Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/63 E. 2021/998 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/63 Esas
KARAR NO : 2021/998

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/08/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

—— Hukuk Mahkemesinin —– Görevsizlik Kararı ile Mahkememize tevzi edildiği, mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri ——çocuğundan biri ve —- —– tarihinde davalı —–ait, davalı—- sevk ve idaresindeki, davalı—- sigortalısı—– plakalı aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, müvekkillerinin kızı ve mirasçısı —— herhangi bir kusuru olmadığını, kaza anında yaya geçidinde karşıdan karşıya geçmeye çalıştığını, davalı sürücünün yaya—–ve kavşağa yaklaştığı halde hızını kesmeyerek normal olan hız limitini dahi aşarak seyrettiği yolda bu kazaya sebebiyet verdiğini, ayrıca yaya—- kaza yerine —– iken yolda herhangi bir fren izine rastlanılmadığını, bunun da sürücüye ait kusurunun ağırlığını ——- işleminden sonra vefat eden kızları kendilerine teslim edildiğini, —- anlamda cenaze ve defin giderleri ile —- harcama yaptıklarını, bu nedenlerden dolayı fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalarının kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin sorumluluklarla orantılı olarak birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; —- tarihinde —– karşıdan karşıya geçmek isteyen — müvekkili idaresinde ——-plaka sayılı aracın çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiğinin söylediğini, olaya bakıldığında ise, —- tarihinde saat —- yaya —– indiğini ve hemen arkasında bulunan —- —- giden———- —– arasından yola hızla fırlayarak kontrolsüz bir şekilde yola çıktığını, sol şeritten gelen müvekkilin çarpması neticesinde hayatını kaybettiğini, —- müvekkilinin yayaya, yaya geçidinde çarpmış gibi gösterildiğini, bakıldığında —– geçidin ilerisinde kaldığını, yayanın —– arasından koşarak kontrolsüz bir şekilde yola çıktığını, müvekkilinin araçların arasından——– bir anda sağ tarafında kalan yayayı fark edemediğini ve frene dahi basmasına fırsat kalmadan önüne adeta atlayan yayaya çarpmasıyla kazanın gerçekleştiğini, kazanın akabinde yayanın arabanın ön camına düştüğünü, müvekkilinin —– durdurduğu gibi indiğinde hemen ilk müdahaleyi yaparak nabzını kontrol ettiğini, ağzından dilini çıkararak kalp masajına başladığını, olay yerinden kaçması yönünde bulunan kalabalıktan sesler çıkmış ise de yayayla ilgilendiğini, fakat ne yazık ki öfkeli kalabalık tarafından—- darp edildiğini, olay yerinde yaya geçidinin tabelası otobüsten dolayı sol şeritten görünmediği gibi, yaya geçidine girilmeden evvel ne bir kasis ne de başka bir uyarı bulunmadığını, olay yerinin sürekli olarak ölümlü trafik kazalarının yaşandığı bir yer olduğunun, bu sebeplerden dolayı davacının açmış olduğu davasının olayın meydana gelişinde murisin kusuru bulunması nedeniyle reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —-cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan—–sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde—– sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücünün kusuru oranında müvekkil şirketin sorumluluğunun söz konusu olacağını, davanın trafik kazasından kaynaklanan işgücü kaybı tazminatı istemine ilişkin olduğunu, —– yerine getirilmesi gibi tüm cenaze hizmetlerin—— tarafından ücretsiz olarak sağlandığından cenaze ve defin gideri tazminatının hesaplanması hatalı olduğunu, bu sebeplerle davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalı—- tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, —- meydana gelen kaza sonucu müteveffa ——— vefatı sebebiyle geride kalan hak sahibi davacı annesi—– destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Kaza tespit tutanağı ve ekinde bulunan —- edildiğinde, çarpma —- gösterildiği, çarpma noktasının hemen yanında —– olduğu, çarpma noktasının —- —- levhalarının olduğu,—- ilerisinde durduğu anlaşılmıştır. Tutanakta, —— araç sürücüsünün kavşaklara ve yaya geçidine yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiği kanaati belirtilmiştir.
Davalı sürücü —- ifadesinde özetle; “— yanından geçtiğim esnada, otobüsün önünden yaya olan bir bayan çıktı. Kör noktada aniden yola çıkınca göremedim. —–.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
—– tarihli bilirkişi raporunda; davalı sürücü —– —- müteveffa yaya —— eşdeğer oranında asli kusurlu olduğu kanaati belirtildiği, mahkemece kazanın oluşumuna ilişkin tanıkların dinlenildiği, sanık sürücü —— taksirli bir kişinin ölümüne neden olma suçundan cezalandırıldığı ve kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği görülmüştür.
