Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/396 E. 2022/64 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/396 Esas
KARAR NO : 2022/64

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu —- plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde —— sigortalı olup, sigortalı aracın dava dışı — sevk ve idaresinde iken —–araca alkollü ve asli kusurlu olarak—-Trafik Kanunu’na aykırı bir şekilde çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, trafik kazasının akabinde tanzim edilen — trafik kazası tespit tutanağına göre kazanın —- sevk ve idaresindeki — plaka sayılı aracı ile—– seyir halinde iken —– geldiği esnada önünde aynı şeritte duran—- ve idaresindeki —- plaka sayılı araç ile çarpışması sonucu savrularak —- şeridinde durması…” şeklinde meydana geldiği ve—– plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı— 2918 sayılı KTK’nun 52/1-b (aracın hızını, trafik hava ve yol durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) kurallarını ihlal ettiği, maddi hasarlı trafik kazası akabinde düzenlenen alkol ölçüm raporuna ve kaza tespit tutanağına göre sigortalı araç sürücüsü dava dışı ——- olduğunun tespit edildiğini, davalı-borçlunun—-. sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının iptalini ve takibin devamını, davalı-borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen orandaki faizi ile ödemesini, davalı-borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı zarar görene ödenen hasar bedelinin alkollü araç kullanımından ötürü kendi sigortalısından rücuen tahsili talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava — tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, toplantıya tarafların katıldığı, yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
—- sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan takipte, borcun sebebi olarak takip talebinde ——- plakalı aracın trafik poliçesi genel şartlarına ve Karayolları Trafik Kanunu’na aykırı olarak alkollü şekilde kullanılması nedeniyle ———araç için ödenen toplam——hasar tazminatının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tarafınızdan rücuen müştereken müteselsilen tahsili, 10.137,28 TL hasar tazminatının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tarafınızdan rücuen müştereken müteselsilen tahsili” denilerek– işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.137,28 TL alacak için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
—- —arasına alınmış,— aracın kaza tarihi itibariyle malikinin davalı olduğu tespit edilmiş, davacının kaza tarihini de kapsar şekilde — poliçesini düzenlediği görülmüş, davacı sigorta şirketi nezdinde olay nedeniyle düzenlenen hasar dosyası mahkemenin dosyası içine alınmıştır.
Mahkememizce kusur oranlarının belirlenmesi, zararın tespit edilmesi ve kazanın münhasıran alkol sebebiyle meydana gelip gelmediği hususunda makine mühendisi ve nöroloji uzmanından rapor alınmıştır.
Bilirkişiler makina mühendisi — sigorta bilirkişisi —– tarafından düzenlenen kök ve ek bilirkişi heyet raporunda özetle; davacı ——– olan —- Mali Sorumluluk Sigorta ( Trafik) poliçesi ile sigortalandığının tespit edildiği, sigortanın kaza tarihini kapsadığı, alkolü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün, trafik güvenliği açısından dava konusu kazanın meydana gelme şekli göz önüne alındığında, davalı tarafın araç sürücüsü dava dışı — alkollü olarak trafikte seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermeden, mahal şartlarına göre kontrolsüz seyir halinde iken, alkol dışında, trafikte dikkatsiz ve tedbirsiz olmasına neden olabilecek başka unsurların olmadığı, sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek önünde aynı şeritte seyir halinde olan — sevk ve idaresindeki— sayılı araca arkadan çarptığı ve kazanın oluşumundan sürücü kusuru dışında herhangi dış faktörün saptanmadığı, sürücü — K.Y.T.K.’ nun 52/b,c, 56/c, 84/d ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 107., 157/4 maddesinde açıklanan kusurları işlediği ve önündeki araçla güvenli bir mesafe bırakmayarak ve/veya hızını, kullandığı aracın görüş, yol, ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayarak önünde aynı şeritte seyir halinde olan araca arkadan çarptığı, kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu,— plakalı aracın sürücüsü — ise kazanın oluşumunda alabileceği bir tedbir bulunmadığı, kazada herhangi bir kusurunun olmadığı, davalıya ait aracın sürücüsü — eğer alkollü olmasaydı aracın hızını, hava, yol ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurabileceği ve dolayısıyla alkollü olmasaydı kazanın meydana gelmeyebileceği değerlendirildiğinden, kazanın meydana gelmesine münhasıran sürücünün alkollü olmasının etkili olduğu, dava konusu trafik kazası sonucu meydana gelen sigorta hasarının, —-)Sigortası Genel şartları B.4 Maddesi kapsamında sigortacı tarafından, sigortalısı, sigorta ettireni, işleteni ve/veya sigortalısının, sigorta