Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/255 E. 2020/574 K. 28.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/255
KARAR NO: 2020/574
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma -Şirketin Feshi )
DAVA TARİHİ: 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 28/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma -Şirketin Feshi )davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile diğer davalı —- davalı şirkette %50’şer oranda pay sahibi ve aynı zamanda münferit imza ile temsil yetkisine haiz ortaklar olduklarını, davalı ——— zararına olacak şekilde yetkileri kendi menfaatine kullandığını, müvekkilinin mali haklarını ihlal ettiğini, şirketi kötü yöneterek ortaklığa zarar verip şirketin fiilen çalışamaz hale gelmesine neden olduğunu, davalının münferit imza yetkisini kişisel harcamaları için kullanıp şirket adına kredi çekerek kredi borçlarını ödemediğini, bu yüzden şirketin zor durumda kaldığını, müvekkilinin kuaför salonuna sokulmadığını, çalışmasına izin verilmediğini belirterek davalı ortağın şirket ortaklığından çıkarılmasına, bu talebin kabul görmemesi halinde şirketin feshine ve şirket idaresinin müvekkiline tevdi edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı ———cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasındaki ortaklık ilişkisinin——— yılından beri süre geldiğini, davacının ortaklığın mali ve sigorta işlemleri ile ilgilendiğini, müvekkilinin bilgi ve onayı olmaksızın eşini şirkette fiilen çalışıyor gösterdiğini, müvekkilinin ortaklığa dayanan güvenini zedeleyerek yasal olmayan işlemler gerçekleştirdiğini, çalışmadığı halde şirket üzerinden eşine maaş ödemesi yaptığını, şahsi hesabına da maaş ödemesi aktararak haksız kazanç elde ettiğini, müvekkilinin davacının bilgi ve onayı olmaksızın kredi çektiği iddiasının doğru olmadığını, taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinde karşılıklı güven ve anlaşma imkanının bulunmadığını, müvekkilinin şirket payını gerçek değerinin ödenmesi karşılığında davacıya devretmeyi istediğini, davacının diğer taleplerinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile tarafların ortağı olduğu davalı şirketin feshi ile davalı ortağın şirketten çıkarılması istemlerine ilişkindir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu ——— tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinde yapılan incelemede davadan feragate yetkisi olduğu anlaşılmıştır.
Davalı ————- tarihli dilekçe ile tarafların anlaştığını, feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirdiği görülmüştür.
Davadan feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğundan davanın bu nedenle reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. maddesi uyarınca alınması gereken 36,26 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 18,14 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı ve davalı ——tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı ve davalı —– iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi. 28/10/2020