—– kusur raporuna göre; ceza dosyasında alınan raporun değerlendirildiği, davalı sürücü —— sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken, olay mahalli yaklaşımında bulunan ——— dikkate alıp mevcut hızını yeterince azaltarak yaya geçidi mahalline her an tedbir alabilecek şekilde yaklaşması, ayrıca yolun sağ tarafında dörtlülerini yakmış vaziyette duraklamış olan otobüsü fark ettiğinde de —— önünden yaya çıkabileceğini öngörür vaziyette ——- bir şekilde seyrini sürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmemiş, tedbirsiz şekilde yaya geçidi mahallinden geçiş yaptığı sırada, seyre göre sağ tarafta duraklamış olan otobüsün önünden karşıdan karşıya geçiş için kaplamaya giriş yapan müteveffa yaya —— çarpması sonucu meydana gelen olayda; asli kusurlu ( % 70 oranında) olduğu, müteveffa yaya—–yolunu yeterince kontrol etmeden duraklamış olan otobüsün önünden dikkatsiz ve tedbirsizce kaplamaya giriş yapıp seyir halinde olan davalı sürücü idaresindeki aracın sadmesine maruz kalarak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürmüş olduğu anlaşılmakla olayda; tali kusurlu %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Hesap bilirkişisi —- tarafından alınan — tarihli bilirkişi raporunda özetle; —– tablosuna göre hesaplama yapıldığı, davacı baba—– destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararı —- davacı anne —– destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararı = —- olduğu, davacı baba——- cenaze ve defin gideri sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararı 770,00 TL olduğu belirtilmiştir.
—- Tarihinde —-Sayılı Resmi Gazete’ de yayınlanan—–Tarihli ilamında “VI. HÜKÜM —– tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun; A. —- tarihli ve 6704 sayılı Kanun’un 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin; 1. Cümlesinde yer alan; —– bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna denilmekle, Karayolları Tarfik Kanunu’nun “Madde 90 – (Değişik:14/4/2016-6704/3 md.) Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun (…)(2) öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun (…)(2) düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır. (2) —– Kararı ile, bu maddenin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlar-da…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.” Şeklinde değiştiği görülmüş olup;
—– İlamı İncelendiğinde; “Bu durumda mahkemece,— cetvellere göre (devre başı ödemeli belirli —— % 1,8 teknik faizle) tazminat hesabının yapılmasına ilişkin olarak KTK’nun 90. maddesinde yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, —– uygulama birliğinin sağlanması yönünde tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde —— tablosunun esas alınması için içtihat geliştirdiği ancak hesaplamalarda —– yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminatın hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.” şeklinde olduğu,
Bilirkişi ——tarafından hazırlanan ek raporda; bu hususlar gözetilerek hesaplama yapıldığı, ayrıca davacı anne yönünden yetiştirme gideri indirimi yapılıp yapılmaması durumuna göre —– olarak hesaplama yapıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamından; 21.05.2018 günü, davalı sürücü ——- sevk ve idaresindeki—– —– takiben —— istikametine doğru seyir halinde iken, kaza mahalline geldiği esnada, seyre göre sağ tarafta duraklayan otobüsün önünden kaplamaya giriş yapıp karşıdan karşıya geçiş yapan müteveffa yaya —– çarpması sonucu dava konusu ölümlü kazanın meydana geldiği, müteveffanın davacı olan anne ve babasının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulundukları, mahkememizce——-kusur raporunun gerekçeli, denetlenebilir ve olayın oluşuna uygun olduğundan, hükme esas alındığı, kazanın meydana gelmesinde müteveffa —– % 30 oranında, davalı sürücü ——% 70 oranında kusurlu olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle davalı sürücü vekilinin yeniden rapor alınmasına yönelik talebinin reddine karar verildiği, mahkememizce alınan aktüer ek raporunda davacıların destek hesaplarının —– olarak yapıldığı, davacı anne çalışmadığından anneden yetiştirme gideri indirimi yapılamayacağı, sadece baba yönünden hesaplanacak tazminattan yetiştirme giderinin indirilmesi gerektiği, —– bu nedenle bilirkişi raporunun 2.seçenekte belirtmiş olduğu hesaba itibar edildiği,—- tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden —-vefatı sebebiyle hak sahiplerine herhangi bir gelir bağlanmadığı, bu nedenle hak sahiplerinin hesaplanan maddi tazminat miktarından bu hususta bir indirim yapılmadığı, dava dosyasında mevcut —- adına kayıtlı ve —- sevk ve idaresindeki —-plakalı araçın, davaya konu—- kaza tarihini kapsayan ——— sigortalı olduğu,—– bakılmaksızın davaya konu olay tarihi itibariyle vefat halinde teminat limit miktarının 360.000,00 TL olduğu, hak sahibi anne ve babanın yukarıda hesap ve tespit edilen destekten yoksunluk sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararları toplamı davalı ——-teminat limitinin altında kalmaktadır.
