Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/136 E. 2022/177 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/136 Esas
KARAR NO : 2022/177

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin gerçek ve tüzel kişilere sigorta işlemlerinde aracılık yapan—-olduğunu, davalı borçlunun 6 adet aracına ilişkin— Poliçesi yaptırmış olduğunu, trafik sigortalarına ilişkin poliçe tutarlarının, poliçenin başlangıç tarihleri itibariyle muaccel olduğunu, borcun varlığının trafik sigortası poliçeleri ile sabit olduğunu, poliçe borçlarının zamanında ödenmemesi nedeniyle, 01.10.2020 tarihinde — davalıya ihtarname gönderildiğini, anılan ihtarnamenin 02.10.2020 tarihinde muhataba tebliğ edildiğini, poliçe tutarlarının ödenmemesi nedeniyle, borçlu aleyhine ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, davalı borçlunun takibe itiraz etttiğini, ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuğun zorunlu olması nedeniyle görüşmeler yapılmış ise de, ——-süreçte anlaşma sağlanamamış olduğunu, davalı borçlunun, — dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamını, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın müvekkili şirket aleyhine —— poliçelerinden doğan alacak konulu ilamsız icra takibinde bulunmuş olduğunu, takibe karşı yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, davacı tarafın yapmış olduğu takip ve açmış olduğu davanın haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, taraflar arasında ki ticari ilişki çerçevesinde davacı yana defaten müvekkili şirkete ait araçların sigorta poliçe işlemlerinin yaptırıldığını, sigorta şirketlerinin kredi kartı olmaksızın ve nakit ödeme almaksızın poliçe işlemlerini başlatmadığını, dava konusu ödenmediği iddia edilen—– plakalı araçların poliçe bedelleri ödemelerinin yapılıp yapılmadığının sigorta şirketlerinden sorulmasının gerektiğini, müvekkili şirketin tüm ödemelerini nakden ve defaten eksiksiz yerine getirmiş olduğunu, dava konusu araçların poliçelerinin süresi devam ettiğini, taraflar arasında ki ticari ilişki neticesinde tutulan cari hesap sonucu müvekkilinin şirket kayıtlarında ödemeler yapılmış olduğunu, müvekkili — defter ve kayıtlarına da iş bu ödemelerin işlendiğini, müvekkili şirket kayıtlarında belirtilenler dışında herhangi bir kayıt mevcut olmayıp davacı yana borcun söz konusu olmadığını, davacı yan ile —-yılları içerisinde ticari ilişkide bulunulmuş olduğunu cari hesap ekstrelerinin dilekçe ekinde mevcut olduğunu, tarafların ticari defter ve belgelerinde yapılacak incelemede müvekkili şirketin davacı yana borçlu olmadığının tespit edileceğini, alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirir nitelikte olduğunu, davacı yanın tüm bu ödemelere ve tahsilatlara rağmen kötüniyetli ve haksız olarak mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, davanın reddi ile takibin iptalini ve borçlu olmadıklarının tespitini, takibi açmada haksız ve kötü niyetli olan davacının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek—– dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 02/03/2021 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, 18/02/2021 tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—- sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine karayolları motorlu araçlar ———— işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.080,38 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mali müşavir ve sigortacı bilirkişi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; tarafların ticari defterlerinin incelendiği, tarafların defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacının ticari defterlerine göre, davalıdan 23.12.2020 takip tarihi itibariyle 19.682,95 TL alacağının bulunduğu, davalı şirketin incelenen ticari defterlerine göre, davaya konu olan 6 adet poliçe ile ilgili defterlerinde herhangi bir kayda rastlanmadığı ve takip tarihi itibariyle davalının davacıya 4,57 TL borcunun bulunduğu, taraflar arasında —poliçesinin düzenlendiği, davalının bu poliçelerin varlığını kabul ettiği, davacı ile davalının geçmişe dayanan ticari ilişkilerinin olduğu,——–davaya konu dosyada mevcut belgelerden düzenlenen poliçelerin primlerinin kim tarafından ve ne şekilde ödenmiş olduğunun anlaşılamadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın, davalıya ait araçlar için düzenlenen karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk — tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, alacağın 6 adet poliçe bedelinden oluştuğu, davalı cevap dilekçesinde poliçeleri kabul etse de poliçe bedellerini ödediğini, davacıya borcu bulunmadığını savunduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşmeye dayalı olmaksızın — içinde sürdürüldüğü görülen hizmet alımına dayalı bir ticari ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında, davacı şirketçe davalı şirkete ait araçlar için — poliçelerinin düzenlenerek ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydedildikleri, dava konusu poliçelerin düzenlendiğinin davalının kabulünde olduğu, ancak davalının poliçe bedellerini — ödediğini savunduğu, mahkememizce tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, yapılan inceleme ile davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defter kayıtları itibarıyla, davalı şirketten poliçe alacağına dayalı 19.678,37 TL alacağının bulunduğu, davalı şirketin defterlerine göre ise davalının davacıya 4,57 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin ticari defter ve kayıtları her ne kadar açılış ve kapanışları yapılmış ve usulüne uygun görünse de davalının kabulünde olan dava konusu poliçelerin ve yapıldığı iddia edilen ödemelere ilişkin bir kaydın defterlerinde olmadığı, dolayısıyla HMK 222 maddesi uyarınca davalının defterlerinin lehine değil aleyhine delil olacağı, davalının davacı şirketin lehine delil olabilme niteliğini taşıyan usul ve yasaya uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtlarının aksini ispat edemediği, HMK 222 maddesi uyarınca davacının ticari defterlerindeki kayıtların hükme esas alınması gerektiği, davalı borcu ödediğini iddia ettiğinden ispat yükünün davalıya düştüğü, ödeme savunmasında bulunan davalının borcu ödediğine dair iddiasını herhangi bir ödeme makbuzu,— davacının davalıya gönderdiği ihtarnamenin—davalıya ödeme için 10 gün süre verildiği, ödeme yapılmaması ile davalının 12.10.2020 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşıldığından davacının 388,31 TL işlemiş faiz talep edebileceği, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu anlaşıldığından davalının —- işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.066,64 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının—yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak— işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.066,64 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 20.066,64 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.370,75 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 342,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.027,82 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvuru, 342,93 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 402,23 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 89,75 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.689,75 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.687,69 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 13,74 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca—— davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.