Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/348 E. 2020/390 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/348 Esas
KARAR NO: 2020/390
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 05/09/2020
KARAR TARİHİ: 16/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ———tarihinde ———– adresinde davalı ———-yapmış olduğu kazı çalışmaları sırasında müvekkil şirkete ait alt yapı kablo ve güzergaha hasar verildiğini,
Şirket elemanlarınca hasarların tespit edildiğini, hasar keşif tutarı formu ve malzeme-işçilik cetveli düzenlendiğini, akabinde, kamusal hizmet niteliğinde olan iletişimin aksamaması adına, ivedilikle müteahhit firma tarafından zararın giderilidiğini, zararın tazmini için,—————–nolu dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe ilişkin ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafın borcun tamamına itiraz ettiğini, ————- numarası ile yapılan müracaatında anlaşmazlıkla sonuçlandığını, davalının haksız itirazlarının iptali ile takibin devamını, haksız ve kötü niyetli davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; haksız fiile dayalı zararın tazmini talebiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır. Davacı, müvekkili şirkete ait ————– sahasında davalının yapmış olduğu kazı çalışmaları sırasında müvekkiline ait alt yapı kablo ve güzergaha hasar verdiğini iddia ederek zararın tazmini için başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın kaldırılması için dava açmıştır.
HMK’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
26.06.2012 tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Ticari davalar TTK.4.maddesinde sayılmıştır. Taraflar tacir olsalar dahi uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesiyle ilgisinin bulunması davanın ticaret mahkemesinde görülmesi için zorunludur. Dava dilekçesinde davacı taraf haksız fiil iddiasına dayanmıştır. Davanın bu haliyle mutlak ya da nispi ticari dava olarak değerlendirilmesi, TTK.hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlık olarak kabulü mümkün değildir.—————- Bu nedenle mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde görevli ——- Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemeninin ———– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ———— Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ve davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.16/09/2020