Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/235 E. 2021/562 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/235 Esas
KARAR NO : 2021/562

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/07/2020
KARAR TARİHİ : 13/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- yılından itibaren devam eden bir ticari ilişki mevcut olup, bu ilişki gereği ürünler teslim edilmiş ve buna ilişkin irsaliyeli faturaların davalıya tebliğ edilmiş olduklarını, söz konusu ticari ilişkiden kaynaklı olarak davalı şirketten toplamda 13.799,60 TL cari hesap alacağı bulunmakta olup, bu bedelin davalı şirketle yapılan tüm görüşmelere rağmen ödenmeyeceğinin anlaşılması üzerine davaya konu icra takibinin başlatılmış olduğunu, yapılan bu takibe davalı şirketin herhangi bir gerekçe göstermeksizin zaman kazanmaya yönelik haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, dava şartı olan arabuluculuk başvurularının da anlaşamama ile sonuçlandığını iddia ederek, davalı şirketin vaki itirazının iptaline ve takibin devamına, en az %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde belirtilen hususları kabul etmediklerini, davalı şirketin davacı — bir borcu bulunmadığını, davanın esasına—- faturanın delil olma özelliğinin bulunmadığını beyanla, davanın reddine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; iik.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
——- sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı 13.799,60 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Serbest Muhasebeci Mali müşavir—- tarafından hazırlanan raporda özetle; tarafların— incelendiği, davacı şirketin ticari defterlerinde, davalı şirketten 13.799,60 TL alacaklı durumda bulunduğu, davalı şirketin ticari defter kayıtlarında ise, davacı şirkete 180.799,60 TL borçlu durumda bulunduğu, dolayısıyla taraflar —- davalı tarafından davacı şirkete ——olan— davalı şirketçe davacı şirkete 12.07.2018 tarihinde makbuz —-olan ödemelerin davalı şirketçe kendi aleyhine olacak şekilde ticari defterlerine kaydedilmedikleri, alım/satım faturaları yönünden ise taraflar arasında mutabakatsızlık bulunmadığı, davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen—- faturanın da tarafların ticari defterlerinde birbirlerini— şekilde kayıtlı bulundukları görülmekle, davacı şirketin davalı şirket ödemelerini de kapsayan ticari defter kayıtlarına itibar edilebileceği ve buna göre davacı şirketin davalı şirketten takip talebinde olduğu gibi 13.799,60 tl asıl alacağı bulunduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; davanın, cari hesap alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı —— hizmet satım bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, davalı tarafça davacı tarafa borçlu olunmadığının, davacı tarafça düzenlenen faturanın dava konusu alacak tutarı kadar fazla bedelle düzenlendiği, taraflar arasında yapılan görüşmeler neticesinde fazla yazılan bu tutarın talep edilmeyeceği yönünde anlaşmaya varıldığının savunulduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, davacı şirketçe davalı—–faturanın içeriği malların, davacı şirketçe davalı şirkete sevk irsaliyeleri düzenlemek ve düzenlenen sevk irsaliyeleri içeriği mallarla birlikte imza karşılığı davalı şirkete teslim tebliğ edildiği, faturaların her iki tarafın ticari defterlerinde birbirlerini teyit eder nitelikte kayıt edilmiş oldukları, davacı şirketin değişiklikten önce “——– ünvanını kullandığı ve davalı şirket ile bu ünvan altında ticari ilişki yürüttüğü, davalının davacı şirketle ticari ilişkide bulunmadıkları iddialarının yersiz olduğu, davalı şirketin defter kayıtları ile — kayıtlarının birbirini doğrulamadığı gibi, davacı şirkete bu faturalara ilişkin olarak yapmış olduğu ve toplam tutarı 167.000,00 TL ödemeyi kendi aleyhine olacak şekilde ticari defterlerine kaydetmediğinden davalı şirketin birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtlarına itibar edilemediği, davalı tarafın cevap dilekçesinde yemin deliline dayanması ve davacı tarafa yemin teklif edilmek istenmesi üzerine davacı şirket yetkilisinin yemini eda için duruşmaya davet edildiği, şirket yetkilisinin davalı taraftan dava konusu kadar alacaklı olduğu yönünde yemin ettiği, davalı vekilinin yemini, ticari ilişkinin kurulduğu dönemde davacı şirket ortağı olduğu anlaşılan — etmek istediklerine ilişkin talebinin, yeminin muhatap şirketin yemin teklifi esnasında yetkili bulunan yetkilisine yapılması gerektiği ve —– olmaması üzerine reddedildiği anlaşılmakla davacının defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 13.799,60 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği ve davacının tüm faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmiş olduğu, zira deftere kaydedilen fatura konusu işin yerine getirildiğine karine olduğu, davalı tarafın borcu ödediğine dair herhangi bir ödeme makbuzu, dekont vs ibraz etmediği, kaldı ki böyle bir iddiasının da mevcut olmadığı, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu, davalının—-dosyasına yaptığı itirazının iptaline, takibin 13.799,60 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %19,50 oranında avans faiz işletilmesine, işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının—–dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin 13.799,60 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında avans faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 13.799,60 TL alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 942,65 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 166,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 775,98 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 166,67 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL ilk masraf, 98,60 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 903,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli — esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —– tarafından karşılanan— arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.