Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/233 E. 2022/14 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/233 Esas
KARAR NO : 2022/14

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ….—— müvekkili şirketten 01.12.2019 ve 14.12.2019 tarihlerinde —- aldığını, verilen mal hizmeti sonucunda — bedelli faturalar düzenlendiğini, davalının aldığı mal hizmeti faturalar bedelini ödemediğini, faturada belirtilen adresin —olduğunu, bu adresin —- olduğunu, davalının TTK md 21/2 göre fatura içeriğine alındığı tarihten itibaren 8 günlük yasal sürede itiraz etmediğini, itiraz edilmediğinden faturaların içeriğinin kabul edilmiş sayılması gerektiğini, alacağın tahsili için davalı adına icra takibi başlatıldığını, davalının takibe kötü niyetli itirazı üzerine takibin durduğunu, itiraz taraflarına tebliğ edilmediğinden alacağın tahsili için arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, arabuluculuğun anlaşamama ile sonuçlandığını, müvekkili şirkete veya vekil olarak kendilerine tebliğ yapılmadığından dolayı dava açma haklarının düşmediğini, işbu davanın süresinde açıldığını, takibe konu alacağın likit alacak olup, davalı/borçlunun bu hususu bildiğinin aşikar olduğunu, davalının itirazının kötü niyetli olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatı talep ettiklerini, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin hiçbir borcunun bulunmadığını, söz konusu dükkanın —– kişiye kiralandığını, sözleşmeden açıkça görüldüğü üzere hizmetten yararlananın — olduğunu, faturanın kötü niyetli olarak müvekkili adına kesildiğini, işyerinin müvekkilinin zilyetliğinde olmaması ve işletenin başka bir firma olmasına rağmen fatura ve ——- hesabın hukuka aykırı olarak müvekkili adına açıldığını, faturayı teslim alanın müvekkilinin çalışanı olmayıp—– olduğunu, müvekkilinin olaydan çok sonra haberdar olduğunu, davacının faturaları yanlış firma adına kestiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan —- tarihinde uyuşmazlığın çözümü için — tarihinde sona erdiği, bu süreçte taraflar arasında bir anlaşma sağlanamadığı anlaşılmıştır.
—– sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine 2 adet fatura alacağının tahsili amacıyla 802,68 TL için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce taraf ticari defterlerinin incelenmesi ve davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının belirlenmesi açısından mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi ——- tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle: Taraflar arasında —davacının — faturası ile —- bedelli —- davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, her iki fatura toplamının 803,52 TL olduğu, Davacının takip ve dava konusu 2 faturasının davalının 2019 yılı defter beyan sisteminde de aynen kayıtlı olduğu, davalı tarafından faturalara herhangi bir itirazın bulunmadığı, davacı taraf icra takibinde 802,68 TL talep ettiğinden talebi ile bağlı olacağı, belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın, davacı tarafından davalıya 01.12.2019 – 14.12.2019 tarihlerinde yemek paket hizmeti verdiğinden bahisle 2 adet fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, takip ve dava konusu —– içerikli faturalarının —– olarak tanzim edildiği, mahkememizce tarafların defterlerinin üzerinde yapılan incelemede davaya konu 2 adet faturanın hem davacı defterlerinde hem de davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, dolayısıyla davacının faturalara konu malları davalıya teslim etmiş olduğunu ispat etmiş sayıldığı, faturalardan kaynaklı davacının davalıdan — alacaklı olduğu, ancak davacı taraf 802,68 TL talep ettiğinden taleple bağlı kalınarak bu bedel üzerinden takibe yönelik itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, davalı tarafın borcu ödediğine dair herhangi bir ödeme makbuzu,—- etmediği, kaldı ki böyle bir iddiasının da mevcut olmadığı, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, asıl alacağa talep gibi takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında yasal faizi işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 802,68 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 802,68 TL’nin % 20’si oranı olan 160,54 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Harç alınmış olmakla, yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 87,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 687,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde —–göre belirlenen 802,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan — arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.