ettirenin, ve işleteninin eylemlerinden sorumlu olduğu kişilere, rücu etme şartlarından, —- maddesi olan, “Tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya —- için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya — almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay, yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle —- ———-kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa” hükmü kapsamına girdiği, dolayısıyla davacı sigortacı—- davalı sigortalısı/sigorta —-hakkının olduğu, araç hasar bedelinin— olduğu, davacı sigortacı ——– dava konusu hasar bedelini, alacağın temerrüde düşmesi sebebiyle, hasar ödeme tarihinden itibaren—- uyguladığı avans faizi ile birlikte davalı sigortalısı —– etme hakkının olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın, —- —- yönünde, sürücü ——–plaka sayılı aracı ile—- halinde iken, —– karşısına geldiği esnada önünde aynı şeritte seyir halinde olan ——- sevk ve idaresindeki——- araca arkadan çarpması sonucu—– plakalı aracın savrularak —— durması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, —- plakalı aracın arka kısımlarında hasar meydana geldiği, davacı sigorta şirketinin — plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde—- sahibi olup, dava dışı — plakalı araçta meydana gelen zararın karşılanması nedeniyle alkollü araç kullanımından bahisle kendi sigortalısına rücu ettiği görülmüştür.— plakalı araç sürücüsü —-kazadan sonra — tarihinde saat —- olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirkete ait araç sürücüsü yeterli belge sahibi ve kaza esnasında—-
— yeteneğinin kaybı; araç kullanan bir kişinin yolda uzun süre yol almaya ve yolda karşılaşabileceği trafiğe özgü ani ve güç sorunların —gelmeye artık muktedir olmayan bir sürücü düzeyine inmiş olmasıdır.—- araç sevk ve — durumu; “alkol” veya “uyuşturucu madde” etkisi ya da “başka bir neden” den kaynaklanabilir.
Bir kazanın münhasıran (salt-sadece-tek başına) alkole bağlı olarak meydana geldiğini söyleyebilmek için:
1-Sürücü kaza anında alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğini kaybetmiş olmalıdır——- olması yeterli değildir)
2-Ayrıca kazanın meydana gelmesinde alkol dışında başka bir faktör (— oynamamış olmalıdır.
3-Alkolsüz sücüler de asli ve tam kusurlu olarak kaza yapabilirler. Bu nedenle sürücünün asli ve tam (%100) kusurlu olması durumunda dahi kazanın alkole bağlı olarak meydana geldiği söylenemez.
Sonuç olarak öncelikle sürücünün alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğini kaybedip kaybetmediğinin tespiti yapılmalıdır. Eğer alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğini kaybetmiş olduğu tespit edilirse kazanın meydana gelmesinde alkol dışında herhangi başka bir faktörün—— oynamadığına bakılmalıdır. Trafik kazası yapmış ve alkollü oldukları tespit edilmiş sürücüler alkol etkisiyle —- yeteneklerini kaybetmemişlerse kazanın alkole bağlı olarak meydana geldiğini söylemek mümkün değildir. Zira bu —- olmalarına rağmen emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare etme kabiliyetini muhafaza ediyorlar demektir.
Davacı —- sigortalısına rücu edebilmesi için davalı şirkete ait araç sürücüsünün % 100 kusurlu olmasının yeterli olmayacağı, ayrıca kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana geldiğinin ispatlanması gerektiği, dosyamızda alınan raporda kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana geldiğinin tespit edildiği, raporun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davalı her ne kadar aracı—-zarardan sorumlu olmadığını ileri sürmüş ise de iddiasının ispatına yönelik delil sunulamadığı, davalı tarafça dosyaya sunulan teslim tutanağının kaza tarihinden bir gün önce düzenlenmiş adi yazılı bir belge olduğu ve her zaman tanzim edilebileceği, teslim tutanağından kiralama süresinin ise anlaşılamadığından davalının savunmasına itibar edilmediği, davalının zarardan sorumlu olduğu, zarar bedelinin 7.838,13 TL olarak hesaplandığı, davacının alacağına —-zararı için davacının kendi sigortalısı olan davalıya rücu hakkı olduğu anlaşılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebi reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 7.838,13 TL asıl alacak, 2.299,15 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.137,28 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 13,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 692,48 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 122,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 570,05 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 122,43 TL peşin harç olmak üzere toplam 176,83 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 212,35 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.462,35 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan — arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin ve ihbar olunanların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.