Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/55 E. 2021/764 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/55 Esas
KARAR NO : 2021/764

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/03/2019
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı—– —— ——— bulunan ———-ödendiğini, TTK 1472 maddesinin — düzenlemesi kapsamında müvekkili sigorta şirketi sigortalısının zararını ödemekle zarardan sorumlu bulunanlarla zarara sebebiyet verenlere karşı dava ve talep haklarına sahip olduğunu, hasar ihbarı —- olduğu, — davalı tarafından yapılan — yetersiz olması sebebiyle —- sebebiyet verdiğinin belirlendiğini—davalı — tarafından onarıldığını ancak —– — kaynaklı zararın —- tarafından tazmin edildiğini, — avans faizi ile davalıdan tahsili ile yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının —– sözleşme kapsamında —–tarafından uygun —- şirket ile davacı sigortalısı —- —- — müvekkili şirket arasında —- gereği gibi tamamlanarak teslim edildiğini ve müvekkili şirket tarafından tamamlanan — neticesinde kazandığı hak edişlerin iş sahibi —– tarihinde ibraname ve mutabakat — tarihli ibraname ve mutabakatın 10. Maddesi gereğince;— tarafından meydana getirilen zarardan — denildiğini, iş sahibi ve davacı sigortalısı—arasında imzalanan —- ibraname ve mutabakat ile tarafların birbirini ibra ettiğini, ibraname ile müvekkili şirket —- uygun olarak yapılıp teslim edildiğinin sabit olduğunu, davacı müvekkili şirketten rücuen tazminat talep edemeyecek olup haksız davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine haksız olarak başlatılan icra takibine süresi içinde itiraz edildiğini, davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen, —- talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan tüm uyarılara rağmen ——zarar görmesine neden olunması 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kapsamında müterafik kusuru oluşturduğunu, Kanunun haksız fiillerden doğan borç ilişkilerinde yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir” şeklinde düzenlendiğini, davacının iddialarının doğru olduğu varsayımında dahi, davaya konu zararın oluşmasında, davacı sigortalısının da kusuru bulunduğundan, meydana gelen tüm zararın müvekkili şirketten tazmin edilmeye çalışılmasının hukukla bağdaşmadığını, haksız ve dayanaksız davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile sigorta sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda — tarihinden sonra açılmakla davacının dava şartı — yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının — tarihinde yapılan toplantıya— katıldığı, yapılan toplantı neticesinde tarafların — son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
—— ile davalı arasında imzalanan — yapılmayan eksik bırakılan ve hatalı yapılan—- dava dışı sigortalı tarafından—- yaptırılmıştır. — tarihli bu raporda, — yapılmasına rağmen, dava —bulunmamaktadır.
—– dava dışı sigortalı—- — sözleşmesi kapsamında;——– sonucu geçici kabul eksikliklerinin davalı —— tamamlanmadığının tespiti amacıyla, davalı — bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bu bilirkişi raporunda, — “Dava konusu——- bulunduğu” tespiti yapılmıştır.
—–, ilgili sözleşme uyarınca, dava dışı ———- dava — gereği gibi tamamlanarak teslim edildiği ve davalı şirket tarafından tamamlanan işler — hak edişin dava dışı sigortalı ——- davalı —– Raporu imzalanmıştır.
—–ibraname ve mutabakat; ilgili sözleşme uyarınca, dava dışı sigortalı —- dava— edildiği ve davalı şirket tarafından tamamlanan işler neticesinde kazandığı hak edişlerin iş sahibi —- davalı şirkete ödenmesi————–tarihli bilirkişi raporunda belirtilen eksik ve ayıplı ve bunların — tamamlandığı konusunda taraflar mutabıktır. Bu konuda——-bilirkişiden alınan raporda özetle; dava dışı —– —— kapsamında —- geçici kabul tutanağında, ——- olduğuna dair herhangi—– bu da davalı — sözleşmeye uygun olarak dava dışı sigortalı——- kabulünün gerektiği, ——— oluşan—– bulunduğu, —bu ————– ——- dolayı söz konusu olmayacağı, ——– olması gerektiği, ——- zarar görmeye müsait olarak — sorumluluğunun, — olmasından dolayı davacı sigortalısı dava dışı — — rağmen yanmasının, ancak cihazın——– kaçağından dolayı arızaya geçtiğinde müdahale edilip tekrar çalıştırıldığı sonucunun ortaya çıktığı, — sorumluluğunun davacı — belirtilmiştir.
