirkete ——- kaynaklandığı, dava konusu krediden kaynaklanan ——–asıl alacak tutarına, temerrüt tarihine kadar akdi faiz oranından, temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında ise yıllık % 48,00 ve % 38,40 temerrüt faiz oranlarından yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan, —– toplam ——- talep edilebilir alacak tutarı bulunduğu, davalı asıl ——— tarihinde temerrüde düştüğü halde, davacı bankaca takip talebinde 27.02.2019 kat tarihinden itibaren temerrüt faizi işletildiğinden taleple hesaplama arasında fark bulunduğu, bu durumda tespitleri aşan tutarın yerinde olmadığı, davacı banka tarafından, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce 26.082,54 TL tahsilat yapıldığı, — kararlarına göre, takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemelerin, davacının takip tarihi itibariyle mevcut alacağından mahsup edilmesi gerektiği, söz konusu tutarın TBK’nın 100. maddesi uyarınca öncelikle faiz ve masraflardan olmak üzere, davalı asıl borçlu bakımından takip tarihi itibariyle hesaplanan —düşüldüğünde, davacı bankanın takip tarihi itibariyle —alacağının bulunduğu, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden ——–olmak üzere, toplam 26.082,54 TL tahsilat yapıldığı, takip tarihi itibariyle hesaplanan —– tutardan düşük olduğundan, tahsilat tutarı TBK 100. maddesi gereği öncelikle faiz ve masraf borcundan düşüldüğü, belirtilen tutar borçtan düşüldüğünde davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- işlemiş faiz,— alacağının olduğu, — yapılan toplam tahsilat tutarı— toplam alacaktan mahsup edildiğinden davacının takip tarihi itibariyle alacak tutarının — olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın, davalılardan—— kaynaklı bakiye alacağın tahsili amacıyla davalı asıl borçlu ve diğer davalı müşterek ve müteselsil kefiller aleyhine başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkin olduğu, taraflar arasında imzalanan —- Kredi Sözleşmesinin 13.5. maddesi delil sözleşmesi niteliğinde olduğundan, ihtilafın çözümünde—- alındığı,
davacı banka ile davalı ——— Sözleşmesi imzalandığı, daha sonra sözleşmenin —–tutarının —- yükseltildiği, davalılar—— taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinde limit artırımları ile birlikte ayrı ayrı — tutarında kefalet imzalarının bulunduğu, sözleşmenin Kefalet bölümünün, —-tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın 583.maddesinde belirtilen şartlara göre düzenlendiği, ayrıca ——-kayıtlarına göre, davalı—— davalı asıl borçlu—–olduğu anlaşıldığından (Ek.1), TBK’nın 584/3. Fıkrası (28.03.2013-6455/77 md.) uyarınca, şirket ortakları —– tarafından işletme veya şirketle ilgili verilecek kefalet için eşin rızasının aranmadığı, bu durumda TBK 584. maddesinde belirtilen şartın da yerine getirildiği, söz konusu sözleşmeye istinaden davalı asıl borçlu şirkete—- Kredisi ve raporda detayı verilen —-, davacı banka tarafından— kat edildiği, davacı banka tarafından — numarasıyla, davalı—– ile davalı kefiller —- ve ———ihtarname keşide edilerek, kredi borcunun — tarihi itibariyle kat edildiği ve kat tarihi itibariyle detaylandırılan toplam— ödenmesi, ayrıca 4.500.000,00 TL tutarındaki meri Teminat Mektubu bedelinin ve iade edilmemiş çek yapraklarının banka yükümlülük tutarından kaynaklı — bedelin 7 gün içinde depo edilmesi, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı hususunun ihtar edildiği, ihtarnameye ait tebliğ mazbatalarına göre; davalı asıl borçluya ve davalı kefillere gönderilen ihtarnamenin, işyerinde daimi çalıştığını beyan — tebliğ edildiği, bu durumda ihtarnamede verilen—- düştükleri, davacı bankanın takip talebi incelendiğinde; kat ihtarında yer alan sadece—— kaynaklanan alacak tutarının talep edildiği, söz konusu kredinin dışındaki alacak tutarlarının dava konusu olmadığı, — yönünden inceleme yapılacağı, bu kredi hesabının— tarihinde kat edildiği,
Bilirkişi tarafından davacı bankanın bakiye alacağının hesaplandığı ve davalı tarafından yapılan ödemelerin mahsup edildiği, davacının takip — alacağının bulunduğu, davalı ———— ödeme yaptığı, söz konusu ödemenin TBK 100. Maddesi uyarınca öncelikle faizden düşülmesi gerektiği, ödenen bedel hesaplanan faiz miktarından mahsup edildiği — faiz alacağı kalmıştır), davacının böylece —bakiye işlemiş faiz alacağının kaldığı, davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan—-; davalı——– tutarında geçerli kefaletlerinin bulunduğu, davalı kefillerin, davalı asıl borçlu ile birlikte aynı gün temerrüde düştüklerinden, hemen yukarıda davalı asıl borçlu bakımından takip tarihi itibariyle hesaplanan ve davalı kefillerin kefalet limiti içinde —– sorumlu oldukları, alınan bilirkişi raporun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davacı banka kayıtları incelendiğinde, borçlu cari hesap kredilerine uygulanan temerrüt faiz oranının — temerrüt tarihinde % 48,00 olduğu ve bu oranın —– tarihinden itibaren yıllık % 38,40’a düşürüldüğü, söz konusu oranın, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesinin 10.5. maddesine uygun olduğu anlaşılmakla raporda hesaplanan miktarlar uyarınca davalıların itirazlarının iptaline karar verilmiş, yine alacak banka alacağı olup likit olduğundan hükmedilen tutarlar yönünden takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalılar kötüniyet tazminat talebinde bulunmuş olsalar da davacı takip başlatmakta haklı olduğundan kötüniyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalıların—- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin;
——– kredi borcu yönünden;
—– asıl alacak,
—– işlemiş faiz,
—- olmak üzere;
—– üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 38,40 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 —–ile birlikte işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan —-% 20’si oranında inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalıların kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
4-Karar harcı 25.285,07 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan — harcın mahsubu ile bakiye 20.441,57 TL harcın davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvurma ve 4.843,50 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 4.902,80 TL’nin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 100,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.500,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.600,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.477,25 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —esaslara göre belirlenen —ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —–ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 104,73 TL’sinin davacı taraftan, ——–davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
11-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.