Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/282 E. 2020/280 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2019/282 Esas
KARAR NO : 2020/280

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 30/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —— sahibi olduğunu, yıllardır tüm ödemelerini ve birikimlerini davalı bankanın —-nezdinde açılmış hesabı ile yönettiğini, müvekkilinin —- iş yerinden çıktığını, müşterisine giderken adına kayıtlı —————— hattın bir anda gelen ve giden aramalara kapandığını, sinyal vermediğini fark ettiğini, bunun üzerine hemen en yakınında bulunan—– gittiğini, ——- —- kartının arızalandığını yeni bir sim kartı takılması halinde sorunun giderileceğini söylediklerini, müvekkilinin de bayide yeni bir sim kart çıkartığını, telefonu aramalara açıldığını, müvekkilinin —– müvekkilini aradığını, müvekkilinin eşi ———- olup olmadığını sorduklarını, ————-müvekkiline söylediğini, müvekkilinin bunun üzerine durumdan şüphelendiği için hemen internet şubesinden hesabına girip hesabını kontrol ettiğinde bilgisi ve —- tanımadığı bir şahsa —yapıldığını gördüğünü, müvekkilinin bu eft işlemini gördükten sonra —– davalı bankanın çağrı merkezini arayarak hesabından bilgisi ve onayı dışında —— işleminin yapıldığını, buna rıza göstermediğini, bu işlemin dolandırıcılar tarafından yapıldığını belirterek davalı bankaya şüpheli bildiriminde bulunduğunu, müvekkilinin bilgisi ve onayı olmadan yapılan bankacılık işleminde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin davalı bankada şüpheli işlem bulunmasına rağmen davalı banka gerekli tedbirleri almadığın——isimli şahsın——- şubesindeki vezneden bizzat parayı çektiğini, müvekkilinin—– tarihinde—– giderek davalı banka yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, müvekkilinin—— soruşturma dosyasında ifadesini verdiğini, sorumlular hakkında şikayetçi olduğunu, davalı bankanın —— şubesi nezdinde açılmış bulunan —– nolu iban hesabından bilgisi ve onayı dışında çekilmiş olan — — ————– belirlenen avans faizi ile davalı bankadan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ikame ettiği dava haksız ve temelden yoksun olması nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, —— yapıldığı hesap sahibine yönetilmesi gerektiğini, davacı şifreli girişleri yapmak suretiyle girdiği internet şube oturumunda dava dışı kişiye ait kredi kartı——– yaptığını, ancak bu işlemi kabul etmediğini, davacının müvekkili bankaya yöneltebileceği bir kusur ve husumet bulunmadığını, bu nedenle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı kendisine ait bilgilerini korumak anlamında gereken dikkat ve özeni göstermeyerek kusurlu davrandıklarını, söz konusu para transferinde bankanın kusuru veya ihmalinin bulunmadığını, davacının telefon bankacılığına girişi için sistemde kayıtlı bulunan —- şifreleri gönderildiğini, bu şifrelerin doğru girilmesi neticesinde giriş yapılan oturumda —————- tutarında EFT işlemini gerçekleştirildiğini,——- giriş şifreleri davacıya özel olduğunu, davacının iddiaları hukuka aykırı olduğunu, davacının ve müvekkili bankanın hak ve yükümlülükleri imzalanan—- ile belirlendiğini, davanın husumet yönünden reddini, haksız ve kanuni dayanaktan yoksun davanın banka yönünden reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davacının bilgisi ve onayı dışında mevduat hesabından çekildiğini iddia ettiği 65.000,00 TL’nin davalı bankanın kusuru nedeniyle bankadan tahsili talebine ilişkindir.
