Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/277 E. 2020/651 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1148 Esas
KARAR NO : 2020/661
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2018
KARAR TARİHİ : 24/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu, bu ilişki uyarınca müvekkili tüm edimlerini eksiksiz bir şekilde ifa etmesine karşın borçlu üzerine düşen edimi ifa etmekten imtina ettiğini, ————- sayılı dosyası ile borçluya karşı icra takibi başlattıklarını, borçlu kötü niyetli olarak, sadece icra takibini durdurmak, sürüncemede bırakmak gayesiyle hukuki mesnetten yoksun itiraz dilekçesini sunduğunu, takibin durduğunu, borçlunun yapmış olduğu itirazın iptaline, icra takibinin devamına, borçlunun % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Dava dilekçesi davalı şirkete tebliğ edilmiş, davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava dilekçesi davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
——– sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağının tahsili amacıyla —- asıl alacak, — işlemiş faiz olmak üzere toplam —— alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce taraf ticari defterlerinin incelenmesi ve davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının belirlenmesi açısından mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mali müşavir —- tarafından hazırlanan bilirkişi kök raporunda özetle; davacı yana ait —- defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğu, taraflar arası ticari ilişkisinin — tarihinde başladığı, davacının davalı yana — tutarında fatura düzenlendiği —– Tarihli ——- davalı yan tarafından davacı yana çeşitli tarihlerde — tutarında ödeme yapıldığı ———- Tarihli —- davalı yan tarafından davacı yana —- tarihinde verilen ——— tarihinde davalı yana iade edildiği, iade sonrası davalı yandan yeni bir çek alındığı gözüktüğünden, girişi ve çıkışı olan çekin mükerrer ödemeye sebebiyet vermemek açısından dikkate alınmadığı, diğer bir ifade ile davalı yanın sadece bir adet —- tutarlı çek ödemesinin dikkate alındığı, taraflar arasında — tarihinden sonra başkaca ticari ilişki olmadığı, bu tarih itibarıyla davacı yanın davalı yandan ———- alacaklı olduğu, davalı tarafın defterlerini ibraz etmediği belirtilmiştir.
Davalı şirkete ait Ba, davacı şirkete ait Bs formları celbedilmiş, ve davalı tarafın defterlerinin incelenmesinde bilirkişi ile davlı şirket mali müşairi arasında irtibatsızlık olduğundan davalı şirket defterlerinin incelenmesi için ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda özetle; davacı yanın ticari defterlerine göre; davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan — tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu, davalı yanın ticari defterlerine göre; davalı yanın davacı yana takip tarihi olan —- tarihi itibarıyla —borçlu olduğu, taraflar arası cari hesap farkının—–olduğu, bu farkın; davalı yan ödemelerinden kaynaklandığı, taraflar arası borca dayanak olarak gözüken ve cari hesap bakiyesini oluşturan davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen — faturanın davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı yan tarafından aynı nolu ve tutarlı —tutarında çek ödemesinin kaydedildiği ——– bu durumun davacı yan ticari defterlerinde çekin iade edildiği ve yerine yeni çek alındığı şekilde kaydedildiği (çekin davalı yan tarafından iade alındığına ilişkin dosyada davalı yan kaşe imzalı çek iade makbuzunun olduğu) dosyaya sunulu ödeme belgelerin davacı yanın defterlerine doğruladığı, bu noktada davacı tarafın defterlerine itibar edilmesi gerektiğinin dosya kapsamından anlaşıldığı, tarafların BA-BS formlarının örtüştüğü yani takibe konu faturaların, hem davalı hem davacı yan tarafından vergi dairelerine yasal sürelerinde beyan edildiği ve tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının davalıdan TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın faturaya dayalı cari hesap alacağının tahsili talebine ilişkin olduğu, cari hesabın —– oluştuğu, tarafların celp edilen BA/BS formlarına göre davacı şirket tarafından davalı yana düzenlenen 2 adet faturanın her iki şirket tarafından vergi dairesine bildirildiği, davalının defterlerinde de kayıtlı olduğu, faturaların ve muhteviyatlarındaki —- temini, tesisatlarının ve montajlarının yapılması işi ve ——işlerinin davacı yan tarafından davalı yana teslim edildiği kanaatine varıldığı, diğer bir ifade ile faturaların davalı yana teslimi konusunda taraflar arası ihtilaf olmadığı taraflar arasındaki mutabakatsızlığın davalı yan ödemelerinden kaynaklandığı, davalı yan tarafından aynı nolu ve tutarlı — tutarında çek ödemesinin kaydedildiği ——, bu durumun davacı yan ticari defterlerinde çekin iade edildiği ve yerine yeni çek alındığı şeklinde kaydedildiği (çekin davalı yan tarafından iade alındığına ilişkin dosyada davalı yan kaşe imzalı çek iade makbuzunun olduğu,) dosyaya sunulu ödeme belgelerinin davacı yanın defterlerini doğruladığı, bu noktada davacı defterlerine itibar edilmesi gerektiği, sonuç olarak davacı tarafından davalıya düzenlenen —tutarlı faturadan, davalı yanın—- tutarlı ödemesinin mahsubu sonucu bakiye —-alacağının kaldığı anlaşılarak, takibe yönelik itirazın bu bedel üzerinden iptalinin gerektiği, davacı vekilinin beyanı doğrultusunda işlemiş faiz talepleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, alacak fatura alacağı olup likit olmakla, hüküm altına alınan —- % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin —- asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, işlemiş faize ilişkin talep olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 163.334,05 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 11.157,35 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.971,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.186,21 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 1.971,14 TL peşin nispi harcı olmak üzere toplam 2.007,04 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 122,20 TL tebligat ve müzekkere masrafı 650,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 772,20 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 19.466,73 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/11/2020