Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/114 E. 2021/310 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/114 Esas
KARAR NO : 2021/310

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 23/03/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——— giderilmesi ——- mutabakat ile taraflara karşılıklı yükümlülük ve edinimler yükleyen sulh ve ibra sözleşmesi imzalandığını, —— müvekkile iadesine ilişkin olduğu, sözleşme incelendiğinde müvekkili ———- anılan——– veya —— yapılmadığının açık olduğunu, ———- müvekkiline taahhütler verdiğini, ancak —————– mahkemeye sunmuş olduğu ————–tarafından mahkemeye ——–yazılımının ————- ettiği halde;———- gerçek dışı olduğunun bilirkişi incelemesinden anlaşıldığını,———– ortada olduğunu, —- sözleşmesinin banka tarafından başından beri sakatlandığı beyan edilerek,———– ibra sözleşmesine aykırı hareket etmekten kaynaklanan müvekkilinin uğradığı her türlü zararların miktarının (haksız fiil,—-mahkemece tesbitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın davaya esas yaptığı talep ve iddialar haksız ve kötü niyetli olup, davacı ile imzalanan protokol hükümlerinin—– edilmediğini ve müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, hatta davacı ile dava dışı şirket arasında görülen İstanbul Anadolu —–. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi —- esas sayılı dosyası açısından protokol gereği müvekkili bankanın tarafsız kaldığını, bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ve keşif incelemesine dahi itiraz etmeyerek inceleme yapılmasına hukuken hiçbir engel çıkarmadığını, bu durumun ilgili mahkemenin tutanakları incelendiğinde görüleceğini beyan etmiş, davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmaması dikkate alınarak davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,——- eder nitelikteki gerçeğe aykırı beyan ve iddiaları içeren hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin ihlali nedeniyle meydana gelen zararın tespiti istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında yargılamanın ön inceleme aşaması tamamlanmış, tarafların sulh olma durumunun olmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenmiştir.
HMK 115 maddesi uyarınca dava şartlarının mevcut olup olmadığı davanın her aşamasında mahkemece resen araştırılır. Dava şartının noksanlığı durumunda davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir. HMK 114/1-c maddesinde görev konusu düzenlenmiştir.
Davacı taraf mahkememize açtığı —– mutabakat ile taraflara karşılıklı yükümlülük ve edinimler yükleyen sulh ve ibra sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin———— müvekkiline iadesine ilişkin olduğu, müvekkili firmanın—–, taraflarınca —- yapılmadığının açık olduğunu, ancak davalı Bankanın,———– faydalanmasına müsaade ettiği ve ticari sırlarını paylaştığının anlaşıldığını, bankanın ibrada hile yaptığının ortada olduğunu, sulh ve ibra sözleşmesinin banka tarafından başından beri sakatlandığı beyan edilerek, —– müvekkilinin bu nedenle uğradığı her türlü zararın (haksız fiil, munzam zarar, müspet zarar vd. ) mahkemece tespiti ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. 5846 sayılı FSEK’nun 76. Maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalarda dava konusunun miktarına ve kanunda gösterilen cezanın derecesine bakılmaksızın görevli mahkemenin —– tarafından kurulacak İhtisas Mahkemeleri olduğu belirlenmiştir. Davanın dayanağını oluşturan sözleşme —- doğan tüm mali hakları ile davacıya ait bulunan eserin davalı tarafından kullanılması, dava dışı şirketin davalı için ürettiği eserde davacının eserinden intihal yapılamayacağı, davalının davacının eserini haksız kullanımının olup olmadığı ve iki tarafın sözleşmeye konu esere ilişkin hak ve yükümlülüklerini düzenlemekte olup davalı tarafından yapılan eylemlerin davacının anılan sözleşmeden doğan haklarına ihlal oluşturup oluşturmadığı hususların değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu durumda dava konusu uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olduğunun kabulü gerektiğinden mahkememizce görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin——–. Fikri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu——-. Fikri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına ( ihtar edildi)
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı