Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/127 E. 2022/407 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/127 Esas
KARAR NO: 2022/407
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2021
KARAR TARİHİ: 24/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı vekili tarafından verilen —- tarihli dava dilekçesinde özetle, davacının alacaklı olarak takibe geçtiği —–çekin alacağın konusunu oluşturduğu ve bu çekin —- adına davalı —– tarafından keşide edildiği, bu takibe karşı borçlu şirket tarafından —- sayılı davasının açıldığı, söz konusu davada borçlu şirketin —– tarihi itibariyle müşterek imza ile temsil edildiği tespit edilerek takibin iptaline karar verildiği, bunun üzerine tek imza sahibi temsilci aleyhine—— takibinin yapıldığı, bu takibe karşı itirazda bulunulması üzerine arabuluculuğa başvurularak huzurdaki davının açıldığı, yetkisiz temsilci tarafından kambiyo senedi düzenlenmesi halinde, yetkisiz temsilcinin söz konusu senetten şahsen sorumlu olacağı, bu sebeple itirazın iptali ile icra ve inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava olunmuştur.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava konusu —–keşide tarihli çek ile ilgili davacı dava konusu çek alacağına ilişkin olarak daha evvel —- dosya kapsamında —–aleyhine kambiyo senedine müstenit takip başlatıldığı, borçlu şirket tarafından takibe —– dava ile itiraz edildiği, bu davada şirketin müşterek imza ile temsil edildiği gerekçe gösterilerek takibin iptal edildiği, karşı tarafın buna karşı istinaf yoluna gittiği ve çekin imzalandığı dönemde çek üzerinde bulunan tek imzanın——– şirketi tek imza ile temsile yetkili olduğu dönemde atıldığını ileri sürdüğü, bu iddiaya ilişkin istinaf incelemesinin sürdüğü, huzurdaki davada derdest davada ise bu iddiasının tam aksini iddia ettiği, iki farklı davada birbirinin zıttı iki farklı iddiada bulunabilmesinin mümkün olmadığı belirtilerek davanın reddi talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, dava konusu çekin dava dışı şirketin yetkilileri tarafından müştereken imza ile temsil edilebilir olmasına rağmen davalı tarafından atılan tek imza sebebi ile dava konusu çek bedelinden şahsen sorumlu olduğu iddiasıyla çek bedelinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
—– sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacının alacaklı, davalının borçlu olduğu, —- karşılıksız çek tazminat alacağı, — komisyon alacağı olmak üzere —– toplam alacak üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe kısmi itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—- Sayfasında, dava dışı —– temsiline ilişkin kararın ilan edildiği, bu ilana göre —– müşterek imza ile şirketin temsilini gerçekleştirecekleri, daha önce münferiden şirketi temsile yetkili bulunan —— münferiden temsil yetkili müdür sıfatının sona erdiğinin ilan edildiği anlaşılmaktadır.
Davaya konu çek incelendiğinde, —- bulunan dava dışı —- hesabı ile ilişkili basılan —- keşide tarihli/yerli olup, —–bedelli olduğu, keşideci şirketin unvanının altında tek imza bulunduğu, söz konusu çekin lehtarı ——- olduğu, çekin arka yüzünde lehtar kaşe ve imzası suretiyle oluşturulan beyaz ciro ile bunun ardından davacı —- imzasından oluşan bir beyaz ciro olup, söz konusu çekin muhatap bankanın ——şubesine ibraz edildiği, söz konusu ibraz üzerine muhatap banka şubesi tarafından, şirketin iki imza ile temsil edilmesi ve atılı imzanın şirket kayıtlarında yer alan imza ile uyumlu olmaması gerekçesiyle çekin ödenmediğine ilişkin şerh konulduğu görülmüştür.
