Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/364 E. 2023/240 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/364 Esas
KARAR NO : 2023/240

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı şirket tarafından 60.000 TL bedelli çeki keşide ederek, lehdar
konumundaki müvekkili davacıya verilmiş olduğunu, çekin arkasının yazdırılmamış olmasını fırsat bilen davalının çeki ödememiş ve müvekkilini sürekli oyalamış olduğunu, bu durum üzerine müvekkili davacının haklı ve yerinde alacağının tahsili amacıyla——-Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatmak zorunda kaldığını, ancak davalı borçlunun sırf takibi ertelemek ve alacaklarına kavuşmalarını engellemek amacıyla takibe itiraz ederek, takibin durmasına sebebiyet verdiğini, takibin devamını, haksız ve kötü niyetle itirazda bulunan borçlu aleyhine en az %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.Dava dilekçesinin davalı tarafa tebliğ olduğu, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacının takibe konu edilen 31/01/2018 tarihli ——-seri nolu 60.000,00 TL bedelli çekin tahsili amacıyla başlattığı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 14/06/2021 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
Dava, çeke istinaden ciranta tarafından keşideciye karşı başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Çek sebebiyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilse de taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde böyle bir çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabilir ve alacağın her türlü delille kanıtlanması mümkün hale gelir. Taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde ise hamilin dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nun 730. maddesi yollaması ile 644 maddesi uyarınca keşideci aleyhine sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak talebinde bulunması mümkündür. Böyle bir durumda ise keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlüdür. Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; davalı keşideci olup, çekten dolayı sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmesi gerekmektedir. İspat yükü kendisine düşen davalı tarafça bu hususta delil bildirilmediği, sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği anlaşılmakla çek bedelini ödemekle yükümlü olduğu kabul edilmiştir. Hamil TTK’nın 644. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayanarak talepte bulunabileceğinden faizin ibraz tarihinden değil, keşidecinin takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından takip tarihinden faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekmektedir. Bu sebeple davanın kısmen kabul kısmen reddi ile —— Esas sayılı dosyasında davalının 60.000,00 TL’lik asıl alacak kısmına itirazın iptaline, takibin 60.000,00 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının ——-Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 60.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 60.000,00 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 4.098,60 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.010,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.087,91 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvuru, 1.010,69 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 1.069,99‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 184,4‬0 TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.084,40 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 753,80 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 9.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 402,42‬ TL’sinin davacı taraftan, 917,58 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.