Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/257 E. 2023/341 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/257 Esas
KARAR NO : 2023/341

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/09/2018
KARAR TARİHİ : 08/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; 24.05.2018 tarihinde—– ilçesi bölgesinde sürücü —– sevk ve idaresindeki—– plakalı araç ile—- istikametinden —- istikametine seyir halinde iken DUR levhasına çarpması neticesinde tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada araç içinde yolcu konumunda olan müvekkilleri —– yaralandığını, meydana gelen kazanın oluşumunda—– plakalı araç sürücüsü ——asli ve tam kusurlu olduğu tespit edildiğini, oluşan maluliyet nedeniyle davalı sigortaya başvuru yapıldığını ancak davalı … şirketinin yasal süre geçmesine rağmen başvurumuzu sonuçlandırmadığını, kazaya neden olan—– sevk ve idaresindeki—- plakalı araç 24.05.2018 tarihinde davalı—–nolu poliçe ile ZMMS sigortası olması nedeniyle müvekkilleri için maddi tazminat ve temerrüt tarihinden işletilmek üzere faiz istendiğini, kazaya neden olan —– sevk ve idaresindeki —– plakalı araç 24.05.2018 tarihinde davalı —– nolu poliçe ile KASKO sigortası olması nedeniyle müvekkilimiz için maddi tazminat ve temerrüt tarihinden işletilmek üzere faiz talep edildiğini, taleplerinin reddedildiğini bu nedenle kasko için 50,00 TL, ZMMS için 50,00 TL olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminatının, davalı —— sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile tahsilini talep etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptı usulüne uygun tebliğ edilmiş ancak davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dosyanın ilk olarak—–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas, ——Kara sayılı dosyası üzerinden incelemeye alındığı; 18/02/2019 tarihli karar ile davalı vekilinin yetki itirazının kabulü ile açılan davanın yetki yönünden reddine karar verilerek dosya; mahkememize tevzi edilmiş olup, yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılarak incelemeye alınmıştır.Dava, 24/05/2018 tarihinden —— plakalı aracın tek taraflı trafik kazısı sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının açtığı maddi tazminat davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.Davaya ilişkin yargılama devam ederken davacı tarafından sunulan 28/04/2023 tarihli dilekçe ile davalı vekili tarafından sunulan 05/05/2023 tarihli dilekçe sunulmuş; dosyada sulh olduklarını bu nedenle davadan feragat ettiklerini ve karşılıklı olarak yargılama gideri, vekalet ücreti taleplerinin olmadığı anlaşılmıştır.Davacı vekilinin vekaletname uyarınca, açılan davadan feragat etmeye, sulh olmaya yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır.

Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. Maddesinde “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” şeklinde belirtilmiştir. Yine aynı kanunun 309. Maddesi feragat iradesinin “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. ” şeklinde açıklanabileceği ve bunun sonucunda verilen kararın kesin hüküm teşkil edeceğine dair 311. Maddesi de ” Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. ” hükümlerini içermektedir Ayrıca davadan feragat edilmesi halinde yargılama giderlerine dair 312. maddede şu düzenleme mevcuttur; “Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.”.
Sonuç olarak, 6100 sayılı HMK 307 ve devamı maddeleri gereğince feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup, hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Dilekçe ile veyahut yargılama sırasında sözlü olarak yapılabilir. Feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Hüküm kesinleşinceye kadar her aşamada yapılabilen feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu gibi feragat beyanında bulunan taraf davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilir.Somut olayda, davacı vekili tarafından sunulan 28/04/2023 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş ve davacı vekilinin vekaletnamesinde yapılan incelemede davadan feragate yetkisi olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili 05/05/2023 tarihli dilekçesi ile feragat beyanı sebebiyle davacıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunmadıklarını beyan etmiştirDavadan feragat HMK’nın 307. ve 311. maddeleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK 307. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
492 sayılı Harçlar Kanununun “Davadan feragat, davayı kabul veya sulh” başlıklı 22. Maddesinde “Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.” hükmü gereği eldeki davada ilk celsenin yapıldığı ve daha sonra feragat edildiği anlaşıldığından alınması gerekli harcın 2/3’ünün alınmasına karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE;
2-492 Sayılı Harçlar Yasası’nın 22. Maddesine göre davada ilk celse sonrasında feragat edilme durumu olması nedeniyle, ön inceleme duruşmasının yapıldığı da dikkate alınarak; davanın reddi halinde alınması gerekli maktu harcın (179,90TL) üçte ikisi (2/3) olduğu anlaşılmakla; alınması gereken 119,93 TL harcın peşin alınan 35,90 TL harçtan mahsubu ‭ 84,03‬ TL harcın davacı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin, yargılama gideri talebi olmadığı anlaşıldığından yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların talepleri doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatıran tarafaHMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda karar verildi.