Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/24 E. 2021/567 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/24 Esas
KARAR NO: 2021/567
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2020
KARAR TARİHİ : 13/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile borçlu şirket —– muhtelif tarihlerde imzalanan ——– müvekkili banka tarafından borçlular lehine ticari kredi kullandırıldığını, borçluların, kredi borçlarını ödemede temerrüde düşmeleri üzerine müvekkili banka tarafından, kredi borcunun ödenmesi hususunun ——– numaralı ihtarnamesi ile muhataplara ihtar edildiğini, borçluların çekilen ihtarnameye rağmen herhangi bir ödemede bulunmaması üzerine, ———tarihinde icra takibine geçildiğini, davalı borçlu şirkete ve kefile gönderilen ödeme emrinin muhataplara tebliğ olduğunu, ancak davalıların vekilleri aracılığıyla borca ve ferilerine haksız bir şekilde itirazda bulunduklarını, borçlu davalıların ——nolu kredisinin bulunduğunu ve müvekkilin —– tazmin beklediğini, belirterek sonuç olarak; —————–dosyasına vaki itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlu şirketin ve kefilin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye ve yargılama giderleri tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça keşide edilen —— ihtarnamesinde müvekkillerine ticari kredi, spot kredi ve diğer alacaklar adı altında toplam —– ödenmesi için—- saat verildiğini ve davalı banka tarafından makul süreler verilmeden takibin başlatıldığını,— kullanan mükellefe yapılandırma teklifi yapılmadan icra takibi yapıldığını, ancak —- kullandırılan kredilerde temerrüde düşülmesi halinde,——talebinde bulunmadan önce müşteriye yeniden yapılandırma imkanı tanınmış olması şartı getirildiğini, davacı bankanın ise müvekkile yapılandırma teklifi sunmadan yasal takip başlattığını, ayrıca davacı bankanın tazmin başvurusuyla——- tahsil ettiğini, müvekkili ——- müteselsil kefil olarak gözükse de kefalete ilişkin TBK madde 584’te yer aldığı şekliyle kanunen aranan eş rızasının bu kefalet işleminde olmadığını, takip alacak tutarına oldukça yüksek oranda ———– temerrüt faizi uygulandığını belirterek sonuç olarak; açılan haksız davanın reddine, kötü niyetli olan alacaklı aleyhine takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
———- takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine kredi sözleşmesi alacağına dayalı —— asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dayanak sözleşmelerin incelenmesinden davacı ile davalı—— arasında sözleşmelerin imzalandığı, diğer davalı —-ise sözleşmeyi kefil olarak imzaladığı, asıl borçlu davalıya kullandırılan kredi borçlarının ödenmediği belirtilerek davacı bankanın hesabı kat ettiğine dair —- ihtarnameyi düzenlediği, ihtarnamenin davalı kefil—- tarihinde tebliğ edildiği, asıl borçlu davalı —- sözleşmedeki adresine çıkarılan tebligatın muhatabın taşındığı açıklaması ——— tarihinde iade olduğu, tebligatın davalının sözleşmedeki adresine gönderilmiş olması nedeniyle tebligatın geçerli sayıldığı, dolayısıyla kat ihtarının davalılara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalıların verilen —— ödemede bulunmadığı gibi kat ihtarına itiraz ettiklerine dair bir beyanı olmamıştır.
Dosya davacının takip tarihi itibariyle davalılardan talep edebileceği bir alacağının olup olmadığı ve miktarının tespiti bakımından bilirkişiden rapor alınmış, alınan rapora karşı taraflar beyan ve itirazlarını sunmuş, itiraza konu hususların kök raporda değerlendirilmiş olması nedeniyle ek rapor alınmamıştır. Bilirkişi tarafından yapılan tespit ve hesaplamalar gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan rapor hükme esas alınmış, her iki davalı yönünden de davanın kısmen kabulüne ve davalıların itirazında haksız alacağın likit olması göz önünde bulundurularak hükmedilen tutarın %20’si oranında inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalıların —– takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin;
—– asıl alacak,
—- işlemiş faiz,
— işlemiş faizin—- masraf,
—- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren — oranında temerrüt faizi ve faizin——– işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan — alacağın %20 si olan —– inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 17.000,27 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.021,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 13.978,75 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40 TL başvuru, 3.021,52 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 3.075,92‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 104,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 854,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 850,03 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 25.870,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 1.308,18 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2021