Dosyanın tüm kapsamı incelenerek tarafların tüm iddia ve itirazlarının değerlendirileceği şekilde bilirkişi—– dosyanın tevdi ile hazırlanan —-tarihli raporda özetle;Dava yetkisi olmadan temsilen kambiyo senedi (çek) düzenlediği iddia edilen davacıya yönelik olarak TTK md. 678 gereği sorumlu olduğu iddiasıyla açıldığı, davalı geçek kişinin dava dışı —–yetkilisi olduğu, dava konusu çekin keşide tarihinde —— bu yetkisini bir başka kişi ile birlikte müştereken kullanması gerektiği, bu hususun ticaret sicilinde tescil edilmiş bulunduğu —— tescilin olumlu etkisine bağlı olarak bu hususun bilinmediğinin iddia edilemeyeceği hususlarında bir uyuşmazlık bulunmadığı, davacı söz konusu çeke dayalı olarak dava dışı limited şirkete takip yaptığında, şirket tarafından bu savunmanın ileri sürüldüğü, belirtilen savunma senet üzerindeki taahhüdün geçersizliğine yönelik olup, ilgilisi tarafından tüm senet hamillerine karşı ileri sürülebilir nitelikte olduğu, uyuşmazlığın konusu ise bu olmayıp, yetkisiz temsilcinin söz konusu imzasından dolayı sorumlu olup olmayacağı noktasında düğümlendiği,TTK 678.maddeye göre bir şirketin organları tarafından temsilinde ise, unvanın kullanılması gerektiği, şirketin unvanı kullanarak senedin yetkili temsilciler tarafından imzalanması halinde, temsil olunanın bağlı olacağı, somut olayda olduğu gibi birden fazla temsilcinin birlikte hareket etmesi gereken hallerde, tek bir temsilcinin imzası, temsil olunanı bağlamayacağı, takip ilamsız takip olup, —– tarihinde yapıldığı, çekin ibrazı —- tarihinde yapılmış olup, bu tarih itibariyle ibrazının süresinde olduğu,—-şerhinden anlaşıldığı, talep edilen faiz miktarı —- düzenleme/ ibraz tarihi ile takip tarihi arasında——–gün bulunduğu, bu dönemde talep edilebilecek ticari faiz oranı ve buna göre miktarın raporda tablo halinde belirtildiği üzere yapılan hesaplamaya göre toplam — olacağı, icra takibinde talep edilen miktarın —-olup, talebin daha düşük olduğu, çek tazminatının ve komisyon alacağı yönünden TTK 678 hükmüne göre yetkisiz temsilcinin şahsi sorumluluğunun, yetkisiz olarak imza attığı keşideci ile aynı nitelikte kabul edilmesi gerektiği, bu ihtimalde TTK md. 783, f. 3 ve 810 hükümleri uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre;Dava, yetkisi olmadan temsilen kambiyo senedi (çek) düzenlediği iddia edilen davalıya yönelik olarak TTK md. 678 gereği sorumlu olduğu iddiasıyla açılmıştır.
Yetkisiz temsilci konusunda yasal düzenleme 6102 sayılı TTK’nın ” Yetkisiz imza” başlığıyla madde 678- (1)’de düzenlenmiş olup, madde 678- (1) ” Temsile yetkili olmadığı hâlde bir kişinin temsilcisi sıfatıyla bir poliçeye imzasını koyan kişi, o poliçeden dolayı bizzat sorumludur; bu poliçeyi ödediği takdirde, temsil olunduğu kabul edilen kişinin haiz olabileceği haklara sahip olur. Yetkisini aşan temsilci için de hüküm böyledir.”düzenlemesini içermektedir.
Bir kambiyo senedi üzerinde temsil ilişkisi, doğrudan temsil olarak ortaya çıkabilir. Bu ihtimalde temsilci temsil olunan ve kendi bilgileri ile birlikte temsilci olduğuna dair açıklamayı senet üzerine yazar. Bir şirketin organları tarafından temsilinde ise, unvanın kullanılması gerekmektedir. ——– unvanı kullanarak senedin yetkili temsilciler tarafından imzalanması halinde, temsil olunan bağlı olur. Birden fazla temsilcinin birlikte hareket etmesi gereken hallerde, tek bir temsilcinin imzası, temsil olunanı bağlamayacaktır.
Somut olayda çekin düzenlendiği tarih nazara alındığında, —- dava dışı —- temsiline ilişkin kararının yapılan ilanına göre —– müşterek imza ile şirketin temsilini gerçekleştirecekleri, daha önce münferiden şirketi temsile yetkili bulunan —–münferiden temsil yetkili müdür sıfatının sona erdiğinin ilan edildiği anlaşılmakla, davalı tarafça cevap dilekçesinde imza inkarında bulunulmadığı için imzanın davalı tarafa ait olduğunun kabulü ile davalının dava dışı limited şirketi temsilen imza atarken, diğer şirket temsilcisinin imzasını almamak suretiyle yetkisiz işlem yaptığı mahkememizce kabul edilerek TTK 678 gereğince çeki kendisi düzenlemiş gibi şahsen sorumlu olacağının kabulü ile çek bedelinden sorumlu olacağı, çek tazminatı ve komisyon alacağı yönünden TTK 678 hükmüne göre yetkisiz temsilcinin şahsi sorumluluğunun, yetkisiz olarak imza attığı keşideci ile aynı nitelikte kabul edilmesi gerektiğinden TTK md. 783, f. 3 ve 810 hükümleri uygulanması gerekeceğinden takibe konulan çek tazminatı ve çek komisyon bedelinden de sorumlu olacağı, bilirkişi raporunda yapılan faiz hesaplaması ile tespit edilen işlemiş faiz miktarı mahkememizce kabul edilse de takipte talep edilen miktar daha düşük olduğundan taleple bağlı kalınarak bu miktar üzerinden faiz talebi kabul edilerek,davanın kabulüne, davalının —-dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —-çek komisyon bedeli olmak üzere toplam — üzerinden aynen devamına, alacak likit olmakla hüküm altına alınana —-%20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur——–
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının—–Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —— çek komisyon bedeli olmak üzere toplam —– üzerinden aynen devamına,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınana —— %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 9.801,74 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.733,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.068,48‬ TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 1.733,26 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.792,56‬ TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 72,35 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.072,35 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 17.581,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/05/2022