Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/376 E. 2021/765 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/376 Esas
KARAR NO : 2021/765

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle—- davalı aleyhine ticari alım satımdan kaynaklanan 36.902,99 TL cari hesap alacağına ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalıya usulüne uygun ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının yasal süre içinde borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğunu, dava açılmadan önce —— yapıldığını, anlaşma sağlanamadığına — düzenlendiğini, davalının takibe itirazınm kötü niyetli olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde davalıya faturalara konu malların satımı ve tesliminin gerçekleştiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine takibe geçildiğini, alacağın varlığının ticari defter kayıtları ile sabit olduğunu, davalının vaki takibe itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı alacaklı ile müvekkili arasında bahse konu ticari alım satımdan kaynaklanan müvekkiline ait bir borç olmaması sebebiyle müvekkilinin borca itiraz ettiğini, süresi içinde yapılan itiraz nedeni ile takibin durduğunu, ilişkinin inkarı halinde varlığını iddia eden davacı tarafça yazılı belge ile kanıtlanmasının zorunlu olduğunu, borçlu defterinde kayıtlı faturaların borçlu aleyhine delil oluşturması ve mal teslimine karine oluşturmasının faturaların gerçek bir alım satım ilişkisine dayalı olması ve— halinde mümkün olduğunu, Ticaret Hukukunda cari hesabın sözleşme ile kurulan bir kurum olduğunu, cari hesap sözleşmelerinin yazılı şekle tabi olduğunu, yazılı yapılmadıkça geçerli olmadığını, müvekkilinin iddia edildiği gibi bir borcu bulunmadığından kendisine ait olmayan bir borca yapılan icra takibine itirazının haklı olduğunu, müvekkili hakkında açılan itirazın iptali davasının reddini, takipte haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir,
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda— haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava— açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
—sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı 36.902,99 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Serbest Muhasebeci —- raporda özetle; davalı tarafın defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı tarafın 2019-2020 yılı defterlerinin incelendiği, davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalı taraftan 42.173,54 TL alacağı bulunduğu, ancak 36.902,99 TL talep ettiğinden taleple bağlılık ilkesi gereği talebi ile bağlı olacağı, dava konusu faturaların davalı şirket tarafından yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin ve benimseyerek ticari defterlerine—bildirildiğinden faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğinin—alındığının kabulü gerektiği, —- tarihi itibariyle avans faizi oranının talep gibi yıllık %19,50 olduğu görüldüğünden davacının belirlenen 36.902,99 TL asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamına göre; davanın, cari hesap alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların mal satış bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı protokol bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde alacağın doğduğunun bildirildiği tarihte davalının —-olduğunu, şirket işleriyle ilgilenmesinin mümkün olmadığını beyan ederek borca itiraz ettiklerini beyan ettiği ve bilirkişi incelemesinde ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davalı ….—vekili tarafından dosyaya sunulan terhis belgesinde — katılış tarihinin ——- tarihli genel vekaletname —– yürütmesi için vekaletname verdiği, kendi yokluğunda işleri yürütmek üzere —– vekil tayin ettiğinin görüldüğü, dolayısıyla davalı vekilinin müvekkilinin olmadığı yönündeki itirazlarının dinlenmediği, davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen faturaların yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin ve benimseyerek davacı şirketten mal alımı olarak ticari defterlerine—- dolayısıyla davacının faturaya konu malları davalı tarafa teslim ettiğini ispat etmiş olduğu, zira deftere kaydedilen fatura konusu işin yerine getirildiğine karine olduğu, davalı tarafın borcu ödediğine dair herhangi bir ödeme makbuzu, dekont vs ibraz etmediği, kaldı ki böyle bir iddiasının da mevcut olmadığı, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, davalının——–asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %19,50 oranında ve değişen oranlarda avans faiz işletilmesine, işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının—– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 36.902,99 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 19,50 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 36.902,99 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 2.520,84 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 445,71 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.075,13 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 445,71 TL peşin harç ve 54,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 500,11 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 86,75 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 836,75 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —- ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.