Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/334 E. 2020/700 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/334 Esas
KARAR NO : 2020/700
DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ: 01/09/2020
KARAR TARİHİ: 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirket, aylık —- aracın alış satışını yapan araç galerisi olduğunu, aynı zamanda —- üzerinde olduğu, bünyesinde deneme süreli ve—- çalıştığını, müvekkili şirketin araç satışını, peşin, çek ve senetli olarak gerçekleştirdiğini, müvekkili şirkette —- başlayan davalı—- şirketin merkez adresindeki araç otopark ve satış biriminde araç satış personeli olarak çalıştığını, davalının müvekkili şirkette çalıştığı dönem içerisinde şirket sahibi —— güvenini ve dostluğunu kazandığını, işbu davaya konu, istirdadı talep edilen davacı şirketin keşidecisi, davalının lehdarı olduğu — Seri No’lu ——bedelli çeki de, şirket adına araç satın alması ve araç ödemesi yapması için ve işi yapacağına güvenerek müvekkili şirket adına şirket sahibi ——müşteriye çeki vermesi adına davalı adına çek düzenlediğini ve teslim ettiğini, davalının ise müvekkili şirket tarafından kendisine verilen çeki amacı dışında kullanarak, bir başka kişiye ciro ettiğini, sonrasında, çekin cirosunu iptal ederek, herhangi bir alacak- borç ilişkisine konu olmayan çeki, kötü niyetle ——– Sayılı icra dosyası ile takibe koyduğunu, çekin, müvekkili şirkete iade edilmesi yönündeki görüşmelerin de sonuçsuz kaldığını, müvekkili şirketin davalı nezdinde bulunan çek ile alakalı davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, tamamıyla, müvekkili şirketin ve şirket sahibi —– davalıya güvenerek, şirket adına iş yapmak için araç sahibine cirolanması için emaneten verilen çeki kendi zimmetine geçirerek, ve nihayetinde müvekkili şirkete karşı icra yoluna başvurması başlı başına kötü niyetini gösterdiğini, öncelikle çekin istirdadına, bunun mümkün olmaması halinde çek bedelinin davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesine, telafisi güç zararın doğması ihtimaline karşılık, ——— Sayılı dosyanın tedbiren dava sonuna kadar geçici olarak durdurulmasını, işbu dava sonuçlanana kadar çek bedelinin davalı tarafından tahsili halinde ilk talepleri çekin istirdadının mümkün olmaması halinde ise davalı zimmetine geçecek çek bedeli ve müvekkilinin haksız icrai işlem sebebiyle ödemek zorunda kalacağı icra masrafları ve vekalet ücretlerinin, tahsil tarihi itibariyle işleyecek yasal faizle birlikte istirdadını, mahkeme masrafları ile avukatlık vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle; davalı şirkete girmeden önce oto yıkama işi yaptığını, davalı şirketin sahibi — aracını yıkatmak için devamlı olarak dükkanına getirdiğini, bir süre sonra davalı —– inşaat işine başlayacağını söyleyip kendisiyle çalışmak istediğini beyan ettiğini, şartları konuşmak için bir araya geldiklerinde maddi durumunun yetersiz olduğunu, işlerinin iyi gitmediğini, bankalarla problem yaşadığını söyleyip birbirlerini idare şartları altında çalışmak için anlaştıklarını, bunun akabinde davacının kendisinden — talep ettiğini, kendisininde parça parça—- çek olarak, toplamda — aşan nakit paraları kendisine teslim ettiğini, bunun karşılığında davacının kendisine ——– avans çeki vererek bununla idare etmesini ve çekin arkasını cirolatarak istediği yerde kullanabileceğini beyan ettiğini, davacının belirttiği gibi bu çeki kendisine iş yaptırmak için değil borcu olduğu için verdiğini, davacı şirketin çekin ödeme tarihi geldiği gün çekin zayi olduğunu belirterek mahkemeye başvurduğunu, çekin bedelinin tahsil edilemediğini beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini ve davanın tüm giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir
İNCELEME ve GEREKÇE:
Davacı vekili tarafından işbu davadan feragat edildiğine ilişkin —- havale tarihli dilekçe verildiği ve dilekçe ekinde taraflar arasında imzalanan protokolün sunulduğu, davacı vekilinin vekaletname uyarınca açılan davadan feragat etme yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin feragat beyanı ve taraflar arasında imzalanan protokol davalı vekiline tebliğe çıkarılmış, davalı vekili tarafından herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Davadan feragat HMK’nın 307. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK 307. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine, tarafların protokol uyarınca birbirinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmaması dolayısıyla yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, davalı lehine ise vekalet ücretine hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 18,13 TL harcın davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 36,27 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmiş ise de taraflar arasında imzalanan protokol uyarınca davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 04/12/2020