Davacı .———–hesap no.lu müşterisi olduğu ve hesaba tanımlı —– kredi limiti mevcut olduğu, davacının bu hesabı ticari işletmesi adına kullandığı, davacının —— şahıs firması, dolayısıyla mahkememizin görevli olduğu, davalı banka ile davacı arasında —————– imzalandığı,
Davacı tarafından el yazısı ile doldurulan —– davacının cep telefon numarasının —- olarak yer aldığı, davalı bankanın bilgisayar sisteminden alınan ——- davacının cep telefon numarasının ——- olduğu,
Davacının——tarihinde davalı bankanın ———- şeklinde detayı verilen— havalesinin gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu işlemin gerçekleştirildiği hesaba ait ——–incelendiğinde;
•Davacının, davalı bankanın internet şubesini kullanan bir müşterisi olduğunun anlaşıldığı, ancak işlem günü —- — kanalından davacıya ait hesaba ulaşıldığı,
•Dava —–işlemin gerçekleştirilmesi için davalı bankanın —— cep telefonundan arandığının anlaşıldığı,
•Davalı banka tarafından, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan yazıda da, ——– telefon numarasından bankanın çağrı merkezi aranarak, söz konusu işlemlerin gerçekleştirilmiş olduğunun bildirildiği,
•—— tarihinde davalı bankanın ———-
• Saat ———- İşlemi yapıldığı,
• Saat ——- işlemlerinin yapıldığı,
• Saat —————
• Saat ——– işlemlerinin yapıldığı,
Aynı gün ayrıca;
• Saat ——- işlemleri yapıldığı,
• Saat ——— işlemlerinin yapıldığı,
• Saat ——— işlemlerinin yapıldığı, tespit edilmiştir. Söz konusu kayıtlara göre, —- saatleri arasında yapılan aramaların—————————–sonraki aramaların ise davacıya ait ——- cep telefonundan yapıldığı kanaatine ulaşıldığı,
Bu arada; davalı —————şubeden hesaba giriş için davalıya —– “—–söz konusu telefon numarasına iletildiği, ancak aynı gün saat ————-ile söz konusu telefona iletilemediği görülmektedir. Davalı bankanın — ilk defa arandığı saat de 13:51’dir.
İstanbul —————– bilgilerinin sorgulanmasının yapıldığı ve yapılan sorgulama sonucunda; —— — numaralı ——- olduğu, davalı bankanın Çağrı Merkezini arayan cep telefon numarasının davacıya ait olmadığı, davacının hesabından gönderilen———————————————- kasadan dava dışı —– nakit çekildiği (Ödeme dekontu dava dosyasında mevcuttur.),
Davacının, davalı bankanın internet şubesini aktif kullanan bir müşterisi olduğunun anlaşıldığı, ancak işlem günü —– kanalından davacıya ait hesaba ulaşıldığı,
• Davalı bankanın çağrı merkezi yetkilileri tarafından, telefonla arayan şahıs veya şahıslara, gerçek hesap sahibi olup olmadıklarını tespit etmek amacıyla sorulan sorulara, arayan şahıs veya şahıslarca açık ve net cevapların verilmediği,
• Davacı tarafından, çağrı merkezi yetkililerine yapılan şüpheli işlem bildirim saati ile paranın üçüncü şahıs tarafından nakit olarak çekildiği saat arasında geçen 26 dakikalık sürenin, teknolojinin yoğun olarak kullanıldığı bankacılık sektöründe, paranın bloke edilmesi ya da çekilmesinin önlenmesi için yeterli bir süre olduğu düşünülmektedir. Ancak davalı bankaca bu süre içinde üçüncü şahsın parayı çekmesinin önlenemediği,
• Yapılan tüm işlemlerde davacının özen yükümlülüğünü ihmal ettiğine dair davalı bankaca somut bir delil sunulmadığı, dava konusu EFT işleminde davalı bankanın tamamen kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapor doğrultusunda davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili rapora itiraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının bilgisi ve onayı dışında mevduat hesabından—– tarihinde çekildiği iddia edilen—–tutarın, davalı bankadan tahsili talebine ilişkin olduğu, ———– hesabına gönderilen —- ilgili yapılan işlemler incelendiğinde; davalı —————cep telefonun davacıya ait olmadığının tespit edildiği, —— soruşturma dosyası kapsamında, davalı … tarafından gönderilen —– görüşme kayıtlarının yer aldığı —–bilirkişi tarafından düzenlenen Bilirkişi Raporu ile yazılı metin haline getirildiği, bilirkişi raporu ekinde yer verilen metinlerde; “———–kaydında özette; çağrı merkezi yetkilisinin arayan kişiye kart şifresini, geçici