Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/308 E. 2022/459 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/308 Esas
KARAR NO: 2022/459
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/05/2021
KARAR TARİHİ: 09/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacının—- müşterisine hizmet veren bir şirket olduğu, bir müşterisi —- teslim tarihli yeni yıl ürün paketi hazırlama kapsamında davalı ile müşterisinin ——- oluşan—- ilgili anlaşma yaptığı, anlaşmaya göre davalının — başlayacağı ve bu tarihten itibaren teslim süresinin — hususunda davalı şirket kurucusu —- anlaşıldı, —- unsurunun renkler olduğu başka bir özel tasarımı bulunmadığı, talep edilen renklerin bulması için davalı tarafça denemeler yapıldığı ilk iki denemede doğru—– ulaşılamadığı, davalıların doğru —– bulmak için yeniden —– denemesi yapacaklarını bildirmişlerse de davalı şirket sözleşme gereği yükümlülüğünü zamanında yerine getirmediği, davalı şirketin zamanında kupaları teslim etmemesi nedeniyle davacının müşterisine karşı zor duruma düştüğü ticari itibarımı zedelendiği, talep edilen renklerin birbirinin tonunu yakalayamadı ürünlerin ayıplı olduğu, davalı şirketin ayıplı ürünlerden sorumlu olduğunun açık olduğu, davacı tarafından —-olarak seçilen —davalı tarafından —– üzere bir sürü —– sipariş edilen teslim tarihinden yaklaşık — – ayıplı olarak teslim edildiği, davalı tarafından gönderilen —- Davacı şirket yetkilisi tarafından teslim günü kontrol eder etmez yanlış renkler olduğu ve teslim alınmayacağı bildirilmek için şirket yetkilisi aranmışsa da ulaşılamadığı, akabinde—- tarihinde davacı —- edeceğini kodları verilen ve talep edilen —– değiştirilmesini bir an önce sözleşmeye aykırılık ve ayıbın derhal giderilmesini talep etmişse de davacılar tarafından ancak —- sonra yetiştirilebilecek ifade edildiği bu ifadelerin yazışmalarla sabit olduğu, ayıplı olarak teslim edilen ürünlerden —- gün sonra müşterisine gecikme bildirme şansı ve lüksü olmadığından başka bir çözüm bulmak adına sözleşmeden dönmüş ve parasının iadesini talep ettiği, davacı tarafından davalı ya —- ihtarname ile siparişlerin ayıplı olduğu, siparişlerin bu şekilde kabul edilmeyeceği açık olduğumdan sözleşmeden dönüldüğü ve kupaları eslime hazır olmakla birlikte ödemenin iadesi talebinde bulunulduğu, ancak davalı tarafından ihtarnameye dönüş yapıldığı iddia edilmişse de buna ilişkin davacıya ulaşmış herhangi bir cevabım bulunmadı beyan edilerek, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, davalı tarafın sözleşmeye aykırı davranışı ve ayıplı ifası nedeniyle —– sözleşme bedelinin faizi ile birlikte müvekkile iadesi ne ürün teslimlerinin gecikme nedeniyle doğan temerrüt faizinin tespit edilerek müvekkile ödenmesine, açık kusur nedeniyle ayıplı ürünlere ilişkin yaptığı ihtarname noter giderleri ve diğer gider ve zararlar dikkate alınarak —–maddi tazminatın ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı tarafın dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, davalının edimini süresinde yerine getirmemesi ve ayıplı ifada bulunması sebebiyle sözleşmeye aykırı davrandığı ileri sürülerek, ödenen sözleşme bedelinin iadesi, yapılan masrafların iadesi, uğranılan maddi zararın ve manevi zararın tahsili talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Tarafların bağlı bulunduğu ——- davacı şirket için —-, davalı şirket için —yıllarına ilişkin —— celbedilmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve tarafların —- yılına ilişkin ticari defter ve dayanak kayıtları ile davacı tarafın elinde bulunan ve dava konusus yapılan ürünlerin incelenerek davacının sözleşme bedelinin iadesini talep etmekte haklı olup olmadığı,—-haklı ise yaptığı masrafların miktarı ve uğranılan maddi