Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/461 E. 2021/840 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/461 Esas
KARAR NO: 2021/840
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/10/2020
KARAR TARİHİ: 09/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:—— dosyası ile davalı borçlu —- tarihleri arasındaki ticari satımdan kaynaklanan —- alacağa ilişkin takip yapıldığını, davalı borçlunun mesnetsiz olarak icra takibine itiraz ettiğini,—- başvurulduğunu, ancak davalı taraf ile —– tarihindeki son toplantıda anlaşma sağlanamamış olduğunu, davalı adına kesilen faturalar, müvekkili şirket tarafından sağlanan ticari emtia karşılığında davalının borcunu ödemediği gerçeği ile alacağın varlığı ve belirlenebilir olduğunun görünmekte olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, takibe yapılan vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın en az %20 icra inkâr tazminatı mahkumiyetine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
—- ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —- tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. —- dava şartı arabuluculuk başlığı ile —- eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, — tarihinde yapılan toplantıya—– tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
—– dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; davacı alacaklı şirketin, davalı borçlu şirket aleyhine,—– alacağının, takip tarihinden itibaren asıl alacaklarına yıllık —- oranlarda ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrini — tarihinde tebellüğ eden takip borçlusu şirketin, — tarihinde süresinde borcun tamamına, faizine ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Her ne kadar icra dosyasından işlemiş faiz talep edilmişse de dava değeri yalnızca asıl alacak üzerinden gösterilerek harç yatırıldığı görülmekle bu husus ön inceleme duruşmasında davacı vekilinden soruşmuş, davacı vekili, davada işlemiş faiz taleplerinin de olduğunu, taraflarına süre verildiği takdirde eksik harçlarını tamamlayacağını beyan ettiği, mahkememizce davacı vekiline verilen kesin sürede eksik harcın tamamlandığı anlaşıldı. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Tarafların tacir olması ve delil olarak ticari defterlere dayanıldığından tarafların defterleri üzerinde davacının takip tarihi itibariyle davacıdan alacağının olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
——-tarafından hazırlanan raporda; Davacı şirketin — yıllarına yönelik ticari defterleri ibraz ettiği, defterlerin usulüne uygun olduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı şirketin — itibarıyla davalı şirketten faturalara dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı —asıl alacağı olduğu, davalı şirketin defterlerini ibraz etmediğini belirtildiği görüldü.
Davalı şirkete duruşma tutanağı ve defterlerin incelenmesine yönelik muhtıranın tebliğe çıkarıldığı, tebligatın iade olduğu, bunun üzerine mahkememizce davalı — çıkarıldığı, şirketin tasfiye halinde olduğu ve tasfiye memurunun ——- olduğunun görüldüğü, bu aşamada davacı tarafın defterlerinin incelendiği, davalı şirket tasfiye memuruna tebligat yapılamadığından ara karar kurularak davalı tarafın defterlerinin incelenmesi için yeniden gün verildiği, iş bu ara kararın ve muhtıranın tasfiye memuruna tebliğe çıkarıldığı, tebligatın iade olduğu, —– yeniden tebligat çıkartıldığı, muhtıranın —– inceleme gününde tebliğ edildiği, defterlerin ibraz edilmediğine yönelik tutanak tutulmuşsa da —— defterlerin incelenmesine yönelik muhtıranın —- tarihinde tebliğ edildiği, inceleme günününde aynı gün olduğu, davalı şirkete muhtıranın tebliğ edildiği gün içerisinde defter ibraz etme yükümlülüğü yüklenemeyeceğinden mahkememizce davalı şirketin —- yıllarına ilişkin ticari defterlerin incelenmesi amacıyla yeniden inceleme günü verildiği, defter incelemesine ilişkin muhtıranın davalı şirket tasfiye memuruna usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı şirket defterlerini ibraz etmemiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın, davacı şirketin davalı şirket aleyhine cari hesap bakiyesine dayalı olarak başlatmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptal talebinin ilişkin olduğu, davaya konu ihtilafın davacı şirketin davalı şirkete yapmış olduğu gıda maddeleri satışları nedeniyle faturalara dayalı cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı hususlarında toplandığı, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, dosya kapsamında yer alan gıda maddeleri satışlarına istinaden düzenlenmiş davacı irsaliyeli satış faturalarının örnekleri üzerinden yapılan incelemelerde, taraflar arasında—- gerçekleştiği görülen—- dayalı ticari ilişki bulunduğu, bu kapsamda davacı şirketçe davalı şirkete— satışlarına ilişkin muhtelif tarih ve tutarlarda olmak üzere toplam tutarı —-olduğu ve düzenlenen bu faturaların davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulduğu görülen yasal ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydedilmiş oldukları, buna mukabil davalı şirketin davacı şirketin — yer alan hesabına muhtelif tarih ve tutarlarda banka — ödendiği görülmüş olup, Davalı —- ödemelerin davacı şirketin ticari defterlerinde davalı şirketin fatura borçlarından mahsup edilmek suretiyle kayıt altına alındıkları ve bu kayıtlar sonucunda, davacı şirket ticari defter kayıtları itibarıyla davacı şirketin davalı şirketten faturalara dayalı —– açık cari hesap bakiye alacağının kaldığı, davalı tarafın defterlerini ibraz etmesi için çıkarılan muhtıraya rağmen defterlerini ibraz etmediği,—— uyarınca davacı tarafın usulüne uygun defterleri uyarınca davacı şirketin davalı şirketten —- alacağı olduğu anlaşıldığından davalının itirazının bu miktar üzerinden iptali ile takibin — üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —-değişen oranlarda avans faizi işletilmesine karar verilmiş, her ne kadar davacı tarafın işlemiş faize yönelik talebi olsa da takipten önce davalı şirketi temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir delil ibraz edilmediğinden işlemiş faize yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiştir, söz konusu alacak faturalardan kaynaklı olup likit olduğundan hükmedilen tutarın —- inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının ——- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin — alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —- oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, işlemiş faize yönelik talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan —- oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı —-harcın mahsubu ile bakiye —- harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan—- tamamlama harcı olmak üzere toplam —- davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan — tebligat ve müzekkere gideri, — bilirkişi masrafı olmak üzere toplam — yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek —-davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8—— arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek —- davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2021