Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/224 E. 2022/970 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/224 Esas
KARAR NO : 2022/970

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2018
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin, davacı şirkete 11.413,54 TL borcu bulunduğunu, alacağı haciz yolu ile tahsil etmek amacıyla davalı şirket aleyhine icra takibi başlattığını, davalı tarafın da borcun tümüne ve ferilerine itiraz ettiğini, davalının işbu itirazının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, alacağın geciktirmeye yönelik olduğunu, takibe karşı yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve kötü niyetli davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın açıldığı mahkemenin ve icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunu, iş bu itirazın iptali davasında——Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, takip ve davaya konu emtia ile faturanın davalı tarafa teslim edilmediğini, alacak ile alakalı sevk irsaliyesinin bulunmadığını, davacı tarafın haksız takibe konu ettiği alacak ile ilgili olan fatura ve sevk irsaliyesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, öncelikle Yetki itirazının kabulü ile, dava dosyasının Yetkili ve görevli——Nöbetçi asliye hukuk mahkemesine gönderilmesini, davasının reddini, takibinde haksız ve kötüniyetli olan hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.Mahkememizin ——sayılı kararı ile, usulüne uygun başlatılmış ve derdest bir icra takip dosyasının olmasının dava şartı olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, mahkememizce verilen kararın istinaf edilmesi üzerine —–sayılı Kararıyla, —— Esas sayılı icra dosyası ile dava şartının gerçekleştiği gerekçesiyle mahkememiz dosya kararı kaldırılmış, dosya yukarıda yazılı esasa tevzi olunduğu anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazların incelenmesi aşamasına geçilmiştir.——sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine 11.413,54 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, davacı alacaklı vekilinin yetki itirazını kabul ederek dosyanın yetkili olduğu belirtilen—– İcra dairelerine gönderilmesini talep ettiği—– esas sayılı dosyasında borçluya ödeme emrinin tebliği ile borçlunun takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, davacı vekilinin ——- esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ettiği tespit edilmiştir.Mahkememizce her iki tarafın dava konusu talebi kapsayacak şekilde ilişkin tüm yasal ticari defterleri ve defterlerin bu uyuşmazlığa ilişkin dayanak kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği, her iki tarafın ticari defterlerinin incelendiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi —– 07/01/2021 tarihli raporu,——Asliye Hukuk Mahkemesinden talimat yoluyla aldırılan, bilirkişi —— 08/06/2021 tarihli raporu ile mali müşavir bilirkişi——-13/02/2022 tarihli ek raporu dosya kapsamına alınmış, incelenip denetlenmek suretiyle mahkememizce hükme elverişli olduğu kanaatini taşımıştır. Davanın cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacının alacağının cari hesaptan kaynaklandığı, taraflar arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişkinin bulunduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerinden davalı adına düzenlenen faturaların borç kayıtlarının bulunduğu, davalı tarafça yapılan kısmi ödemelerin toplam tutardan mahsup edildiği, davalının defterlerinde ise bakiye borcun bulunmadığı ve böylece taraflar arası ticari defterlerinde mutabakatsızlığın ortaya çıktığı görülmüştür.
2015 yılı —— formu ile mal ve hizmet satın alındığının davalı yan tarafından bildirimin yapıldığı, davacı şirketinde——formu ile bildiriminin yapıldığı, taraflar arasında mutabakatsızlığın olmadığı, dolayısıyla faturaların davalının ticari defterinde kayıtlı olduğunun karine olarak kabulü gerekmiştir. 2016 yılı—— formlarının değerlendirilmesinde, 180 adet faturanın davalı yan tarafından bildirimin yapıldığı, dolayısıyla faturaların davalının ticari defterinde kayıtlı olduğunun karine olarak kabulü gerekmiştir. Taraflar arasındaki mutabakatsızlığın incelenmesinden, davalı yanın defterlerinde kayıt altına alınan 1.518,71 TL tutarlı faturanın olduğu, bahse konu faturanın davalı yanca—– formu ile bildirilmediği, ancak 5.000 TL altında olması nedeniyle ——bildirimin zorunlu olmadığı anlaşılmıştır. Yine davalı tarafça düzenlenen ve sadece davalının defterlerinde kaydedilen 1.445,94 TL tutarlı iade faturası, 23.489,91 TL tutarlı kredi kartı virman işlem kaydı, 3.521,00 TL bedelli kredi kartı tahsilat kaydı ile 1,89 TL kayıt farkının ise davalı tarafça tek taraflı düzenlenmesi, teslim şerhinin bulunmaması ve herhangi bir açıklama içermemesi nedeniyle anılan fatura ve belgelerin ispata muhtaç olduğu, kesin delil sayılamayacağı anlaşılmıştır.
Özetle; Davacı ve davalı yanın ticari defter incelemesinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 11.413,54 TL asıl alacağının bulunduğu anlaşılmakla; davanın kabulü ile davalının ——–Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 11.413,54 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, alacak fatura alacağı olup likit olduğundan, hüküm altına alınan miktarın % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının——Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 11.413,54 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 11.413,54 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 779,66 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 194,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 584,74 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ve 194,92 TL peşin harç olmak üzere toplam 230,82 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 197,25 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.500,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.697,25 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——esaslara göre belirlenen —— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.