zararın miktarına ilişkin rapor hazırlanmak üzere inşaatçı bilirkişiye, mali müşavir ve niteklikli hesap uzmanından oluşan heyete dosyanın tevdi ile hazırlanan —- tarihli raporda özetle;Davacı ve davalı şirketin tacir oldukları, davacı ile davalı şirket arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, dava dilekçesinde —– bulunduğu, taraflar arasında —- anlaşmazlık oluştuğu, istenilen —–davacının yapmış olduğu—— birbirlerinden bütünüyle farklı olduğu, —–olduğu iddia edilen ——– sırlama hatalarından ötürü endüstriyel tüketim için uygun sağlık standartlarında olmadığı tespit edildiği, sözleşme konusu kupalardaki ayıbın aşikar ayıp niteliğinde olduğu ve teslimden itibaren —- içinde ayıp ihbarının yapılması gerektiği, dosya kapsamındaki yazışmaların ayıp ihbarının süresi içinde yapılıp yapılmadığı hususunda takdirinin Sayın Mahkeme’ye ait olduğu, Sayın Mahkemece ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun bir şekilde yapıldığı sonucuna varılması halinde davacı yanın sözleşmeden dönme talebinin kabule şayan görülebileceği, davacının yukarıda detaylı olarak ana para tutarının —- ve dava tarihi — işlemiş faiz olmak üzere toplam —- talep edebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre;Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye, davalının edimini süresinde yerine getirmemesi ve ayıplı ifada bulunması sebebiyle sözleşmeye aykırı davrandığı ileri sürülerek, ödenen sözleşme bedelinin iadesi, yapılan masrafların iadesi, uğranılan maddi zararın ve manevi zararın tahsili talebine ilişkindir.
Ayıp, aynı cins ve kategoriye giren eşyaya nispetle satılan maldaki değer ve elverişliliği kaldıran veya azaltan noksanlıktır (TBK.m.219). TTK.m.23/c hükmünde ticari satışta maldaki ayıpla ilgili ayıbı ihbar süresi düzenlenmiştir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (aşikar ayıp), alıcı 2 gün içinde ayıbı satıcıya bildirmelidir. Maldaki ayıp açıkça belli değilse (açık ayıp), alıcı malı teslim aldıktan sonra ——– içinde malı incelemeli veya incelettirmeli ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, bu sürede satıcıya bildirmelidir. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. Ayıp ihbarının yapıldığını ileri süren kişi 6102 sayılı TTK’nın 18/3 maddesi uyarınca öngörülen şekilde yapıldığını kanıtlamalıdır. 6102 sayılı TTK’nın 18 maddesine göre, davacı diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yaptığını kanıtlamalıdır.
TBK m. 223’e göre, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde (gizli ayıp), bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Maddede belirtilen “hemen” ifadesi dürüstlük kuralı ve halin icapları göz önünde bulundurularak yorumlanmalıdır. Herhalde ayıp ortaya çıkınca fazla vakit geçirmeden ihbar yapılmalıdır. Ayıp ihbarının ayıba karşı sorumluluktan doğan dava için öngörülmüş olan zamanaşımı süresi geçmeden önce yapılmış olması gerekir. TBK m. 231”’e göre, “Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.”
Somut olayda taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Davacı tarafça 6102 sayılı TTK’ nun 23/1-c maddesinde belirtilen 2 günlük süre içerisinde ve 6102 sayılı TTK’ nun 18/3. maddesinde gösterilen şekilde ayıp ihbarında bulunulmadığı, dolayısıyla 6098 sayılı BK’nun 198/2 maddesi uyarınca; satılanı, mevcut haliyle kabul etmiş sayılacağı mahkememizce kabul edildiğinden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.———-
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 357,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 276,53‬ TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.360,00TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davalı tarafların yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/06/2022