Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/221 E. 2021/740 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/221 Esas
KARAR NO : 2021/740

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı —– müvekkili şirket arasında—– numaralı emtia —– edildiğini, ilgili —— kapsamında sigortalıya ait —— oluşacak zararlar teminat altına alındığını, davalıların —— üstlendiği sigortalıya ait ——- esnasında zarar gördüğünü, müvekkili şirket tarafından ilgili poliçe gereği—— tarihinde gerekli tüm ödemeler yapıldığını, ödemenin rücuen tazmini —– sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını,—— davalı tarafın —— —— meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından ilgili zarar kapsamında sigortalıya yapılan ödemenin———– —– davalı taraflardan rücuen tazmininin gerektiğini, müvekkili şirketin dava dışı sigortalısı ——— —– —- davalı tarafça üstlenildiğini, müvekkili şirket nezdinde ——– davalı şirket tarafından gerçekleştirilen —– zarara uğraması neticesinde müvekkili şirket tarafından —— gerekli ödemelerde bulunulduğunu, davalıya karşı müvekkili şirket tarafından —– sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibine borçlu itiraz ettiğini, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davamının kabulü ile icra takibine yapılan haksız itirazın iptalini, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, harç, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —— cevap dilekçesinde özetle; dava —– —- hükümlerinin uygulanmasının gerektiğini, CMR madde 32/1 gereğince —————– açılmasının gerektiğini, dosya kapsamında dile getirilen taşımaya yönelik bulunan Türk Ticaret Kanunu’nun zamanaşımı hükümlerine —– —– dikkat etmek gerektiğini, TTK madde 855/1 bu —– hükümlerine tabi taşımalarda, yolcunun bir kaza sonucu ölmesi veya bedensel bütünlüğü zedeleyen bir zarara uğraması hâlinde———– zararlarda ise bir yılda zamanaşımına uğradığını, böylelikle yapılan bir taşıma ile ilgili yaşanabilecek hasar ve zayi olma durumlarından kaynaklanacak davalar 1 yıl içerisinde açılmasının gerekli olduğunu, bu hususta davanın zamanaşımı hükümlerine göre değerlendirilmesinin gerektiğini, taşımanın, aracın veya —– durum teşkil ettiği ve hasarın bu sebeple meydana geldiği anlamına gelmemek üzere; eşyanın fiilen taşımasını —– edilmesi, bu noktada aracın taşıma için ayıplı olup olmadığı veyahut yükleme esnasında gönderen şirketin yaptığı —— sorunlar nedeni ile hasarın oluştuğunu veya hasarın bu nedenler ile oluşmadığının irdelenmesi hususunda ve müvekkili şirket aleyhine karar çıkması ihtimali sebebiyle, dava sonunda müvekkili şirketin rücu etme ihtimali mevcut olduğunu —– davanın ihbar edilmesini talep ettiklerini, davacı yanın hasar ödemesini dayandırdığı—- mektubu, ibraname veya temlikname gibi yaptığı ödemenin hangi olaya, hangi taşımaya, hangi kusura ve hasara dayandığını gösteren belgeler, tarafımıza gönderilmediğini, ödeme dekontu ile bir sonuca varılmasının doğru olmayacağını, davacı sigorta şirketinin ——– dayanması hukuka uygun olmayacağını, davacı sigorta şirketinin ———- bulunduğu, TTK 1472. maddesine göre kanuni halefiyet hakkına veya alacağın temliki hükümlerine dayanarak rücu hakkına dayanamayacağı iddiası, şu aşamada meri olacağını, davacı tarafın yaptığı ödeme bir lütuf ödemesi olduğunu, davacı ——— dosya münderecatında bulunmayan veya en azından tarafımıza gönderilmeyen —— mektubu, temlikname veya ibraname sebebiyle, kesinlikle kabul manasına gelmemek kaydıyla, dava dışı sigortalı —– alacağının davacı yana temlik ettiğine ve dolayısıyla davacı yanın kanuni