şifre bilgisini, ——yaptığı bir alışveriş bilgisini sorduğu, ancak arayan kişinin sorulan somlara net bir cevap veremediği,————-ses kaydında arayan şahsın, çağrı merkezi yetkilisinden hesap bakiyesini sorduğu, yetkilinin de hesapta ———————— kredi limiti bulunduğu bilgisini verdiği, arayan şahsın başka hesaplarının olup olmadığını sorduğu ve fon hesabını bozup para gönderip gönderemeyeceğini sorduğu, davacının hesaba —— göre; davacının, davalı bankanın —- aktif kullanan bir müşterisi olduğu, davalı bankanın ——-telefon görüşme kayıtlarına göre, üçüncü şahıs veya şahıslar tarafından, davacıya ait hesaptan işlem yapmak —————hesap bakiyesinin sorulduğu ve çağrı merkezi yetkilileri tarafından, arayanın gerçek hesap sahibi olup olmadığının tespiti amacıyla kart şifresi, yaptığı herhangi bir alışveriş işlem bilgisi ve internet şubeden ya da ATM’den yaptığı bir işlem bilgisinin sorulduğu, ancak arayan kişinin sorulara belirtildiği şekilde net bir şekilde cevap vermediği, davacı tarafından, davalı bankanın ————— çağrı merkezi yetkililerine hesabından bilgisi ve —- çıkışının yapıldığı ve şüpheli işlem olduğu bilgisinin verildiği, —————– çağrı merkezi yetkililerine şüpheli işlem bildirimini yaptığı, geçen —-süre içinde, günümüz bankacılık teknolojik alt yapısı dikkate alındığında,—————hesaba bloke konulmak suretiyle ödemenin engellenebileceği, ancak davalı bankanın bu hususta olması gereken dikkat ve özeni göstermediği, davacının olayda kusurunun bulunmadığı, dava konusu EFT işleminin gerçekleştirilmesinde, davalı bankanın tamamen kusurlu olduğu kanaatine varılmakla Yargıtay ———- sayılı kararında da “Mahkemece davalı bankanın mevduat hesabını korumakla yükümlü olduğu, davacının da internet bankacılığını tercih etmesi ve özel bilgilerini korumakla yükümlü olduğu dikkate alındığında, meydana gelen zararın ga reme ten paylaştırılmasın/n hakkaniyete uygun olacağı, dosya kapsamı itibariyle zararın %75’inden davalı bankanın, %25’inden de davacının sorumlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Bankalar kendilerine yatırılan paralan——- veya belli bir vadede aynı veya misli olarak iade etmekle yükümlüdür. (4491 sayılı yasa ile değişik 4389 sayılı Bankalar Kanunu 10/4 ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 61. maddesi) Bu tanımlamaya göre mevduat ödünç ile usulsüz tevdi sözleşmelerinin niteliklerini taşıyan kendine özgü bir sözleşmedir Bankalar birer güven ve itimat kunımları olduklarından kural olarak hafif kusurlarından da sorumludurlar. Davacının kişisel bilgilerini koruyamadığı, bu konudaki özen yükümlülüğünü ihmal ettiği sabit olmadığı sürece davacı müşteri bankada bulunan paranın telefon bankacılığı yoluyla başka hesaba aktarılmasından dolayı sorumlu tutulamaz. Mahkemece bu yönler gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken davacının da kusurlu bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir…” şeklinde belirtildiği gibi davacının kişisel bilgilerini koruyamadığı ve bu konudaki özen yükümlülüğünü ihmal ettiği sabit olmadığı sürece, davacının oluşan zarardan sorumlu tutulamayacağı, olayımızda davacının kart ve hesap bilgileri ile şifresini paylaştığına dair bir bilgi olmadığı, davalının kusurlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile ——- paranın mevduat hesabından çekildiği tarih olan 03/12/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
—————tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı —- davacı tarafça peşin olarak yatırılan —— harcın mahsubu ile ———- tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL başvurma harcı 1.110,04 TL peşin harç olmak üzere toplam 1,154,44 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 56,30 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 756,30 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——–esaslara göre belirlenen —- ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa talep halinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.