Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/452 E. 2022/789 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/452 Esas
KARAR NO : 2022/789

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Asıl dosya davacı vekili dava dilekçesinde özetle: taraflar arasında ——- tarihinde davalı——— ————– sözleşmesinin imzalandığını, taraflar arasındaki mevcut sözleşme devam eder iken davalı yanın —— belirlenen hedeflerin gerçekleşmediği iddiası ile ————– ihtarnamesi ile sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih ettiğini, ancak taraflar arasında yazılı bir hedefin olmadığını temenni niteliğinde sözlü olarak ——- belirlendiğini, davalı yanın sözleşmeyi hedef tutturulamadığı iddiası ile fesih etmesinin çelişkili olduğunu, —- ——— ödendiğini,———- ödenmediğini, —————— davalı yandan talep edildiğini, —– davalı —– alındığını,——- ulaşabilmek için davalı yana verilen siparişlerin gönderilmediğini beyan ederek, haksız sözleşmenin feshi nedeni ile sözleşmenin bitimine kadar olan dönem için şimdilik —— kar kaybının (satış primleri dahil) —– faizi ile davalıdan tahsiline, TTK 122 ye göre şimdilik—— ———- tahsil edilen ———- tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile TBK 58 e göre ————— manevi tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve dava giderlerinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Asıl dosya Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı yanın iddialarının yersiz olduğunu, —– tarihinde davacı ———yılları arasını —-sözleşmesinin imzalandığını, mevcut sözleşmenin davacı yanın —belirlenen hedeflerin gerçekleşmediği gerekçesi ile ———nolu ihtarnamesi ile sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih ettiklerini, davacı———- konusunda hedefin belirlendiğini, ——- belirlendiğini, davacı yanın satış hedefini gerçekleştirememesinde müvekkilinin kusurlu olmadığını, ———- içerisinde davacı ——— — alındığını, ——– taraflar arasında belirlenen ——— ulaşılamadığını, davacı yanın —–gerçekleşmeyen hedef için iddia ——— yazışmaların ——— hedefine bir etkisinin olmadığını, davacının maddi, manevi, kar kaybı ve yapılan masraflara ilişkin taleplerinin yasal olmadığını, —– tazminatının yerinde olmadığını,——– satıldığını, davacının ——–oluşturmadığını, müvekkiline ———— yapıp, ——— ——kullandığını, davacıya ait ————- çekilen tutarın davacı yanın kendilerine olan borcundan dolayı çektiklerini ——- tarihinde yapılan mutabakatta davacı yanın——borçlarının olduğunu beyan ederek, sözleşmenin haklı feshedildiğinin tespitine, tüm maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yan üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Birleşen dosya;
——————————Karar sayılı dosyada :
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle: taraflar arasında ————– —————– sözleşmesi imzaladığını, müvekkili şirketin bu ürünün satış ve ——— kurulduğunu, müvekkili şirketin çalışmalarına tüm gayretiyle devam ederken davalı şirketin—– müdürünün değiştiğini ve yerine atanan ———- müvekkili —————– sorunlar yaratmaya başladığını, bu sorunlara rağmen müvekkili şirketin çalışmasına devam ederken sözleşmenin davalı tarafından tek taraflı feshedildiğini, fesih gerekçesi olarak da sözleşmenin 11/A maddesince taahhüt edildiği belirtilen —- itibarıyla gerçekleşmiş olmasının gösterildiğini, markanın —————- girmesi, sözleşmenin 1. yılında olması, ————–olumsuzluklar yaşanması ve piyasaların ağır şekilde etkilenmesi nedeniyle ——— satış hedefinin davalı şirketin müvekkili şirkete önerdiği hedef olduğunu, ancak — ilk kez giren markanın tanınır/bilinir hale gelmesinin dahi bir zaman alacağının—- yoluyla ülke geneline ylapılacağının davalı şirketin de malumunda olduğundan sözleşme kurulumu aşamasında son derece yapıcı, destekleyici vaatlerle müvekkili şirket ile sözleşme imzalandığını, gelinen noktada olmayan satış hedefi taahhüdünün gerekçe gösterilerek sözleşmenin feshine gitmenin dürüstlük kurallarıyla açıklanamayacağını ayrıca haklı fesihten söz edilemeyeceğini, müvekkili şirkete 2018 yılı için doğmuş aylık ve — primlerinin ödenmediğini, sözleşmenin feshiyle birlikte iade alınması gereken ürünlerin de alınmadığını, davalı tarafın fesih bildirimine———– sayılı ihtarı ile keşide ettikleri ihtarda ödenmeyen prim bedelleri toplamı olan ——– ödenmesi ve fatura tanzimi için irtibata geçilmesi hususunun da ihtar edilmesine rağmen cevap verilmediğini, bunun üzerine —- olan davalı ürünlerinin iadesi gerçekleşmeden—– cari hesap —— göre davalı şirkete olan borç ve davalı şirketten alacaklı olunan ———- bedellerinin mahsp edildiğinde—— alacağın müvekkili ——-ile icra takibine konu edildiğini, ancak davalı tarafın genel geçer bir beyanla borçlu bulunmadığını belirtmekle yetinerek icra takibine ve ferilerine itiraz ettiğini, davalı şirketin —– ödeyip ———– ödememesinin çelişkili olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davalı tarafın sözleşmeyi haksız feshi nedeniyle——– dosyası ile tazminat davasının derdest olduğunu, öncelikle mahkememiz dosyasıyla bu dosyanın birleştirilmesini, davalı—– dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte ödenmesini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle: davacının dava dilekçesinde birleştirme talep ettiğini, taraflar arasında ——– sayılı dosyası ile görülmekte olan