Davacı vekilinin rapora itiraz etmesi ve ek rapor alınması talebinde bulunması üzerine mahkememizce alınan ek raporda özetle; — —–yapılmaması — dolayı bulundukları bölgede————-uygunsuz olmasının zamanla kaçaklara sebep olmuş olabileceği, ——- sebebiyle yapılan işlemler— — ödemesi gerçekleştirildiğini, —bulunan—davalı —- — bedeli ödenmediği, kök raporda belirtildiği—- yoksa sonradan mevcut — müdahalelere açık olduğundan sonradan mı oluştuğu konusunda kesin kanıya varılamadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davacı vekilinin itirazları ve talebi doğrultusunda alınan———-olmak üzere hasar bedelinin toplam 11.415,00 TL olduğu, %10 —-11.415*%10 = 1.141,50 TL olduğu, davaya konu hasar zararının (11.415,00 TL- 1.141,50 TL=) 10.273,50 TL olduğu, kullanılan malzemeler ve işçilik bedelinin olay tarihi itibarı ile uygun ve kadri maruf olduğu—, davaya —- üzerlerine insanların çıkmasından kaynaklı,— hasarlanması ve gazın kaçması ile meydana gelen zarardan işveren ———— meydana gelen olay nedeniyle oluşan zararlarda bir sorumluluğunun kalmadığı, sigortacıya rücu etme hakkını sağlayan, 6102 sayılı Ticaret Kanununun Madde 1472 olan “(1)Sigortacı,——-Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bir hak, tazmin ettiği bedel kadar, Sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, Sigortacı, Mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin — uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” hükmünün, dava konusu olay için geçerli olmadığı, davacı sigorta şirketi olan—- kusurunun olmaması sebebiyle davalı—-hakkının olmadığı, davacı —— kapsamında, davalı—– talebinde bulunmasının mümkün olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davacı sigortacı———-, 6102 sayılı TTK Md.1472 maddesinde —-tutarı ile sınırlı olarak sigortalısının yerine geçerek zararda sorumluluğu olan, sorumlu olduğu tesbit edilecek kişilere rücu edebilmesi hakkı bulunmakla birlikte, rücu edebilmesi için; zararın sigorta teminatı kapsamında olması, hasarın taraflar arasında düzenlenmiş ve hasar tarihinde yürürlükte olan sigorta poliçesi ile teminat altına alındığı, sigortalının zarara sebebiyet veren üçüncü kişiden tazminat isteme hakkının mevcut olması gerektiği,—- veren kişiden tazminat isteme hakkına sahip değilse, sigorta şirketinin de üçüncü kişiden tazminat hakkı olmayacağı, bu kapsamda bilirkişi heyetlerince yerinde inceleme sonucu alınan 2 kök ve 1 ek raporda; dava dışı ——– geçici kabul tutanağında, —- olduğuna dair herhangi — yada tespit bulunmadığı, bu da davalı ——- dava dışı —– davaya konu —– geçici kabul sonrası üzerlerine insanların çıkmasından kaynaklı, —- meydana gelen zarardan davacının dava dışı sigortalısı işveren —— tam kusurlu olduğu, davalı—– meydana gelen olay nedeniyle oluşan zararlarda bir sorumluluğunun olmadığı belirtilmekle ve alınan kök ve ek raporun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, hasarın davalının kusurundan kaynaklanmaması nedeniyle davacının davalıya rücu şartı oluşmadığından davanın reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 175,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 116,15 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —- davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden— ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.