Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/149 E. 2021/647 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/149
KARAR NO : 2021/647

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 08/03/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; yetkilisi olduğu ——- TTK Geçici 7. Madde kapsamında sicilden resen terkin edildiğini,–plaka sayılı aracın satış işlemlerinin yapılmadığını ve halen şirket üzerine kayıtlı olduğunu, aracın satış ve devir işlemlerini yapmak üzere şirketin ihyası gerektiğini belirterek— ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibari ile TTK Geçici 7/15 maddesi uyarınca açılmış ihya davasıdır. TTK Geçici 7.maddesi —– ihyasına karar verilmesi talep edilmektedir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, mahkememizin 16/06/2021 günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenerek uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilmiştir.
—– ihyası talep edilen şirket merkezinin mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığı, şirketin ——- tarafından TTK Geçici 7. maddesi uyarınca sermaye arttırımını yapmaması nedeniyle madde kapsamına alındığı, 07/07/2014 tarihinde re’sen terkin işleminin yapıldığı görülmüştür.——- tanınmadığından bahisle iade olduğu, ihtarın —- tespit edilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve—- re’sen terkin edileceği düzenlenmiştir. Aynı maddenin 4. fıkrasının a bendi —– kapsam dâhilindeki— kayıtlı son adreslerine ——- yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere——– gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren —– 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp —- bildirmelerinin ihtar edileceği, aynı maddenin 11. bendi uyarınca, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının —- re’sen silineceği düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7.maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı ….—— hazırlandığı————– tarihinde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirkete çıkarılan tebligatın taşındığından bahisle iade edildiği, şirket temsilcisine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin veya tebligatın dosyaya sunulmadığı, bu hale göre şirket temsilcilerine tebligat yapılmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın geçici 7.maddesinin 1-4.a ve 11.bentleri uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete ve yetkililerine tebliğ edilmeksizin doğrudan —– yapılan ihtar usule aykırıdır. Bu nedenle dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı açıktır.
TTK Geçici 7/15 fıkrasının son cümlesi uyarınca ——- kaydı silinen şirketin alacaklıları veya hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde mahkemeye başvurmak suretiyle şirketin ihyasını talep edebilirler. Mahkememizdeki davanın ihyası istenen — terkin edildiği — itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 08/03/2021 tarihinde açıldığı görülmüştür. Davanın açıldığı tarihte anılan madde uyarınca dava açma süresi dolmuş ise de, davalı— TTK’nun Geçici 7. maddesi kapsamında ihtarı davalı şirket yetkilisine tebliğ etmemiştir. 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olan şirketlere yapılacak ihtarın ihyası istenen şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilerin —- adreslerine bu konuda ihtarat yapıldığına ilişkin tebligat bulunmadığından yapılan terkin işlemi usulsüz olup, yasada öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanmasının mümkün olmadığı sonucuna varılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı, mahkememizde açtığı davada yetkilisi olduğu şirketin —- bulunduğunu, aracın satış işlemlerini yapabilmek için şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir. Getirtilen araç kaydından şirket adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
—– karar sayılı kararında “…Dava, 6102 sayılı Yasa’nın geçici 7. maddesi uyarınca — edilen şirketin ihyasına karar verilmesi istemine ilişkin olup, anılan madde uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit —— usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre—— 559 sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten — işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ——— edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler.—- şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler —- bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde—- rağmen—- bildirmeyen şirketlerin unvanı— silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı —- kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak—- ihyasını isteyebilirler.
Somut uyuşmazlıkta, —–geçici 7. madde uyarınca resen ——- anlaşılmaktadır. Davacı tarafça ihyası talep edilen şirketin taraf olduğu dava dosyalarının kesinleşmediği, böylece davacının taraf olduğu davalar var iken şirketin ———– silinmesi 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesine aykırı olup, yapılacak — de yasaya uygun olmayacağından mahkemece sadece ihya kararı vermekle yetinmek gerekirken— doğru olmayacaktır.
Bu suretle, —yapması için — memuru — yeni bir veya birkaç kişinin — yönünde bir karar verilmesi gerekmediğinden davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin —- kaldırılmasına,— — olarak düzeltilmesine, yine bozma ilamının “sonuç” bölümünde yer alan “ve (3)” ibarelerinin ilamdan çıkartılmasına karar vermek gerekmiştir. “denilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve yukarıda bahsi geçen — davacının talebi haklı görülerek davanın kabulüne, ..— sicil nosunda kayıtlı iken TTK Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen—-adına kayıtlı olduğu anlaşılan—— —– satış ve devir işlemleri ile sınırlı olarak ihyasına, — tesciline,— sicilinde tescil ve ilanına karar verilmiş, usulüne uygun şekilde terkin işlemi yapmayan —— gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE,
…—— kayıtlı iken TTK Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen——- adına kayıtlı olduğu anlaşılan———– cinsi aracın satış ve devir işlemleri ile sınırlı olarak ihyasına,
Şirketin———- tesciline,
Kararın —— tescil ve ilanına,
2-Karar harcı peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL ilk masraf, 45,90 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 105,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacının yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı