Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/263 E. 2022/515 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/263 Esas
KARAR NO: 2022/515
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 24/07/2020
KARAR TARİHİ: 21/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilin —-mukim bir sigorta şirketi olduğunu, —- poliçe tahtında, dava dışı sigortalısı —— taşıma kaynaklı uğrayabileceği zararları sigorta teminatı altına aldığı, dava konusu olayda, müvekkilinin sigortalısı —- satın aldığı donmuş patates emtiasının —- gerçekleştirilecek olan taşıması için davalı —– anlaştığı, bunu takiben davalı İnterpost’un üstlendiği taşıma işinin gerçekleştirilmesi için davalı —- görevlendirdiği, taraflarca —-taşınacak donmuş patates emtiasının —– derecede taşınmasının kararlaştırıldığı, bu hususun dava konusu taşımaya istinaden düzenlenen—— de şerh düşüldüğü, emtianın —— teslim edildiğinde, donmuş emtianın üzerinde ısı değişiminden kaynaklanan buzlanma tespit edilmiş olup bu durumun alıcı tarafından —— şerh düşülmüş ve bu duruma ilişkin hasar tespit tutanağı düzenlenmiş olduğu, ardından araç içerisine yerleştirilen izleme cihazının kayıtlarının incelenmiş ve taşıma esnasında sıcaklığın —– arasında seyrettiği, —– kadar yükseldiğinin tespit edildiği, yapılan ekspertiz çalışmasında taşıma konusu —– test amaçlı kızartılmış ve bunun sonucunda ürünlerde gözle görülür renk değişimi olduğu, formlarının bozulduğu, üzerindeki kaplamaların döküldüğünün tespit edildiği,—— kullanılacak olan söz konusu kıvrık patates emtiasının kullanıma uygun olmadığının tespit edildiği, bozulmuş emtianın gıda ürünü olması sebebiyle tüketim amaçlı kullanılamayacağının anlaşılarak malın tam zayi olarak kabul edildiği, söz konusu zarar sebebiyle müvekkilin —- sigorta tazminatı ödemiş olup bu ödeme neticesinde TTK m.1472 uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğunu ve ibraname uyarınca bu hakları temlik aldığını, Hollanda’dan —- gerçekleştirilen dava konusu taşımanın — taraf olduğu CMR hükümlerine tabi olduğunu, CMR madde17/1 uyarınca davalı tarafların meydana gelen zararlardan müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek davalılardan —— tarihinden itibaren işleyecek %5 faizi ile birlikte sigorta ekspertiz ücretinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı——- vekili süresinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle:
müvekkilin —– pozisyonunda dava konu emtianın nakliye işinde yer aldığını, davaya konu eşyanın taşıma işini —- gerçekleştirmiş olup, emtianın telef olmasnın taşıcıyı—– olduğunu, bu sebeple müvekkil şirketin meydana gelen zarardan sorumlu tutulmasının —– sözleşmesi hükümlerine aykırılık teşkil edeceğini, sigorta şirketi için asıl olanın poliçede yer alan teminat kapsamı dahilindeki hasarları ödemek olduğunu, sigortalı taraf için de hangi tür rizikoların teminat dışında kaldığının ve sigortanın kendisini hangi koşullarda teminat şemsiyesi altına alacağının bilinmesinin önem arz ettiğini, bu itibarla davacının dava dışı sigortalıya yaptığı tazminat ödemesinin ex gratia yani lütuf ödemesi olduğunun görülmekte olduğunu, bütün bu sebeplerle davacının dava dışı sigortalıya akdi halefiyetinin gerçekleşmediği dolayısıyla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ——- süresinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle: davacının aktif husumet ehliyeti olması için başta sigortalının davalıya karşı bir alacak hakkını haiz olması gerektiğini, TTK madde 1472 uyarınca sigortalının zarara uğradığı ve geçerli bir sigorta poliçesinin varlığının ispatlanamadığı, söz konusu taşımaca davacının sigortalısı —–emtianın alıcısı olduğu, —- ise gönderici firma olduğu emtianın —— taşınması sırasında hasara uğraması nedeniyle zarara uğradığını iddia eden sigortalısına ödeme yapan sigortacının öncelikle işbu davada aktif husumet ehliyetinin var olmasının gerektiğini ancak bu hususun var olmadığının dosya kapsamındaki delillerle sabit olduğunu, davacının sigortalısının satıcıya mal bedelini ödediğini ispatlaması gerektiğini, mal bedelinin ödenmemiş olması halinde sigortalı herhangi bir zarara uğramadığından davacı tarafından sigortalıya yapılan ödemenin lütuf ödemesi niteliği taşıyacağını, bu durumda davacının rücu hakkının bulunmayacağını, davacı tarafından düzenlenen sigorta poliçesi incelendiğinde iş bu poliçenin—- tanzim edildiğinin görüleceği, söz konusu poliçede ——– anlaşılacağı üzere davacının poliçe kapsamında teminat dışı olarak belirtilen hasara ilişkin yapmış olduğu ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, müvekkil şirkete rücu edemeyeceği, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının tüm ürünlerin herhangi bir maddi delile dayanmadan tam zayi olarak ilan edilmesinin kabul edilemeyeceğini, meydana geldiği iddia olunan hasarın kapsamı tam olarak belirlenmeden sigortalısına hasar ödemesi yapmış bulunan davacının bu bedeli talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirkete ait araç içerisinde yer alan soğutma mekanizmasının düzgün çalıştığını, —— olarak ilgili soğutucu cihazın çalışmadığının davacı—- ispatlanamadığını, teminat dışı olması gereken bir taleple ilgili olarak davacının lütuf ödemesi yaptığını, davacı tarafından talep olunan tazminat bedelinin fahiş olduğunu, ürünlerin depolama masrafına ilişkin olan talebin müvekkil şirket sorumluluğunda bulunmadığını, dava dışı sigortalı tarafından sovtaj çalışması yapılmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacıya—-sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı—– satın aldığı donmuş patates emtiyasının, ——–taşınması esnasında zarar görmesi nedeniyle sigortalıya ödenen zarar bedelinin davalıların taşıma sırasında kusurları nedeniyle eşyanın zarar gördüğü iddiasına dayalı rücuen tazminat talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava ——– tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davalı ——- aktif husumet itirazında bulunmuştur.
Davacı —- nezdinde dava dışı sigortalısı ——- gerçekleştireceği dondurulmuş gıda emtiasına ilişkin ————–poliçesi mevcut bulunmaktadır.
Abonman sigorta poliçesinin —-Bozulma özelliğine sahip emtia taşımalarının emtia özelliğine uygun taşıma vasıtaları ile yapılması esastır. Bu —- teçhizatın arızasına bağlı olarak ——esas alınacaktır. Aracın kaza yapması sonucunda oluşacak bozulma hasarları kazanın tutanak ile tespit edilmesi koşulu ile teminata dahil edilmiştir. Bu kapsam dışında oluşacak hasarlarda ise bozulma teminat harici olarak değerlendirilecektir.” Özel şartı yer almıştır.
Poliçede yer alan bu özel şart gereğince, meydana gelen hasar poliçe teminat kapsamı dışında nitelendirilse dahi, davacı ——- tarihli temliknameyi düzenlemek ve imzalamak sureti ile temlik alacaklısı sıfatına haiz olduğu, —– tarihli ibraname-tazminat makbuzu- temlikname başlıklı belge incelendiğinde; sigortalı —–sigorta şirketinin ödediği —- tazminat miktarına kadar ——karşı sahip olduğu tüm yasal haklarını —— temlik etmiştir.
—– ilamında; “Dava dışı sigortalı mal sahibinin taşıma işi ile ilgili olarak uğradığını beyan ettiği zarar nedeni ile davalıdan talep edebileceği alacağını BK. 162 vd. maddeleri uyarınca davacı—— temlik ettiği, bu durumda davacı ——-, sigorta ilişkisi dışında alacağın temliki hükümlerine göre talep hakkı bulunduğu” belirtilmiştir. Bu ilam da gözetildiğinde dosyada mübrez ——- tarihli temlikname uyarınca davacının davalı taşıyıcı ve alt taşıyıcı firmalara rücu edebileceği kanaatine varılarak davacının aktif husumeti bulunduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı ——– zamanaşımı def’ini ileri sürmüştür. Dava konusu alacağa ilişkin olarak zamanaşımının başlangıç tarihi ve zamanaşımı süresi ile ilgili hüküm CMR’ nin 32. maddesinde düzenlenmiş ve bilerek kötü hareket veya mahkeme tarafından bilerek kötü hareket olarak kabul edilen kusurlara dayanılarak açılacak davalar, CMR’ nin 32. maddesi uyarınca üç yıllık zamanaşımına, bunun dışındaki nedenlerle dayanılarak açılan davalar ise, aynı madde gereğince bir yıllık zamanaşımına tabi kılınmıştır. Söz konusu davada zamanaşımı süresi dolmadığından zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Gıda mühendisi, makine mühendisi ve taşımacılık uzmanından oluşan Bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi kök raporunda özetle: Davacı —– tarihli delil listesinin ekinde yer aldığı ifade edilen ——- dosyada mevcut olmaması sebebi ile bu belgede herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılamadığı, ayrıca gıda güvenliği açısından risk taşıyan dava konusu ürünün insan tüketimine sunulması mümkün olmadığından; hasarlı ——– amaçla kullanılacağına dair herhangi bir açıklama ya da teknik bilgi içermeyen —— gösteren belgeye itibar edilmediği, ——— taşıması yapılan dava konusu donmuş patatesin boşaltma esnasında palet yüzeylerinde tespit edilen buzlanma teknik olarak; dondurucunun sıcaklığının artması sebebi ile, zaman geçtikçe çözünme nedeniyle donmuş gıdanın yüzeyinde ısınma olduğu ve sıcaklık yeniden düştüğünde de yüzeydeki serbest suyun donarak gıdanın yüzeyinin su kaybetmesine, karlanmaya ve renk koyulaşmasına neden olduğundan, taşıma esnasında soğuk zincirin kmlması sebebiyle, söz konusu ürünlerde mikrobiyal üreme de olabileceğinden gıda güvenliğinin riske gireceği ve bu nedenle insan tüketimine sunulmasının uygun olmayacağı, taşıyıcı ——- davaya konu olayda kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı rapora itiraz dilekçesinde; ——— bulunduğunu, ekspertiz raporunun incelenmesi halinde davanın haklılığının bir kez daha ispatlanacağını, dava konusu taşıma CMR’ye tabi olduğundan CMR hükümlerinin TTK hükümlerine göre öncelikli uygulanması gerektiğini, CMR m.3 kapsamında yardımcı kişinin kusurundan doğan sorumluluk bakımından davalı İnterpost’un da zarardan sorumlu olduğunun tespit edilmesi gerektiğini, bozulmuş emtianın gıda ürünü olması sebebiyle tüketim amaçlı kullanılamayacağı anlaşıldığından malın tam zayi olarak kabul edildiğini belirtmiştir.
Davalı İnterpost vekili rapora karşı beyan dilekçesinde; bilirkişi raporuna göre müvekkil şirketin kusursuzluğunun tespit edildiğini, davacının sigorta poliçesinde açıkça düzenlediği —– olarak yapılacak masrafların ödemesinin de—–üzerinden yapılması hususunda sözleşme yapıldığını, bilirkişi raporunda oluşan masrafların —– değeriyle belirtilen miktarların dikkate alınması gerektiğini belirtmiştir.
Davalı ——–vekili rapora karşı itiraz dilekçesinde; Heyette sigorta uzmanı bir bilirkişinin yer almadığını, aktif husumet itirazı ve sigorta poliçesinin geçersizliği ve yapılan ödemesinin —— olduğu itirazları yönünden dosyanın sigorta alanında uzman bir bilirkişiye tevdii edilmesi gerektiği, taşımada emtianın hasara uğradığı iddia edildiğinden sigortalının zarar görmesi için satışın gerçekleşmiş olması ve alıcının mal bedelini —– ödemiş olması gerektiğini, mal bedelinin ödenmemiş olması halinde sigortalının herhangi bir zararı olmayacağından davacı tarafından sigortalıya yapılan ödemenin ex-gratia olduğunu, poliçenin —— ile ilgili kloz incelendiğinde ısı farkından kaynaklanan hasarların teminat dışı bırakıldığını, bu nedenle de davacının yaptığı ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, zamanaşımı itirazlarının değerlendirilmediğini, raporda emtiaların gerçekten bozulup bozulmadığının tespit edilmediğini, davacı tarafından emtianın zayi olup olmadığına ilişkin fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılması gerekirken davacının bu analizleri yaptırmadan sigortalısına ödeme gerçekleştirdiğini, ürünlerin tam zayi olarak kabul edilmesinin mümkün olmayacağını, taşımacı aracın soğutma mekanizmasının düzgün çalıştığını, soğutucu sistemin düzgün çalıştığına ilişkin olarak sundukları servis fişlerinin bilirkişilerce incelenmediğini, bilirkişilerce bu belgelerin incelenmesi gerektiği, casus ısı kayıt cihazından alınan veriler doğrultusunda soğuk zincirin kırıldığı iddia edilmişse de kayıt cihazına ait ayrıntılı bir döküm sunulmadığını, davacı —–düzenlenen poliçede — saat klozu bulunduğunu, hasarın poliçe kapsamında sayılması için ilgi kloz gereği davacı —- kesintisiz olarak ilgili soğutucu cihazının çalışmadığını ispat etmesi gerektiğini, bu husus davacı tarafından kanıtlanamamış olup aslen teminat dışı olması gereken bir talep ile ilgili olarak davacının lütuf ödemesi yaptığının sabit olduğunu, müvekkilin herhangi bir kusurunun bulunmaması nedeniyle CMR m.17/2 ve m.17/4-d bendi gereğince hasardan sorumlu tutulamayacağını, tazminat bedelinin fahiş olduğunu, bilirkişilerce yapılan hesaplamanın neye dayandığının belirtilmediğini, ekspertiz raporunun —– Sayfasında poliçede imha masraflarının teminat dahilinde bulunmadığının açıkça yer aldığını, talep edilen tutarlardan imha masraflarına ilişkin olarak yapılan harcamaların müvekkil şirketten talep edilemeyeceğini, yine ekspertiz raporunun ——– ürünlerin imha edilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen davacının sigortalısı tarafından kötü niyetli olarak bu işlemin gerçekleştirilmediğine ilişkin ifadelerin yer aldığı, imha gecikmeli şekilde yapılmakla depo masraflarının arttığı ve bu masrafların esasen kapsam dışı olacağı kanaatinin eksper raporunda yer aldığı, bu nedenle depolama ve imha masraflarının hasar kapsamında müvekkili şirketten talep edilemeyeceği, bu nedenle hasar hesaplamasına itiraz ettiklerini belirtmişlerdir.
Heyete sigorta uzmanı da eklenmek suretiyle tarafların itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Davacı ——ödediği tazminat miktarı tutarınca 3. Şahıslara karşı her türlü yasal hakkı dava dışı sigortalısı —- temlik aldığı ve temlik alacaklısı sıfatına haiz olduğu, TTK 881 madde gereğince davacı ——— zararın saptanması için yaptığı zorunlu gider olan ekspertiz ücretini davalılardan talep edebileceği, davacı —- ekspertiz ödeme belgesini ibraz etmesi gerektiği, CMR m. 17 ve TTK 879 madde gereğince davalıların meydana gelen zarardan müşterek ve müteselsil kusurlu oldukları, CMR m.23 ve TTK m. 882 gereğince dava ile talep edilen ve tespit edilen hasar tazminat miktarının taşıyıcının sınırlı sorumluluk miktarının altında kaldığı, bu nedenle kök raporda tespit edilen zarar tutarını davacı şirketin rücu edebileceği, kök raporda yer alan diğer görüşlerin aynen korunduğu, belirtilmiştir.
CMR madde 8 ve 9 hükümleri uyarınca; taşıyıcı yükü teslim alırken sevk mektubuna, bir itirazi kayıt düşmemişse yükü hasarsız teslim almış demektir. Dava dosyasında hasarlanan yükün taşıyıcıya hasarsız teslim edilmiş olduğu sabittir.
CMR Madde 17/1 hükmü uyarınca; “taşıyıcı eşyayı taşımak üzere teslim aldığı andan teslim edeceği ana kadar meydana gelecek hasarlardan sorumludur.”
CMR hükümlerinde taşıyıcının hasarsız teslim aldığı mallara gelecek hasardan kurtulabilmesi için hasarın kendi kusurundan doğmadığını, CMR madde 17/4’de belirtilen özel risklerden doğduğunu veya önlenmesine olanak bulunmayan durumlardan ileri geldiğini ispatlaması gerekir. İspat yükü taşıyıcıya aittir.
TTK’nun 879. Maddesine göre; ”Taşıyıcı a) kendi adamlarının, b) taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasında fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.”
TTK’nun 888. Maddesine göre; “Taşıma kısmen veya tamamen üçüncü bir kişi olan fiili taşıyıcı tarafından yerine getirilirse, bu kişi eşyanın zıyaı, hasarı veya gecikmesi nedeniyle kendisi tarafından yapılan taşıma sırasında ortaya çıkan zarardan asıl taşıyıcı gibi sorumlu” olduğuna hükmetmektedir.
—— tarih sayılı ilanında da belirtildiği üzere; CMR 34. Maddesi hükmü uyarınca tek bir mukavele ile düzenlenmiş taşıma, müteselsil taşıyıcılar tarafından yapıldığı taktirde her biri tüm taşımadan sorumlu olacağından, davanın birden çok taşıyıcıya karşı yöneltilmesinde bir yanlışlık bulunmadığına amirdir.
Tüm dosya kapsamından; dava dışı ve davacıya sigortalı ——– satın aldığı donmuş patates emtiasının ———firmasınca taşındığı,
Hollanda’dan taşıması yapılan donmuş patatesin taşıma sıcaklığının —– derece olarak belirlendiği ve bu hususun CMR belgesinde yer aldığı ——– tarafından teslim alınan ürünler için düzenlenen ————– tespitinin yapıldığı, CMR Belgesinde; taşıma sırasında sıcaklığın ———- olarak belirlenmiş olmasına rağmen, açıklamalar kısmında; “paletlerde genel olarak buzlanma vardır” notunun yazılı olduğunun görülmesi taşıma kusurundan kaynaklı bir zayiatın varlığını gösterdiği, taşıma işine konu emtianın sahibi firmaya teslimine kadarki sürede; malı taşıdığı için emtianın hasarlanmasına sebebiyet veren davalı ——–kusurlu olduğu, bu nedenle meydana gelen zarardan davalı ——– kusurlu olduğu, diğer davalı ——- taşıyıcı olması nedeniyle fiili taşıyıcıyla birlikte meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, bu kapsamda gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle ek raporun hükme esas alındığı, az yukarıda açıklandığı üzere dosyada mevcut temlikname karşısında, davalıların sigorta şirketinin lütuf ödemesi yaptığı ve bu nedenle dava hakkına haiz olmadığı itirazlarına itibar edilmediği, ——– Maddesinde düzenlendiği, buna göre taşıyıcı eşyayı teslim aldığı andan teslim edilinceye kadar eşyanın uğramış olduğu kısmen veya tamamen ziyaından ve hasarından, teslimdeki gecikmeden sorumlu olduğu, yine taşıyıcı taşımayı gerçekleştirirken kullandığı taşıtlardaki elverişsizlikten, taşıtı kiraladığı kişinin veya temsilcinin yada çalıştırdığı kişilerin hukuka aykırı davranışlarından yahut ihmallerinden dolayı sorumluluktan kurtulamayacağı——- göre de; taşıyıcının; a) Kendi adamlarının, b) Taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumlu olduğu, bu nedenle davaya konu hasardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, zarar miktarının ——– olduğu, bu bedelden her iki davalının müşterek müteselsil sorumlu oldukları, söz konusu alacak yabancı para alacağı olduğundan 3095 sayılı Kanun uyarınca faiz işletilmesi gerektiği,
davacı —–dava dilekçesinde, ödediği hasar tazminat tutarı dışında— sigorta ekspertiz ücretinin ödenmesini talep ettiği, tazminat ödemesi dışında ayrıca yapılması zorunlu bir gider olan ekspertiz ücreti yönünden TTK m.881 ‘de yer alan düzenlemenin dikkate alınabileceği, dosyada mübrez—–tarihli dekonttan ekspertiz ücretinin ödendiği görülmekle davacı —- talebi doğrultusunda —– giderini de talep edebileceği kanaatine varılmış ve söz konusu gider yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmiştir.
Yargılama giderleri ve vekalet ücreti dava tarihi olan —- tarihindeki – üzerinden belirlenerek hesaplanmıştır.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—–temerrüt tarihi olan —– tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi uyarınca işletilecek olan faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Karar harcı 20.527,87 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 5.544,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.983,83 TL harcın davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40 TL başvurma ve 5.544,04 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 5.598,44 TL’nin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 111,25 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.100,00 TL (3 farklı bilirkişi) bilirkişi masrafı, 5.000,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 7.211,25 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 6.878,98 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 29.485,73 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak mütesaviyen olmak üzere davalılara verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 62,84 TL’sinin davacı taraftan, 1.297,16 TL’sinin davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2022