halefiyet hükümlerine göre aktif dava ehliyetini haiz olduğuna dair bir ——ını, davaya alacağın temliki hükümlerinin tatbik edilmesi de mümkün olmadığını, hasar, müvekkili şirketin herhangi bir hareketinden dolayı oluşmadığını, müvekkili şirketin emtianın hasarlanması sebebiyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını—– sözleşme uyarınca, gerekli olan taşıma işine yönelik olarak, müvekkili şirkete söz konusu iş için —– yükleme yeri olan ——- taşıma işi oluşturduğunu, —– tecrübeli ve basiretli bir taşıma şirketi olarak,——- anlaşıldığını, söz konusu taşımada müvekkili şirket, Türk Ticaret Kanunu kapsamında taşıma işleri komisyoncusu sıfatıyla yer aldığını, müvekkili şirketin taşıma işindeki sorumluluğu, ilgili taşıma işini basiretli bir taşıma şirketine verilmesinin emtianın taşınmasını sağlanmasını, bunun dışında bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı yanın sunduğu dilekçe ile birlikte ekte yer alan —– raporunda, taşımacı olarak müvekkili şirket gösterildiğini, taşımayı yapan araç olarak belirtilen—– şirkete ait olmadığını, müvekkili şirket, taşıma işini fiilen yapmadığını, davacı yanın iddiası ise, ———- delindiği ve —–olduğuna istinaden işbu hasara ilişkin tazminat talebine ilişkin olduğunu, müvekkili şirket, işbu taşıma işinde taşımacı sıfatıyla yer almadığını, dolayısıyla müvekkili şirket aleyhine ikame edilen işbu dava ile iddia edilen hususların hiçbiri konusunda sorumluluğu bulunmadığını, davanın reddinin gerektiğini, söz konusu hasar ile ilgili olarak, müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, taşıma konusu emtiada yaşanan hasarın nedeni istifleme ve yükleme hatası olduğunu, davacı yan her ne kadar hasara müvekkili şirketin neden olduğunu söylemekte ise kendisi tarafından sunulan eksper raporu incelendiğinde de hasar nedeninin yükleme ve istiflemeden kaynaklandığını, bu konuda, davacı yanın iddiası olarak, CMR Konvansiyon’un 17. maddesinin 1. fıkrası gereğince “Taşımacı, yükü teslim aldığı andan teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.” denildiğini, CMR Konvansiyonu’nun 17/4. maddesi gereğince de, malların—— zaman, mahiyetleri —– veren veya hasara uğrayan malların —- ambalajlanmış olması ve malların gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden şahıslar tarafından taşınması, yüklenmesi, istif edilmesi veya boşaltılması nedeniyle oluşan hasarlardan dolayı taşıyıcının sorumlu olmayacağının açıkça belirtildiğini, bu hususta yaşanan hasarın gönderici ve yükleyici firma olarak ekspertiz raporunda yer alan —- —- yüklendiği yine aynı şekilde ekspertiz raporunda belirtildiğini, yükleme ve istiflemeyi yapan gönderici dava dışı şirket ——- nedeniyle herhangi bir şekilde müvekkili şirket aleyhine isnatlarda bulunulması hukuka aykırı olduğunu, işbu taleplerin reddedilmesinin gerektiğini, açık bir şekilde gönderici şirketin hatası olduğu yine aynı ekspertiz raporunda görüldüğünü, bu çerçevede değerlendirildiğinde, işbu davacının haksız ve mesnetsiz iddialarını barındıran davanın reddinin gerektiğini, ekspertiz raporunda; “….Bahse konu mallar—— firmalara ait mallarla temas sonucu, bidonun üst kısmından delinmiş/yarılmış ve içindeki malın bir kısmı akarak zayi olmuştur,—- nerede ve ne şekilde meydana geldiği kesin olarak anlaşılmamakla birlikte, CMR belgesi üzerindeki hasar notuna istinaden söz konusu hasarın, muhtemel karayolu nakliyesi esnasında meydana geldiği sarsıntılarda ve/veya yükleme, bindirme işlemleri sırasında bir darbeye maruz kalmış olması ya da devrilmesi/düşmesi sonucu meydana gelmiş olabileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde belirtildiğini, böylelikle gönderici ve yükleyici firma tarafından yapılan yükleme, istifleme, —– nedeniyle yaşanan hasarın sonucunda taşıyıcı müvekkili firma aleyhine bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, bu noktada ise,———- —— yüklemenin neticesinde hasarın kimin sorumluluğunda olduğunun tespit edilmesinin gerekli olduğunu,——- raporunda belirtilen yükleyici—- sabitleme—— yaptığı için bu şirkete karşı müvekkil şirketin —– yapabileceği hiçbir şey olmadığını, gönderici şirket, hasarlanan —— eğer yetersiz ——– ise ————– önlemesinin imkansız olduğunu, bahsedilen işlemlerin müvekkili şirket tarafından yerine getirileceğine ilişkin bir görev, talimat, kayıt da bulunmadığını, bununla birlikte, ekspertiz raporunda da belirtildiği gibi, —- alınmış olunan emtia örneğinde olduğu gibi, adresten teslim alınan emtianın yükleme ve istifleme işlemleri gönderici firmalar tarafından yapıldığını, ——-yapıldığını, doğru —– esnasında bir çarpma, dökülme, kaza —– bozulması ve malın hasarlanması ihtimalinin bulunmadığını, taşımacı firmanın kusuru olsa idi, sadece —- değil, birden fazla —-ciddi bir hasar oluşmasının gerektiğini, gönderici firma tarafından —- yükleme, istifleme ve sabitleme işlemleri yapılsa idi, hasar meydana gelmeyeceğini, dava konusu emtia ise fiili —- tarafından hazırlanan araç —– ——- olarak başladığı ve tamamlandığı da açık olduğunu, bu konuda herhangi bir uyuşmazlığın bulunmadığını, taşımayı yapan aracın herhangi bir kaza veya sorun yaşamadan tamamlaması ve buna rağmen malların hasarlanması doğal bir sonuç olmadığını, dolayısıyla, daha önceden bahsettikleri hususların da dikkate alınması koşuluyla varılabilecek —— işbu davaya konu olan hasarlı emtia sebebiyle iddia edilen rücuen tazminat talebinin temeli, esasında gönderici ve yükleyici firmanın ——— ve yükleme hatasından kaynaklandığını, taşıyıcı firmaların da CMR md. 17/4 gereğince sorumlu olmadığını, bu nedenle hasarın oluşumunda müvekkili şirketin herhangi bir kusuru ve sorumluluğunun olmadığını, talep edilen rücuen tazminat tutarının nasıl belirlendiğini, gerekli ihbarların yapılıp yapılmadığını,—– hasarın ve hasar bedelinin neye göre belirlendiğini tarafımızca tespit edilemediği ve bu hususlara itiraz ettiklerini, söz konusu ——- uyuşmazlıklarda —– hükümlerinin uygulanması gerekeceğini, CMR Konvansiyonunun 23. maddesinde taşıyıcının azami sorumluluğu düzenlendiğini, müvekkili şirket hakkında CMR Konvansiyonunun 23. maddesinin uygulanmasının gerektiğini, bu sözleşmede belirtilen hesap ——, tazminat tutarı —– aşamayacağını, davacı yanın icra takibinde talep etmiş olduğu %9’luk faiz talebi—— hukuka aykırı bir talep olmakla birlikte, kabul anlamına gelmemek üzere, en fazla % 5 oranında faize hükmedilebileceğine, davacı —– sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine başlatmış olduğu icra takibinde, asıl alacak ile birlikte % 9 oranında faiz talebinde bulunduğunu, — yer alan hükme göre, talep edilebilecek olan faiz oranı % 5 olduğunu, dava konusu rücuen tazminat talebi yargılamayı gerektirdiğini, icra inkar tazminatı taleplerinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini, her türlü yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava —– edildiği, —– olunan şirketin cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari——–dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki—– açıldığı, davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede—— başvurduğu, 31/10/2019 tarihinde yapılan toplantıya tarafların katıldığı, 14/11/2019 tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
