Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/496 E. 2021/619 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/496 Esas
KARAR NO: 2021/619
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/04/2015
KARAR TARİHİ: 14/09/2021
Mahkememizden verilen—— mahkememize gönderildiği
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili —- tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu —— araçların karşılaştığı kaza sonucunda ağır şekilde yaralandığını, Kazadan sonra resmi görevlilerce tutulan tutanağa göre davalı — sürücüsünün — kazanın oluşunda tam kusurlu olarak tespit edildiğini, kazada kusurlu araca ait — arasında geçerli ———- bulunduğunu, müvekkilinin kazada başından ve belinden yara aldığını, bel kemiğinde çatlak ve açılma oluştuğunu, bu sebeple bir dizi ameliyat geçirdiğini, tam bil iyileşme olmadığını, tekrar ameliyat olma ihtimali olduğunu, ömür boyu sakat kaldığını, kazadan sonra—- yatağa mahkum olduğunu, kendi özel ihtiyaçlarını dahi göremediğini, bundan sonraki hayatını acı çekerek geçireceği gözetilerek kusurlu aracın işleteni olan davalıdan —– manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı— cevap dilekçesinde özetle; Davacı ——– çalışanı olduğunu, alt işverenlik ilişkisi içinde şirket işlerinde çalıştığını, sözleşme uyarınca iş kazaları hakkında talep edilen tazminat ve benzeri durumlar hakkında ——- muhatap olarak kabul edilebileceği tahhüt edildiğini bu sözleşme kapsamında şirketin sorumluluğu bulunmadığını, olay yeri kazanın oluştuğu üst geçit azami yüksekliği standartlara uygun olmadığı yüksekliğin kanuni sınırlardan daha düşük olması nedeniyle müvekkil şirkete isnat edilmesi hakkaniyete uygun olmadığı, bu bağlamda kazanın muhatabın ilgili belediyenin oması gerektiğini olay yerinde gerekli trafik işaret ve levhaların olmadığını, davacının kaza sonrasi ———–istirahat ettiği —-addi ve manevi zararın olduğu söz etmekte inandırıcı bulunmadığı, olay sonrası davacıya gerekli maddi her türlü yardımda bulunulmuş sağlık giderleri —– karşılandığından sonuçta haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı—-cevap dilekçesinde özetle;— tarihinde maluliyetle sonuçlanan yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği —- bitim tarihleri arasında ———– sigorta ettirildiğini davacı vekilinin dilekçesinde kaza sebebiyle müvekkilinin yaralandığını neticesindede geçici ve sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını belirttiğini ancak manevi tazminat talepleri poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu davacı vekilinin usul ve yasaya uygun olarak manevi tazminat talebinin diğer davalıya yönettiğini, davacı vekilinin geçici ve sürekli iş göremezlikten doğan zararlar ile ilgili maddi tazminat talebi kabul anlamına gelmediğini ,maluliyet oranı konusunda heyet raporu alınmasını,davacı vekilinin kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinde yasal isabet bulunmadığını, davanın haksız fiil esasına dayanmakta olduğunu davacı ile müvekkil sigorta şirketleri arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını,davanın reddini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinin reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmili talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulüne, —- göremezlik alacağının davalı —-tarihinden davalı—- itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine, —- manevi tazminatın davalı ———– tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili ile davalı —— vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
—– sayılı ilamına göre;—- uyuşmazlıkta trafik kazasının gerçekleştiği tarihte davacının davalı ——— çalışanı yani işçisi olduğu ve davacının, davalı işverene ait araçta bulunduğu sırada gerçekleşen trafik kazasında yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda işçi ile işveren arasında oluşan bir ihtilaf bulunduğundan uyuşmazlığın çözümünde—– uygulanacağından davanın çözümlenmesinde İş Mahkemeleri görevli olacaktır. Mahkemece İş Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Daire kararının kapsam ve şekline göre; davacı vekilinin ve davalı —–istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 355. maddesi gereğince resen yapılan inceleme sonucunda —— Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.” şeklinde olduğu, kararımızın kaldırılması sonucu tensip zaptı düzenlenerek taraflara tebliğ edilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
4857 sayılı Kanunu’nun 1.maddesinde kanunun kapsamı belirtilerek, “Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir. Bu kanun, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” denilmektedir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1.maddesinde ise “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi görevinin iş mahkemelerine ait olduğu” belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; trafik kazasının gerçekleştiği tarihte davacının davalı—— çalışanı yani işçisi olduğu ve davacının, davalı işverene ait araçta bulunduğu sırada gerçekleşen trafik kazasında yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep ettiği, bu durumda işçi ile işveren arasında oluşan bir ihtilaf bulunduğundan uyuşmazlığın çözümünde İş Kanunu hükümleri uygulanacağından davanın çözümlenmesinde İş Mahkemeleri görevli olduğundan görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, Mahkememizin Görevsizliğine,
2-Görevli mahkemeninin—– olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ——- Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı——— vekilinin yokluğunda tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2021