derdest bir dava bulunduğundan ve bu davanın huzurdaki dava ile irtibatlı bulunduğundan usul ekonomisi adına birleştirilmesini talep ettiklerini, sözleşmenin davacının satış hedeflerini gerçekleştirememesi ve ———kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirememesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, gerekli ihtarların yapıldığını, davacı yanın iddiaları ve bunları dayandırdığı hususların iddialarının ve bunları dayandırdığı hususların çelişkili ve gerçekten uzak olduğunu, hukuk mantığının ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ciro primlerinin kısmen ödenmesinin tamamen müvekkilinin iyiniyetinden kaynaklandığını, bu nedenlerle müvekkilinin davacı tarafa karşı hiçbir borcu bulunmadığını, sonuç olarak———— dosyası ile bu davanın taraflarının aynı olup, davaların birisinde verilecek kararın diğerini de etkileyeceğinden davaların birleştirilmesine, haksız ve dayanaksız davanın reddine, icra takibinin konusu olan bedelin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ———– ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Asıl davada, davacının taraflar arasında imzalandığı uyuşmazlık konusu olmayan distribütörlük sözleşmesinin davalı tarafça haksız olarak feshedildiği iddiasına dayanarak, bu hususun tespiti ile birlikte haksız fesih nedeniyle kar kaybı, denkleştirme tazminat, sözleşmeye duyulan güven nedeniyle yapılan tüm yatırım, masraf ve harcamaları, davalı——— tahsil edilen —–iadesi ve manevi tazminat talepleriyle dava açıldığı, davacının davalı tarafça gösterilen fesih nedeninin haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığı, sözleşme eki mahiyetinde imzalanmış bir ————- bulunmadığından satış hedefinin tutturulamaması gerekçe gösterilerek sözleşmenin feshedilemeyeceğini iddia ederek talepte bulunduğu, davalının ise taraflar arasında satış hedefinin kararlaştırıldığını, ancak davacının bu hedefi tutturamaması nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, davacının satış hedeflerini tutturamamasında davalının kusurunun bulunmadığını, bu konuda davacı tarafça ileri sürülen hususların mücbir sebeb olarak da kabul edilemeyeceğini, dolayısıyla davacının taleplerinin reddi gerektiği, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmenin tek satıcılık sözleşmesi niteliğini taşımadığını, davacının ürün üzerinde——- hakkının bulunmadığını savunduğu,
Birleşen dava dosyasında: davacının davalı hakkında başlattığı ilamsız icra takibinde dayanak sözleşmeden doğan cari hesap alacağını talep ettiği, davalı tarafın cari hesabın konusu olan ciro primlerine ilişkindir.
Asıl dosya: 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda —— dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —- tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının ——başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin —– tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Birleşen dosya: 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda —– dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —- tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının —— başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin ——- tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—————–Mahkemesi vasıtasıyla mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Davacı vekilinin ———–üzerinden sunmuş olduğu dilekçesinde; davada tarafların sulh olduklarını, asıl ve birleşen davadan feragat ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücreti konusunda da tarafların anlaşmaya vardıklarını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını talep etmiştir.
Davalı vekilinin —— sistemi üzerinden sunmuş olduğu dilekçesinde; davada tarafların sulh olduğunu, davacı asıl ve birleşen dosyadan feragat edildiğini, feragatı kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda da tarafların anlaşmaya vardıklarını, işbu dosyada karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davadan feragat HMK’nın 307. ve 311. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK 307. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Asıl ve birleşen dosya yönünden davacı davadan feragat ettiğinden hem asıl dosya hem de birleşen dosya yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, karşılıklı olarak taraflar birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine gerek görülmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Taraflar ———— ücreti hakkında beyanda bulunmadıklarından ———— ücreti taraflara eşit olarak paylaştırılmıştır.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Asıl ve birleşen dosyanın feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Asıl dosyada; Alınması gerekli harç başlangıçta alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Birleşen dosyada; Alınması gerekli harç başlangıçta alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraf vekillerinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Asıl dosya yönünden:7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan———– ücretinin tamamının davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Birleşen dosya yönünden: 7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan ——— tarafından karşılanan ———– ücretinin tamamının davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.