Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/52 E. 2019/1156 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2019/52 Esas
KARAR NO : 2019/1156

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2019
KARAR TARİHİ : 19/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı şirket arasında —- tarihli —- imzalandığını, bu sözleşme hükümleri doğrultusunda davalı şirket müvekkili bankanın ——olarak faaliyette bulunduğunu, davalı şirketin taraflar arasındaki —-aykırı işlem ve davranışları nedeniyle yine sözleşme hükümleri uyarınca sözleşme tek taraflı olarak fesih edildiğini, davalıya Kadıköy —–.Noterliğinin —- yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, davalı tarafından tahsil edilen işlemlere ilişkin toplam —– ödenmesi iadesi talep ve ihtar edildiğini, müvekkili bankanın alacağının ödenmesine ilişkin davalı borçluya tebliğ edilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, üye iş yerinden kaynaklanan alacakları ———ile davalı borçlu şirketten Kadıköy —-.Noterliğinin —–yevmiye numaralı ihtarnamede belirtilen business kartın iptali ile ortaya çıkan borç ile birlikte toplam alacağın tahsili amacıyla borçlu hakkında İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün ———– tarihinde ilamsız takip başlatıldığını, tebliğ edilen ödeme emrine davalı borçlu ödeme emrine haksız ve yasal düzenlemelere aykırı olarak borçlu olmadığını, asıl alacak, faiz ve tüm ferilerine 06/09/2016 tarihinde itiraz ederek takibin durduğunu, karşı taraf borçlunun haksız ve hukuka aykırı Üye İş Yeri Sözleşmesinden kaynaklanan 12.019,17 TL olan alacaklaklarının itirazının iptalini, takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün ——-sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı şirket ve dava dışı şahıslar aleyhine Üye İş Yeri Sözleşmesinden kaynaklı 12.019,17 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanak evrak aslı dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce banka kayıtları üzerinde ve davalı tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Bankacı bilirkişi —–tarafından hazırlanan raporda özetle; dava konusu olayın mesafeli bir işlem sahteciliği olduğu, davacı bankanın, yani sanal ——- somut olay yönünden yapmış olduğu işlemlerin bir aracılık işleminden ibaret olduğu, dolayısıyla uluslararası kredi kartı kuralları gereği chargeback uygulamaları paralelinde işlem bedelini kart hamilinin bankasına iade etmek durumunda/zorunda olduğu nazara alındığında, davacı bankaya bir kusur isnat edilemeyeceği, dava konusu işlemlerin kart numarası, kartın son kullanım tarihi ve kartın imza panelinde yer alan üç haneli güvenlik kodu’nun—– davalının sanal sitesine girilmesi ile tamamlandığı ve bu bilgilerin kartın üzerinde yeralan veriler olduğu diğer bir değişle gizli veriler olmadığı gözönüne alındığında, kart hamiline karşı kusur izafe etmenin mümkün olmadığı, dava dosyasından da kart hamilinin itirazı üzerine dava konusu harcama bedellerinin—- yoluyla davacı —- dava dışı yabancı bankalarca tahsil edilip kart hamillerinin hesabına iade edildiği, mesafeli işlemlerde güvenliğin sağlanması için ——uygulamasının (ürünü) geliştirildiği, bu uygulamalarla, —- sipariş verenin kimliği ile satıcının kimliği, dijital ortamda şifreleme sayesinde birbirini tanıdığı, kart hamillerinin güvenliğini arttırmak için geliştirilen bu ürünün alt yapısının dava dışı yabancı bankalar tarafından internet üzerinde faaliyet gösteren tüm sanal mağazalara sunulmasına rağmen, davalı üye işyerinin e-ticaret işlemlerinde üst düzeyde güvenlik sağlayan bu sistemi kullanmadığı ya da sitesinden alışveriş yapan kart hamillerine opsiyonel olarak şifresiz işlem yapma olanağı tanıdığı, bunun 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasasının 18/11 maddesine de aykırı olduğu, bu nedenlerden ötürü davalı üye işyerinin dava konusu olayda %70 oranında kusurlu olduğu, dava konusu bir adet işlemin adet ve tutar olarak hayatın olağan akışına uygun işlem olduğu, buna rağmen dava konusu kartı çıkaran dava dışı yabacı bankalar kendisine gelen provizyon talebinin —-yapısı ve şifrenin kullanılmadan gönderilmiş olduğu değerlendirilerek, kart hamiline mesaj ya da telefon ile ulaşıp cereyan eden işlemler hakkında bilgilendirmesi gerektiği, dava dışı yabancı bankanın/ların dava konusu zararda %30 oranında mütefarik kusurlu oldukları, somut olayda yabancı bankalara bir kusur izafe edilmesinde davacı yönünden hukuki bir yarar olmadığına göre, davalı üye işyeri davacı bankanın zararının tamamından sorumlu olduğu, davalının asıl alacak miktarı olan 12.019,17 TL’den sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın taraflar arasındaki 24/09/2014 tarihli Üye İşyeri Sözleşmesi uyarınca davalı aleyhine başlatılan takip nedeniyle itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı tarafça davalı tarafın Üye İşyeri Sözleşmesine aykırı işlem ve davranışları nedeniyle sözleşme hükümleri uyarınca sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilerek davalı tarafından tahsil edilen işlemlere ilişkin bedelin davalıdan talep edildiği, mahkememizce bankacı bilirkişiden banka kayıtları ve defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu tarafların kusur oranlarına ve zarar bedeline ilişkin yapılan tespitin olayın oluşuna uygun denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle rapor doğrultusunda karar vermek gerekmiş, davalının söz konusu alacaktan sorumlu olduğu anlaşılmakla, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin belirtilen miktarlarda devamına, davacı taraf takip talebinde herhangi bir faiz oranı ve türü belirtmeden faiz talebinde bulunduğu görülmekle, takip miktarına yasal faiz işletmek gerektiği, söz konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın inkar tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 12.019,17 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 821,03 TL davacı tarafça peşin olarak yatırılan 205,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 615,77 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 205,26 TL peşin harç olmak üzere 249,66 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 78,40 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 678,40 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.