Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/66 E. 2022/72 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/66 Esas
KARAR NO: 2022/72
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 04/03/2020
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı—- halinde iken davalı şirkete ait — hasarlı trafik kazasına karıştığını, davacı,—- davalının %100 kusurlu olduğu gerekçesi ile davalı hakkında fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile —— için icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazın iptalini, takibin davalıya gönderilen ödeme ihtarının tebliği tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte devamını, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalıya tahmilini, davalının en az %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket kayıt ve belgeleri,—— gözetildiğinde dava konusu kazaya ilişkin herhangi bir somut bilgiye ulaşılamadığını, iddia edilen kazanın mevcudiyeti ve müvekkili şirkete ait aracın iddia edilen kazaya karıştığı hususu tamamen müphem olup, somut delillerle ispata muhtaç olduğunu, kazanın sübut bulduğuna dair bir delil olmadığından böyle bir kazanın varlığını kabul etmediklerini, —– gelmemek kaydı ile bir an için böyle bir kazanın sübut bulduğunu varsayılmasında da müvekkili şirkete ait aracın sürücüsüne atfedilen kusuru kabul etmediklerini, davacı tarafın iddiasını ispat yükümlülüğü altında olduğunu, ayrıca talep konusu edilen tutarın fahiş olup, ispat edilemeyen ve beyan edilen kazanın oluş şekline ve hasarın boyutuna göre dahi fahiş bulunan tazminat tutarını da kabul etmediklerini, davanın reddini talep ettiklerini, davanın müvekkili şirkete ait —- plakalı aracın iddia edilen kaza tarihindeki —— ihbarını talep ettiklerini, müvekkili şirkete ait —plakalı araç, iddia edilen kaza tarihi itibarı ile ——- altında olduğunu, zaman aşımı defi uyarınca usul ekonomisi de gözetilerek davanın zaman aşımı nedeni ile reddini, mümkün görülmemesi halinde savunmalarının kabulü ile huzurdaki kötü niyetli ve ispalanamayan davanın reddini, davacı yanın takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına mahkumiyetine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —- vekilinin cevap dilekçesinden özetle: —–çarpması neticesinde maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, bu kazanın meydana gelmesinde müvekkili şirket nezdinde sigortalı — plakalı aracın herhangi bir kusuru bulunmadığını, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen — plakalı aracın müvekkili şirket tarafından —— sigortalı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte; mahkemece müvekkili şirketin sorumluluğu bulunduğuna kanaat getirilmesi halinde teminat limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını, bahsi geçen kazaya ilişkin olarak davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını ve dava şartı olan zorunlu başvuru şartının yerine getirilmediğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; davacının talep ettiği maddi hasar tutarının uzman bilirkişi tarafından hesap edilmesi gerektiğini, sigortalı aracın poliçe başlangıç tarihi — tarihinden sonra olduğu için yapılacak hesaplamada — kriterlerin esas alınmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacıya ait—-plakalı araçta meydana gelen araç hasar bedeli, değer kaybı ve kira kaybının tazmini talebine ilişkindir.
—- eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —-tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.—-eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu,—- tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Dosyada bulunan kaza tespit tutanağının, kazadan sonra —aracın olay yerini terk ettiğinden bahisle — plakalı aracın sürücüsü —- tek taraflı beyanı esas alınarak kolluk görevlileri tarafından düzenlenmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce makine mühendisinden alınan bilirkişi raporunda özetle; dosyada kaza ile ilgili olarak kolluk kuvvetleri tarafından tutulmuş kaza tespit tutanağının, ——plakalı aracın park halinde bulunan aracına çarptığına ilişkin müracaatı üzerine düzenlenerek —– gönderildiği, kazanın meydana gelmesinde —- belirtilen kuralları ihlal ettiği, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davrandığı, karayolu üzerinde kurallara uygun olarak park etmiş olan — plakalı araca sol ön köşe bölgesinden çarptığı, — plakalı aracın sürücüsünün meydana gelen kazada asli ve %100 kusurlu olduğu, —- kaza tutanağına göre, cadde üzerinde nizami olarak park ettiği, park yasağı kurallarını ihlal etmediği, kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun olmadığı, dava konusu—- olduğu, dava konusu kazada —— plakalı aracın, —– tarafından hasarlanmış olduğu, kazalı——- çalışmasında, —–değiştirildiğinin görüldüğü, değişen parça bedelleri ve işçilik bedellerinin kadri maruf olduğu, değişen parçaların sovtaj değerinin olmadığı, aracın kaza öncesi rayiç değeri ve hasar bedeli dikkate alındığında aracın onarımının uygun olacağı ve hasar bedelinin—-tarihinde yürürlüğe giren — göre yapılan hesaplama ile —olduğu, — —- kararı dikkate alınmak suretiyle değer kaybı değerlendirilmesinde ise — olduğu, davacının kazanç kaybından dolayı zararının — olduğu, ihbar olunan— olduğu, davalı —– olduğu, davalı tarafa ait araç sürücüsü %100 oranında kusurlu olduğundan, davalı bu bedelin tamamından sorumlu olacağı, davacı şirketin tespit edilen zarar kalemlerini, davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile talep edebileceği belirtilmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davanın, —- tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacı şirkete ait —- plakalı araçta meydana gelen araç hasar bedeli, değer kaybı ve kira kaybının tahsili istemine ilişkin olduğu, davacı şirkete ait —-park halinde olduğu esnada davalı tarafa ait ———- plaka nolu aracın firari sürücüsünün araca çarpması ile meydana geldiği ileri sürülen trafik kazasında, davacıya ait araçta hasar meydana geldiği, aracın değer kaybına uğradığı ve onarımda kalığı süre boyunca kazanç kaybının oluştuğu, davacı tarafından davalı tarafın kusurlu olduğu ileri sürülerek meydana gelen zararın tahsilinin talep edildiği, dosyada kaza ile ilgili olarak —- tutulmuş trafik kaza tespit tutanağının davacı tarafın sürücüsünün tek taraflı beyanına istinaden tutulduğu, —– olaya ilişkin bir tespitlerinin olmadığı, tutanağa göre kazadan sonra ——- tek taraflı beyanına dayalı olarak —– tutanağın düzenlendiği, mahkememizce kusur oranlarının, hasar bedelinin ve davacının davalıdan talep edebileceği bir zararının olup olmadığının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapıldığı, bilirkişi raporunda davacı şirketin dava konusu kaza ile ilgili talep edebileceği hasar bedeli, değer kaybı ve kazanç kaybının hesaplandığı ve davacı şirketin zararını kusuru oranında davalı şirketten ve —– talep edebileceğinin belirtildiği, raporun zarar kalemlerine ilişkin tespitlerinin mahkememizce denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilse de kusur tespiti yönünden yapılan tespitlerin dosyada kazaya ilişkin —— tek taraflı beyanına istinaden düzenlenmiş tutanak dışında kazanın diğer tarafının davalı tarafa ait araç olduğunu gösterir kaza anına ilişkin herhangi bir fotograf, tanık vs somut delil sunulamadığı, her iki tarafa ait aracın tramer kayıtlarında dava konusu kazaya ilişkin belirtilen tarihte yapılmış bir kaza bildirimi olmadığı, toplanan deliller ve yapılan yargılama itibariyle davacının iddiasını ispat edememiş olması karşısında bilirkişi raporunun hükme esas alınmadığı anlaşılarak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 80,70 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,65 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli AAÜT deki esaslara göre belirlenen 3.457,66 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2022