Karayolları Trafik Kanunun 99. maddesinde; “…Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu,— kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde—– sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” Hükmüne amirdir.
Dolayısıyla davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusuru olması nedeniyle diğer davalı—- araç maliki sıfatıyla zarardan sorumlu oldukları, davalı —– zarardan sorumlu olduğu anlaşıldığı, davacı vekilinin ıslah dilekçesi sunarak davacı baba yönünden 500,00 TL olan destekten yoksun kalma taleplerini 114.280,44 TL çıkardıklarını, davacı anne yönünden 500,00 TL olan taleplerini 151.155,40 TL’ye çıkardıklarını, davacı baba yönünden cenaze ve def’in gideri masrafını toplam 770,00 TL’ye artırdıklarını beyan ettiği, sonuç olarak davacı ——acı anne — yönünden 151.155,40 TL destekten yoksun kalma tazminatı alacağının bulunduğu, davacı —- yönünden 770,00 TL def’in cenaze masrafının bulunduğu, maddi tazminat talepleri yönünden davalı sürücü ve malikin kaza tarihi itibariyle temerrüde düştükleri, davalı —-. bakımından temerrüt tarihinin, gerekli evraklar ile birlikte, davaya konu kazanın anılan sigorta şirketine ihtar ya da ihbar edildiği tarihten itibaren (8) iş günü sonrası olduğu, davalı — gönderilen yazımın ——–tarihinde teslim edildiği, davalı sigorta —- günü sonrası olan —- tarihinde temerrüde düşmüş sayıldığı, olay trafik kazasından kaynaklandığından zarardan her üç davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, aracın hususi olması nedeniyle işleyecek faizin yasal faiz olduğu anlaşılmıştır.
Manevi tazminat, 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, — hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. —günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. —— tarihli kararı)
Davacılardan — müteveffanın annesi, davacı —-müteveffanın babası, davacı —– müteveffanın kardeşi olduğu, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın da kusurunun bulunduğu, davacıların çocuklarını ve kardeşini kaybettiklerinden ötürü büyük bir üzüntü ve acı duyacakları, dava konusu olayda eylemin meydana geldiği tarih, kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, paranın alım gücü, tarafların ekonomik ve sosyal durumları bir arada değerlendirilmiş, davacıların manevi tazminat istemi de kısmen kabul edilerek, davacı anne baba için ayrı ayrı 20.000,00 TL, davacı kardeş için 9.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerektiği, zararın haksız fiilden kaynaklı olması sebebiyle kaza tarihinden itibaren yasal faiz hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Maddi tazminat talebi açısından;
1-Davacı baba ——- yönünden taleple bağlı kalınarak 114.280,44 TL destekten yoksun kalma tazminatının,
-Davacı anne —- yönünden 151.155,40 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı —temerrüt tarihi olan 15/06/2018 tarihinden, davalılar —- yönünden kaza tarihi olan 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte her üç davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine,
Manevi tazminat talebi açısından;
2-Davacı baba —- 20.000,00 TL,
-Davacı anne —– yönünden 20.000,00 TL
-Davacı kardeş — için 9.000,00 TL manevi tazminatın davalılar —- yönünden kaza tarihi olan 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine, bakiye talebin reddine,
3-Davacı —- yönünden 770,00 TL defin/cenaze masrafının davalı —- yönünden temerrüt tarihi olan —- tarihinden, davalılar —-yönünden kaza tarihi olan —tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte her üç davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen davacılara verilmesine,
4-a)Maddi tazminat yönünden; alınması gerekli 18.131,92 TL harcın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
b)Manevi tazminat yönünden: alınması gerekli 3.347,19 TL harcın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacılar tarafından yapılan 544,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.144,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 984,68 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6—– tebligat gideri, 323,00 TL — üzere toplam 365,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak hazine adına irad kaydına,
7-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Maddi tazminat yönünden;
Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli— esaslara göre belirlenen —- vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
9-Manevi tazminat yönünden;
a)Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 7.170,00 TL vekalet ücretinin davalılar ——— alınarak davacılara verilmesine,
b)Davalı —–vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen 7.170,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı —— verilmesine,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ———-vekilinin, davalı —-yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.