Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/4 E. 2020/338 K. 07.08.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2020/4 Esas
KARAR NO : 2020/338

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2019
KARAR TARİHİ : 07/08/2020

Mahkememizin ——– Kararının davacı vekilince istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ——.Hukuk Dairesinin ——–Karar sayılı ilamı ile mahkememize gönderildiği, mahkememizin—– Esasına kaydının yapıldığı mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin İstanbul Anadolu ——. İcra Dairesinin —–Esas sayılı icra takibinden gönderilen ödeme emrinin tebliğ almadığını, tebligatın usulsüz ——– adresine gönderildiğini, müvekkili şirketin teminat olarak başka bir şirketin emrine yazıp imzaladığı çek olduğunu, çekin karalanarak alacaklı gözüken davalı şirket emrine düzenlenmiş gibi işlem yapıldığını, vade ve rakam kısımlarının karalanarak yeni tarih ve tutarlar yazıldığını, çekin kambiyo senedi vasfını da yitirdiğini, davalı alacaklı şirket emrine karalanarak düzeltilen çekin arka yüzünde —– davalı şirket olmasının gerektiğini, diğer borçlu gözüken —— ve ardından davalı şirketin cirosunun olması da ciro silsilesini bozduğunu, çek vasfının ortadan kalkmasına sebep olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirketle herhangi bir ticari ilişkisi ve cari hesabının olmadığını, çek vasfının ortadan kalkması nedeniyle takibin iptali ve takibe dayanak çekden dolayı müvekkili şirketin borçlu olmadığını, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulünü, takibin durdurulmasını, davanın kabulünü ile takibe dayanak yapılan çekten dolayı müvekkilinin davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul Anadolu ——.İcra dairesi —- esas sayılı takibinin iptalini, müvekkili şirket ile ticari ilişkisi olmadığı halde kambiyo vasfını çekle takip yapıp, usulsüz tebligat ile müvekkili şirketin mağduriyetine sebep olan ve karşılıksız çek şikayeti ile de bu niyetinde ısrar eden davacı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının açtığı dava hukuki temelden de yoksun olduğunu, davacı tarafın tek amacı şirket yetkilisi hakkında açılan karşılıksız çek ceza davasını bertaraf etmek için dayanaksız bir dava açma girişimi olduğunu, davacıya icra takibi başlatıldığını, tebliğlerin yapıldığını, her türlü fiili haciz işlemi tatbik edildiğini, buna rağmen her nedense bu işlemler yapılırken açılmayan dava aylar sonra karşılıksız çek ceza davası açılınca ikame edildiğini, özellikle tahrifat iddiasına dayanarak takibin iptali istemi yerinde olmayan bir talep olduğunu, takip başlatıldığını, borcun ve çekin varlığından borçlu taraf haberdar bulunduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile menfi tespit talebine ilişkindir.
Mahkememizce ön inceleme duruşması yapılarak dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tarafların sulh olmayacakları anlaşılmış ve tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —-.İcra Dairesinin ——- Esas sayılı dosyası dosyamız arasındadır.
Davacı vekili ——tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti, yargılama gideri ve alacak taleplerinin bulunmadığını, davalı vekili de 06/08/2020 tarihli dilekçesi ile feragat doğrultusunda yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda: Davacı vekili sunduğu dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiş, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat etme yetkisinin olduğu anlaşılmakla, her ne kadar —- Esas sayılı dosyasının duruşması —– bırakılmış olsa da dosyada her iki taraf vekilinin beyan dilekçesi olduğu görülmekle yargılamadaki hedef süreler ve dosyasının sürüncemede kalmaması açısından dosya üzerinden inceleme yapılmak suretiyle taraf vekillerinin talepleri doğrultusunda davanın feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar harcı 36,26 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.320,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.284,95 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı vekili ve davalı vekilince yargılama gideri, vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
HMK 345. maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yokluğunda karar verildi.