Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/423 E. 2021/760 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/423 Esas
KARAR NO:2021/760
DAVA: İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/10/2020
KARAR TARİHİ:19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında—- takibine davalı tarafça itiraz ettiklerini, —- dava şartı olan arabuluculuk sürecinin de anlaşamama ile sonuçlandığını, davalı ile müvekkili kooperatifi arasında üyelik ilişkisi devam ettiği sürece aidat borcunu ödeme yükümlülüğünün de devam etmekte olduğunu, —– ödemelerin yapılması gerekli olup ödenmemesi durumunda diğer —– ortaklarına düşen aidat miktarının artacağı ve bunun da kanunda belirtilen eşitlik ilkesine aykırı olacağının açık olduğunu, davalının, borca ve tüm Ferilerine yapmış olduğu haksız itirazın iptalinin gerektiğini, davalının, müvekkili —- genel kurulunda alınan karara rağmen daire tipine göre ödenmemiş olan aidat borcu —- olduğunu, davalının iddialarının aksine, taraflarınca yapılan takipte davalıya takibin dayanağı da bildirilmiş olup, takip talebinde de alacağın —dayalı olduğunu, —- kısmının ise —- sermaye artışına ilişkin karara dayalı olarak talep edildiğinin açıkça anlaşılmakta olduğunu, davalının savunmalarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet ve zamanaşımı itirazları olduğunu, davacı tarafça, müvekkiline kooperatif üyesi olduğu iddiası ile husumet yöneltildiğini, bu iddianın tamamen gerçek dışı olduğunu, müvekkili davalının — olduğunu,—- kurulmasıyla tapusunu teslim almış olduğunu ve ferdi mülkiyete geçilmesiyle birlikte müvekkilinin—–yıllarından bu zamana kadar müvekkilinin ne parasal yükümlülükleri ne de diğer sorumlulukları —- yapılmamış olduğunu, müvekkilinin — ferdileşme sonucu edindiği bağımsız bölüme ilişkin mülkiyeti üçüncü kişiye devretmesi ile son bulmuş olduğunu, eldeki davanın müvekkiline davalı borçlu sıfatıyla yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını ve pasif husumet yokluğu nedeniyle işbu davanın reddinin gerektiğini, bu sebeplerden dolayı davacı yanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun davasının reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20′ den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
—– eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —- tarihinde açıldığı, davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.——-eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, — tarihinde yapılan toplantıya tarafların katıldığı, davalı tarafın katılmadığı — tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—- getirtilmiş, incelenmesinde; davacı — davalı aleyhine,—— Alacağının, takip tarihinden itibaren asıl alacaklarına işleyecek yıllık — birlikte tahsili için ilamsız icra takibine başvurmuş olup, ödeme emrini — tarihinde tebellüğ eden takip borçlusu davalının, —– tarihinde vekili aracılığıyla takibe itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacı —– ticari defter ve kayıtları ile dosya kapsamında inceleme yapılarak; —-davalının üyelik kaydı incelenerek davalının —- olmadığı, taşınmazın davalı tarafından 3.Şahsa satıldığı savunması karşısında üyeliğinin devir edilip edilmediği, davalının sermaye borcunu yerine getirip getirmediği, davalıya —– hakkında ihtar yapılıp yapılmadığı, —- davalıya tebliğ edilip edilmediği, davalının —- katılıp katılmadığı, davacı —- davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının hangi tarihte temerrüde düştüğü, düştü ise işlemiş faizin hesaplanarak davacı tarafın takip tarihi itibarıyla varsa alacağının miktarı hususlarında bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi —- tarafından hazırlanan raporda özetle: davacı —- defterlerinin usule uygun olduğu, davacı — davalı— ortağından; ————- sonlandırıldığına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın davacı kooperatifin davalı üyeden aidat ve seramey borcu alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalı — tarihinde imzalamış olduğu — tarihli teslim tutanağıyla da,—– Numarasıyla tapuda adına tescil edildiği,davalının davacı —- üyeliğinin sonlandırıldığına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı, dolayısıyla davalının halen — ortak olduğu, raporda ayrıntısına yer verilen ve davalı üyeye/ortağa tebliğ edildiği anlaşılan ——-tarihine kadar defaten ödenmesine oybirliğiyle karar verildiği, dolayısıyla davalı— olarak tahakkuk ettirilen —- borcunda bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı —- söz konusu sermaye borcunu talep edebileceği,—- alınan karar gereği; davalının dairesine ait olduğu —–Tarihine kadar —- ödenmesine oybirliğiyle karar verildiği, dolayısıyla davalı —– Borcunda bir isabetsizlik bulunmadığı ve genel kurul kararı gereği —- koşullarının oluştuğu,
Davacı—- sonlandığını kanıtlayamayan davalının — sonucunda adına tahakkuk etmiş olan sermaye koyma ve aidat borçlarından sorumlu olduğu, bu nedenle davalının savunmasına itibar edilmediği, gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, davacı —- davalı üyeden sermaye koyma borcu yönünden—– alacağı olduğu kanaatine varıldığı, —- kararlarında — oranında faiz belirtildiğinden alacağa—oranında faiz işletmek gerektiği, alacak likit olduğundan hükmedilen asıl alacak üzerinden takdiren —- oranında inkar tazminatına hükmetmek gerektiği, davacı takip başlatmakta haklı olduğundan davalı tarafın kötü niyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının— dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —- sermaye artışına yönelik işlemiş faiz olmak üzere toplam — alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık — oranında faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan — oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 336,92 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 277,35 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 59,57 113,97 TL peşin harç olmak üzere harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 62,75 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 662,75 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9——— irad kaydına,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2021