—— sayılı takip dosyası ——-iş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine——- yapılan hasar ödemesinin rücuen tahsili amacıyla 3.328,78 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davalı husumet itirazında bulunduğu, fiili taşımayı davalı şirket yapmamışsa da akdi taşıyıcı olduğundan davalının husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalının zamanaşımı defini ileri sürdüğü ve CMR 32. Maddesine göre 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu beyan ettiği,
CMR Konvansiyonu” nun 32. Maddesine göre; zamanaşımının —– durum için 3 ayrı başlangıç anı öngörüldüğü; Kısmi kayıp, hasar veya gecikme durumunda, “yükün mevcut hali ile teslim edildiği tarihten başlayacağının belirtildiği ve zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu, somut olayda kısmi hasarlı olarak malın 19.06.2018 tarihinde teslim edildiği, dolayısıyla zamanaşımı süresinin bu tarihten itibaren başlayacağı, icra takibinin —– dolayısıyla 1 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan takibin başlatıldığı, takibin başlamasıyla zamanaşımı süresinin kesildiği ve takipteki her bir işlemden sonra süresinin kesilerek yeni bir süre işlemeye başladığı, en son davalı vekilinin 12/07/2019 tarihinde itiraz dilekçesi sunduğu ve davanın da bu tarihten itibaren 1 yıl içinde —- açıldığı anlaşıldığından zamanaşımı definin reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce taşımadan kaynaklı zararda kusurun kime ait olduğu, davacının karşıladığı zarar hususunda rücu şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur ve zarar miktarı konularında bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişiler—– bilirkişi raporunda özetle:Somut olayda davalı taşıyıcının —— eden maddelerindeki düzenlemelere göre müştereken —– üstlendiği taşıma işinin tabi olduğu kurallara göre derdest davada tartışılan hasarın tazmini bağlamında “kendisini mesuliyetten kurtarabilecek (CMR md l7’de öngörülen) ———– edemeyeceği, —— ödenen hasar bedelinin rücuen tahsilini teminen başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile ikame edilmiş olan işbu davanın kabul edilmesi ve talebin haklılığına hükmedilmesi halinde, “davacının sigortalısına ödediği hasar bedelinin tamamını olmasa bile” (CMR md.23 de yer alan düzenlemelere göre) “TL karşılığı karar tarihinde geçerli olan —– davalı taraftan rücuen talep edebileceği belirtilmiştir.
Davanın, ——- teminatı kapsamında ödenen hasar bedelinin rücuen tahsilini teminen, taşıyıcı aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı —— —— suretiyle, 18.06.2018 tarihli teklife göre aynı gün ———— Poliçesi” düzenlendiği,
Dava dışı —- arasında——- numaralı—– tanzim edilmiş olduğu, poliçe kapsamında sigortalıya —oluşacak zararlar teminat altına alınmış olup, —- taşındığı; 
davalı—– üstlendiği emtiaların —– zarar gördüğü, emtianın fiilen taşımasını yapan —- taşınması “davalının düzenlediği” ———— aracı ile gerçekleştirildiği, —— ve araç büyüklükleri karşılaştırıldığında taşımanın ——- gerçekleştirildiği”, —- bağlı—– teslimat sırasında ——— üzerine hasar notu düşüldüğü ve imzaladığı, ancak imzalayanın kim olduğu isim olarak belgede belli olmadığı, emtianın indirildiği—- olduğu, —-) tarafından——- düzenlendiği,
—— emtianın araca yüklenmesi esnasında, araç —— yükün —– /sürtünmesi /birbirine ve araç kasasına çarpması neticesinde vuku bulan hasarların önlenmesi— düzgün, kaymayı önleyecek şekilde yüklenmesi, zemine sabitlenmesi, —– boşlukların ——– ile doldurulması gibi tedbirlerin alınması gerektiği,
Yüklemenin parsiyel olduğu göz önüne alındığında yükleme sorumluluğunun da taşıyıcıya ve dolayısıyla araç sürücüsüne geçtiğinden; araç sürücüsünün yüklemeye —- esnasında basit bir değerlendirmeyle sevkiyat sürecinde özellikle de yokuş iniş çıkışlarında ve —- emtianın —– etkilenip, zarar görebileceğini öngörüp her türlü tedbiri alması gerektiği,
Ayrıca dava konusu bidonlardaki ——— göz önüne alınırsa araca yükleme esnasında söz konusu hasarın var olmadığının da anlaşıldığı, kaldı ki bu konuda CMR belgesi üzerinde herhangi bir itiraz ve kayıt görünmediği,
Bilindiği üzere taşıyıcı taşıma süresi ——- gözetim sorumluluğunun da altındadır ve kural olarak taşıma süresi içerisinde taşıma sorumluluğunu üstlendiği eşyaya gelecek zararlardan mesuldür; kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, yerine geçen taşıyıcıların kusurundan, kendi fiil ve ihmali gibi sorumlu olduğu,
Bu nedenle, dava konusu emtianın — sorumluluğunu üstlenen üst ya da akdi taşıyıcı —– (somut olayda fiili taşıma işini kendisi gerçekleştirmemiş olsa da) — oluşan zararın tazmininden mesul tutulabileceği,
davacının, dava dışı sigortalısının —- yoluyla — hasar ödemesi yaptığı,
Söz konusu —— uygulanması gerektiği,
taşıyıcı (ister belli bir ücret karşılığında yükü kendi taşısın,—– ödemek suretiyle alt —— öngörülen sorumluluk—————- onun temsilcisine teslim borcunu üstlendiği gibi “—– aktarmalar dâhil olmak üzere” taşıma süresi içerisinde —– sorumluluğunun da altındadır ve kural olarak yükleme yerinden varış mahalline kadar taşıdığı eşyaya gelecek zararlardan mesuldür (CMR md.17/1). Bu mesuliyetin gereği olarak CMR Konvansiyonu’nun 34′ üncü ve takip eden maddelerindeki düzenlemelere göre taşıyıcılar arasında müteselsil sorumluluk bulunduğu gibi, taşımacılardan biri veya birkaçı aleyhine aynı zamanda dava açılmasının da mümkün olduğu (CMR md.36/son fıkra).
Taşıyıcının sorumluluğu yönünden hal böyle olmakla birlikte “eğer kayıp ya da hasar yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise (CMR md.17/2) ya da eğer kayıp veya hasar; hasara uğrayan malların —- ya da hatalı —–, yükün açık araçla sevk edilmesi, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması yüzünden yahut da kırılma suretiyle kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliğinin doğal sonucu olan (—– risklerden doğmuş ise, taşımacı zarardan sorumlu tutulamaz (CMR md. 17/4 – a, b, c, d). Bu sorumsuzluğu tespitte ölçü ise “deneyimli ve basiretli bir taşımacının göstermesi gerekli olan” özen olduğu,
Gönderenden —- olarak teslim alınan malın, teslim alındığı ———- teslim edilememesi ve kısmen veya tamamen —– sürecinde hasar görmesi ve taşıyıcının da tazminat bağlamında kendisini sorumluluktan kurtarabilecek beyyinelerden istifade edemeyeceği (bu yüzden “—- gelen” zarardan dolayı alıcıya ya da göndericiye yahut da akdi veya kendisine —— taşıyıcıya veya “—- karşı sorumlu tutulabileceği) durumlarda (eğer ki taşıyıcı CMR Md.29 nazarından ağır kusurlu değil ise ve CMR Konvansiyonunda öngörülen şekilde; kısmi kayıp ya da hasar durumunda Md.32/l-a’ya göre eşyanın alıcısına teslim tarihinden itibaren “1 yıl” içinde dava açılmış ve taşıyıcıdan tazminat talep edilmiş ise)
