Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/471 E. 2021/592 K. 02.08.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/471 Esas
KARAR NO: 2021/592
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/07/2021
KARAR TARİHİ : 02/08/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında —- yaptırılan meskenlerden —dairenin standart daire dışında ekstra yapılacak iç dekorasyon ve imalat işlerinin müvekkili şirket tarafından—- yapılması yönünde sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 4-2.bendinde; “yapılacak işler kooperatifin diğer üyelere dairelerini teslim ettiği/edeceği tarihe kadar bitirilmiş olacaktır” hükmüne göre dava dışı —- üyelerine takip tarihine kadar teslim etmediği, bu nedenle müvekkilinin sözleşmedeki edimi yerine getirmesi muaccel olmadığı halde davalının ——– üzerinden adi yolla icra takibi yaptığını, müvekkilinin icra takibinin yapıldığı tarihte yurtdışında olduğunu, takibe itiraz edemediğini, takibin kesinleştiğini, sözleşmenin 4-2.bendinde; “yapılacak işler kooperatifin diğer üyelere dairelerini teslim ettiği/edeceği tarihe kadar bitirilmiş olacaktır” hükmüne göre dava dışı —— daireleri üyelerine takip tarihine kadar teslim etmediğini, bu nedenle müvekkili ediminin muaccel olmadığı halde davalının ekstra bedeller için ödediği —-talep edemeyeceği gibi ihtar çekilip temerrüde düşürülmediğini, takipte talep edilen —işlemiş faizin de talep edilemeyeceğindeni—– alacaktan müvekkili borçlu olmadığı tespiti ile icra takibinin bu miktar üzerinden iptalini, davalıya ekstra bedel yapımı taahhüt edilen —- nolu dairenin ekstre ve ilave imalatlara ait bir kısım imalatları yapmış davalı adına ——– düzenlendiğini, müvekkili tarafından bu fatura konusu işlerin davalı dairesine yapıldığı mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi tetkikatı ile görüleceğini, fatura davalıya tebliğ için postaya verildiğini, davalının adres değiştirmesi nedeniyle tebliğ edilemediğini, bu fatura nedeni ile davalı hakkında yapılan—- sayılı takip dosyasına davalının vaki itirazı üzerine icra takibi durduğunu, fatura bedeli olan—- takas ve mahsubu sonucu müvekkilimin davalıya bakiye ——- borçlu olmadığının tespiti ile takibin bu miktar üzerinden iptalini, İİK’nın 72/3.maddesine göre, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemediğini, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın —– aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir hükmü gereğince davanın devamı sırasında müvekkili tarafından icra dosyasına yatırılacak paranın alacaklıya ödenmemesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini,—- dosyasından dolayı müvekkilinin davalıya —- borçlu olduğunun tespitini, bakiye fazla yapılan ——- borçlu bulunmadığının tespitini, bu miktar üzerinden icra takibinin durdurulmasını ve iptalini, ihtiyati tedbir talebimizin kabulünü, masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Görev hususu dava şartı olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen değerlendirilmesi gerektiğinden dava dilekçesi davalı şirkete dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklana ve davalı tarafından başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptali talebine ilişkindir.
—- tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkında Kanunun 2.maddesinde kanunun kapsamı “Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1 bendinde ise tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma,simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. Anılan kanunun 73.maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda ——— Mahkemesi görevli kılınmış olup, 83.maddede taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellenmeyeceği belirtilmiştir.
Dosya kapsamının incelenmesinden; her ne kadar taraflar kooperatife konu daire hakkında anlaşmış olsalar da taraflar arasındaki sözleşme eser sözleşmesi olup, eser sözleşmesinin mutlak ticari davalardan olmadığı, sözleşmenin tarafları incelendiğinde davacı şirketin ve davalı şahsın olduğu, kooperatifin de sözleşmeye taraf olmadığı, taraflar arasında daireye yapılacak ekstra işler için kurulan sözleşmenin 6502 Sayılı TKHK’nın 3.maddesi anlamında bir tüketici işlemi olduğunun kabulü için öncelikle davalının tüketici tanımına uyması gerektiği, davalının şirket olup, davalının ticari amaçla hareket etmediği, davalının davacı şirket karşısında tüketici sayıldığı, her ne kadar kooperatif dairesi için anlaşma yapılmış olsa da söz konusu işlemin tarafları ve işlemin konusu gözetildiğinden kooperatif hukukunun uygulanmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı, taraflar arasındaki işlemin özel hukuk işlemi ve de tüketici işlemi olup mahkememizin görevsiz olduğu ve Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.———–
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, Mahkememizin Görevsizliğine,
2-Görevli mahkemeninin —— Nöbetçi Tüketici Mahkemeleri olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli——- Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 02/08/2021