Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/650 E. 2022/888 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/650 Esas
KARAR NO: 2022/888
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ: 13/10/2021
KARAR TARİHİ: 06/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili —— ve müteselsil kefil —— imzalandığını, davalı kredi borçlusunun krediyi geri ödememesi nedeniyle —- tarihinde kredi hesabının kat edildiğini ve ——-yevmiye no.lu kat ihtarnamesinin davalılara gönderildiğini, —-tarafından dava tarihinden önce bir kısım ödeme yapıldığını, ancak——— tarafından yapılan tazmin ödemesinin tahsilat niteliği arz etmediğini, davalıların itirazının kötü niyetli olduğunu, ayrıca işlemiş faizin sözleşmeye ve kanun hükmüne uygun olduğunu belirterek borçluların icra takibine yaptığı itirazlarının iptalini ve takibin takip talebindeki şartlarla devamını, alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, davalıların cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava ——— tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
————–sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine toplam alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı bankanın kredi sözleşmesi alacağı bulunup bulunmadığı, hesap kat ihtarının incelenmek suretiyle davalıların borçtan sorumlu olup olmadıkları, davacı bankanın takip tarihi itibariyle alacak miktarının hesaplanması için bankacı bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;Taraflar arasında imzalanan ——– 13/2-b maddesi delil sözleşmesi niteliğinde olduğundan, ihtilafın çözümünde ——- ticari defter kayıtları ve belgeleri esas alınmıştır.
Davacı banka ile davalı asıl borçlu—–arasında —— imzalandığı,taraflar arasında imzalanan —- davalı —- kefalet imzasının bulunduğu,söz konusu sözleşmeye istinaden davalı asıl borçluya —-kullandırıldığı,davalı asıl borçluya ait mevduat hesapları ve kredi hesap ekstresi incelendiğinde, söz konusu taksitli ticari kredi ödemesinden oluşan taksitlerin——– tarihinden itibaren ödenmediği ve davacı bankaca kredi hesabının kat edildiği görülmüştür.
Davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan —-kefalet imzası bulunmaktadır. Söz konusu —— ———-tarafından imzalandığı görülmüştür. Buna göre davanın dayanağı olan —– —– öngörülen şekil şartlarına uygun olarak düzenlendiği anlaşılmıştır. Ayrıca dava dosyasından davalı——–, davalı asıl borçlu şirket kurucusu ve yetkilisi olduğu anlaşılmaktadır. ———–şirket ortakları ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili verilecek kefalet için eşin rızasının aranmadığı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, dava konusu kredilerin dayanağı —- davalı —— tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı bankaca, davalılara ——–yevmiye numaralı kat ihtarnamesinin gönderildiği, bu sebeple, davalılara gönderilen kat ihtarnamesinin esas alındığı, davalı asıl borçlu ve davalı kefile gönderilen —- yevmiye numaralı kat ihtarnamesinde, kredi hesabının —- tarihi itibariyle kat edildiği ve kat tarihi itibariyle toplam —- borcun ödeme tarihine kadar geçecek günlere ait işleyecek———– birlikte —– saat içinde ödenmesi, aksi takdirde alacağın tahsili için yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, ihtarnameye ait noter tebliğ şerhine göre; davalılara gönderilen ihtarnamenin —— tarihinde tebliğ edildiği, bu durumda, ihtarnamede verilen —- sürenin dolmasıyla, davalı asıl borçlu ve davalı kefilin —–tarihinde temerrüde düştükleri anlaşılmıştır.
Dava konusu alacak tutarının, —– davalı asıl borçlu ——– istinaden, davalı asıl borçluya kullandırılan taksitli ticari kredi, teminat mektubu, esnek ticari hesap ve şirket kredi kartı borcundan kaynağından ödenen banka sorumluluk tutarından kaynaklandığı, takip tarihi itibariyle, Bankacı bilirkişi —- tarihli raporunda gerekçeli ve denetlenebilir olarak yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan toplam —- talep edilebilir alacak tutarının bulunduğunun, raporun hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle hükme esas alındığı, davacı banka ile diğer davalı—- tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu, adı geçen kefilin, davalı asıl borçlu ile birlikte —— tarihinde temerrüde düştüğünden, davalı asıl borçlu ile diğer davalı kefil bakımından takip tarihi itibariyle hesaplanan —– müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları tespit edildiğinden takibe yönelik itirazların bu bedeller yönünden iptaline, bakiye talebin reddine, taraflar arasında imzalanan —— yer alan temerrüt faiz oranının hesaplanma şekli uyarınca, Asıl Alacak tutarına takip tarihinden itibaren yıllık—— oranında temerrüt faizi talep edilebileceği anlaşıldığından alacağa bu oranda temerrüt faizi işletilmesine, alacak likit olduğundan hükmedilen bedel için takdiren % 20 oranında inkar tazminatına hükmetmek gerektiği anlaşılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalıların—— Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazlarının kısmen iptali ile takibin;
a) ——- yönünden
—–asıl alacak
—– işlemiş faiz
—– —–
—— masraf
b) ——kartı yönünden
—– asıl alacak
——işlemiş faiz
———-
——– masraf olmak üzere toplam
——üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda temerrüt faizi ve bunun %5’i oranında—–işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 173.111,63 TL nin %20’si oranında inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 11.825,26 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.075,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.732,48 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvuru, 2.075,77 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 2.135,07‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 295,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.195,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.193,81 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 26.967,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2022