CMR Konvansiyonu’nun 23/1. maddesi; taşıyıcıyı yükün “kısmen veya tamamen kaybından” dolayı “eşyanın taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine” göre (TL bazındaki —– 3095 SK. Md.2/2’ye göre avans faizi oranında ticari faiz isletilmesi mümkün olsa da: “CMR Md.27 uyarınca, “taşıyıcıdan miktarını belirterek tazminat talep eden tarafından” keşide edilen yazılı bildirimin yapıldığı tarihten; yazılı bildirim yapılmaması durumunda ise takip veya dava tarihinden itibaren %5 oranında maktu” faiziyle birlikte) tazminat ödemekle sorumlu tutmuş ve aynı maddenin 3. fıkrasında tazminat miktarının; hasar dolayısıyla (taşınan yükün tamamının ağırlığına göre değil) “eksilen ya da zayi olan” malın “—— birimini ——— Maddesinde de üst sınırın belirlenmesinde kullanılacak olan —— taraflar aksini sözleşme ile kararlaştırmamış ise Mahkemenin karar verdiği tarihteki— kuru olması icap ettiği hükme bağlandığı,
Nakliye sürecinde vuku bulan hasar/zarar/kayıp için taşıyıcının hak sahibine ödeyeceği tazminatın miktarı ise CMR. md.25/2 – a ve b’ye göre “CMR md.23/3″de öngörülen mesuliyet sınırını aşmaması kaydıyla”, CMR md.23/1-2 ve 4’e göre belirlenen değerin hasar/kayıp nedeniyle azalmış kısmına göre belirlenir ve bunun için de önce eşyanın taşıyıcı tarafından teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız/noksansız değeri bulunur ve bu değere hasar/noksanlık için ödenen navlun ücreti, —- diğer giderler ilave edilir; taşıyıcı, hak sahibine “bunlar dışında başka tazminat ödemez” (CMR Md.23/4-son).
Bu bağlamda davacının görevlendirdiği bağımsız eksperin dava konusu emtianın taşıyıcıya teslim edildiği yerdeki üretici firma fatura birim fiyatını baz almak suretiyle belirlediği, teknik yönden (işbu raporumuzun bir üst bölümünde) tarafımızdan da irdelenen hasar bedeli CMR md. 23 ve 25’de yer alan düzenlemelerle çelişmese de; hasarlı bidon etiketinde yer alan bilgilere göre brüt ağırlığı 10,54 kg. olan (net 10 kilo) hasarlı yük için davalı taşıyıcının somut olayda CMR md. ——– olduğu,
Davalı tarafın düzenlediği CMR kapsamında, —– içinden, —- gören kısmı için tazminat bağlamında sorumluluk üst sınırının karşılığı; karar verilen tarihteki” —— belirlenmesi gerektiği,—– karar tarihi olan ——– hesaplandığı, davacının takipten önce davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin ihtarı olmadığından (CMR md.27) davalının takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davacının % 6 oranında faiz talep ettiği, söz konusu alacak —- hükümlerine göre % 5 oranında maktu faiz işletmek gerektiği, her ne kadar davacı taraf inkar tazminatı talep etmişse de alacak miktarı net olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminat talebinin reddine, davacı taraf takip başlatmakta haksız olmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının——- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 1.134,53 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 5 oranında maktu faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
4-Karar harcı 77,50 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ve 54,40 TL peşin harç olmak üzere 108,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 93,25 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.300,00 TL bilirkişi ücreti (2 farklı bilirkişi ücreti) olmak üzere toplam 1.393,25 TL yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek 474,85 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——— geçmemek üzere 1.134,53 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- belirlenen reddedilen miktarı geçmemek üzere 2.194,25 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —– tarafından karşılanan —- ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek——- —– davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
11-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin ve ihbar olunan şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.