Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/231 E. 2022/491 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/472 Esas
KARAR NO: 2022/532
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/07/2021
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla taraflarınca —-dosyası üzerinden —— hakkında cari hesaptan kaynaklanan alacak sebebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu, borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu, itirazın sadece takibi sürüncemede bırakarak müvekkilinin haklı alacağına kavuşmasını engellemek amacıyla yapıldığını, haksız ve mesnetsiz olduğunu, dava şartı olan arabuluculuk başvurularından da sonuç alınamadığını, huzurdaki davayı ikame etme zorunluğunun doğduğunu, davaya ve icra takibine konu alacak likit olup davalı borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalı borçluya ait ——– celbine ilişkin ara karar tesis edilmesini, akabinde tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, davalı borçlunun itirazı yerinde olmadığını, yargılama sırasında gösterecekleri deliller ile haklılıkları ortaya çıkacağını, borçlunun itirazı, kötü niyetli ve haksız olarak müvekkilinin alacağına kavuşmasını engelleme amacından ibaret olduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulünü, davalının vaki itirazının iptali ile takibin işleyecek faiziyle devamına, %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama gider ve vekalet ücretlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava ——– tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—- sisteminden alınmış, yapılan incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine —— alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle: davacı şirket tarafından ibraz edilen —- yılları ticari defterlerinin usule uygun oldukları, davacı şirketin ticari defter kayıtlarıyla uyumlu muavin hesap ekstresine göre; davalı firmadan takip tarihi itibarıyla, faturalara dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklanan — asıl alacağı bulunduğu, davalı tarafın defterlerini ibraz etmediği, cari hesaba konu faturaların aylık toplam tutarlarının —— beyanına tabi olmamaları gerekçesiyle ——- beyannamelerinden hukuki bir yarar sağlanamayacağı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın, davacı şirketin davalı aleyhine başlatmış olduğu icra takibine davalı yanca yapılan vaki itirazın iptaline ve takibin devamı talebine ilişkin olduğu, davaya konu ihtilafın, davacı şirketin takip tarihi itibarıyla alacağının varlığı ve varsa miktarı hususlarında toplandığı, bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü tacir olan taraflar arasında —-öncesinden süre gelen ve —- kadar açık cari hesap şeklinde sürdürüldüğü görülen ve de yazılı bir sözleşmeye dayalı olmayan ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişki kapsamında, davacı şirketçe davalı şirkete muhtelif tarih ve tutarlarda irsaliyeli ve/veya e-faturalar —— düzenlemek suretiyle mal satışları yapıldığı, davacı şirketçe bu satışlar sonunda düzenlenen irsaliyeli/e-faturaların içeriği mallarla birlikte davalı firmaya teslim edilerek, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulan ticari defterlerinde dayanak belgeleriyle uyum içinde davalı şirket adına borç kaydedildikleri, davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen ve ticari defterlerde borç kaydedilen bu faturalardan kaynaklanan açık cari hesap borçlarına karşılık olarak, davalı tarafça muhtelif tarih ve tutarlarda nakit ve/veya kredi kart pos aracılığıyla ödemeler gerçekleştirildiği, davalı tarafından davacı şirkete yapılan ödemelerin davalı şirketin fatura borçlarından mahsup edilecek şekilde, davacı şirketin ticari defterlerde kayıt altına alınmış olduğu ve sonucunda, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulmuş ve dayanak belgeleriyle uyum içinde olan ticari defter kayıtları itibarıyla, davalı şirketten faturalara dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklanan; —– asıl alacağı kaldığı, takip dosyasına sunulmuş bulunan itiraz dilekçesinde, davacı şirketin icra takibinde haksız olduğunu ve takip alacaklısı davacı şirkete herhangi bir borçları bulunmadığını iddia eden davalı yanın, taraflarına tebliğ edilen müzekkere/ihtara rağmen, herhangi bir mazeret veya yerinde inceleme talebinde bulunmayarak ve de ticari defter ve dayanak belgelerini de mahkemeye ibraz etmediği, bu nedenle davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş olan ticari defterlerdeki kayıtlara itibar edildiği, davacı şirketin davalı firmadan faturalara dayalı açık cari hesaptan kaynaklı olarak —— asıl alacağı bulunduğu, her ne kadar davacı taraf takip öncesi işlemiş faiz talep etmiş olsa da takipten önce davalı taraf temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faize yönelik talebin reddine karar vermek gerektiği, söz konusu alacak cari hesap alacağı olup likit olduğundan hükmedilen alacağın takdiren % 20 si oranında inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının —- dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —–asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 1.972,98 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 134,77 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 75,47 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 100,20 TL tebligat ve müzekkere gideri, 850,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 950,20 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 950,19 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 1.972,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin takdiren tamamının davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2022