Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/460 E. 2022/321 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/460 Esas
KARAR NO: 2022/321
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/07/2021
KARAR TARİHİ:19/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili —–kadar nakliye hizmeti konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin bu anlaşmaya uyarak davalı/borçlu firmaya nakliye hizmeti verdiğini, fakat işbu nakliye hizmetinin bedeli davalı/borçlu firma tarafından müvekkiline ödenmediğini, bunun üzerine tarafınca —— numaralı nakliye hizmetinden kaynaklı fatura bedelinin tahsili için —— numaralı dosyası ile davalı/borçlu firma aleyhine icra takibi başlatıldığını, haklı davanın kabulü ile davalı/borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini, davalı/borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, HMK M. 329 gereğince müvekkili ile yapılan avukatlık sözleşmesine binaen vekalet ücretinin tamamının davalıdan alınarak tarafına verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı/borçlu firmaya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —tarihinde açılmakla, davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu,—–tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—–sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine — adet fatura alacağının tahsili amacıyla — asıl alacak ve —işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
—– tarafından hazırlanan raporda özetle; davalı tarafın defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı tarafın —- defterlerinin incelendiği, defterlerin usulüne uygun olduğu, davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalı taraftan — asıl alacak ve — işlemiş faiz olmak üzere toplam —– alacağının bulunduğu, davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre, takibe konu edilen faturanın davacının ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, faturanın — olarak düzenlendiği ve —-davalıya tebliğ edildiği, fatura konusu hizmetin davalıya sunulduğuna ilişkin davalının herhangi bir itirazının olmadığı, davalının icra takibine itirazında fatura borcunun davalıya elden ödediğini savunduğu, davalının faturayı ticari defterlerini kaydedilip kaydetmediği hususunun davalı tarafın ticari defterleri incelenemediğinden anlaşılamadığı ve bu durumda davalının ticari defterlerini ibrazdan kaçındığı kanaati edinildiğinden, davacı tarafın davalıdan alacak talebinde bulunabileceği, bu durumda davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- tutarınca alacağının bulunduğu, davacı tarafın takipten önce — tutarınca faiz talep ettiği, —- göre, faturanın tebliğ tarihinden itibaren —- sonra faiz isteyebileceği dikkate alındığında, davalının —-tarihinde temerrüde düşeceğinden, takipten önce —- tutarında işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu, davacının talebi ile bağlı olarak takipte yıllık —— sonraki dönemlerde değişen oranlarda yasal faiz isteminin mümkün bulunduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre; davanın, —– adet fatura alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalının cevap dilekçesi sunmadığı, icra takibine itirazında davacıya borcu bulunmadığını, fatura konusu borcun davacıya elden tanıklar huzurunda ödediğini savunduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşmeye dayalı olmaksızın —– içinde ifa edilen hizmet alımına dayalı bir ticari ilişki bulunduğu, davacının davalıya ait malı davalının talebi doğrultusunda taşıdığı, taşıma işlemine ilişkin bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ise ticari defterlerini incelemeye sunmamış olması nedeniyle incelenemediği, fatura bedelinin —-altında olması dolayısıyla tarafların — kayıtlarının celbedilmediği, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defter kayıtları itibarıyla, davalı şirketten —- asıl alacağının bulunduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmeyerek, davacının lehine delil olabilme niteliğini taşıyan usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtlarının aksini ispat edemediği, davalı tarafın davacıya borçları bulunmadığı yönündeki iddialarını da kanıtlayamadığı, davalının defterlerini ibraz etmemiş olması sebebiyle HMK 222 maddesi uyarınca davacının ticari defterlerindeki kayıtların hükme esas alınması gerektiği, davalı taraf fatura konusu —– borcu davacıya ödediğine dair dosyaya herhangi bir ödeme makbuzu, dekont vs ibraz etmediği, iddiasının ispatına yönelik tanık dahil herhangi bir delil bildirmediği, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, davalının dava açılmasına sebebiyet vermesinde kötüniyetli olduğu tespit edilemediğinden davacı tarafın HMK 329 maddesi uyarınca vekalet ücreti talebinin yerinde görülmediği anlaşıldığından davalının—- yaptığı itirazının iptaline, takibin ——-üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının ——sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin — asıl alacak, — işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan —– % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 132,91 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 73,61 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvuru, 59,30 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 91,20 TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 891,20 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 885,59 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 1.958,07 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 8,31 TL’sinin davacı taraftan, 1.311,69 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/04/2022