Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/222 E. 2023/541 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/222
KARAR NO : 2023/541

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/05/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 14.11.2017 tarihinde sürücü —- sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkili —-sürücüsü olduğu—– plakalı araca çarpması sonucu müvekkilin ağır bir şekilde yaralanmasına, maddi ve manevi zarara uğramasına neden olduğunu, 14.11.2017 tarihli kaza tespit tutanağına göre—- plakalı araç sürücüsü kazanın meydana gelişinde “2918 sayılı KTK’nın 52/1-A (araçların hızını kavşaklara yaklaşırken, … yapım ve onarım alanlarına girerken azaltmamak) maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın meydana gelişinde tam kusurlu olduğunu, kazaya ilişkin tüm evrak ve tanık beyanları —– Asliye Ceza Mahkemesinin —- Esas sayılı dosyasında olduğunu, müvekkili —-bu kaza sebebiyle ağır yaralandığını, ciddi maluliyetleri ortaya çıktığını, kazaya sebebiyet veren —- plaka sayılı araç, davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile (poliçe teminat limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı—- plakalı araç sürücüsü iş bu kazada asli kusurlu olup iş bu kazadan dolayı davalı sigorta şirketi kusur oranında sorumlu olduğunu, dava açılmadan önce yasal zorunluluk nedeniyle gerekli olan belgelerle —- vasıtasıyla davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından —-numaralı hasar dosyası açıldığını, sigorta şirketine başvurusu 27.11.2018 tarihinde teslim edildiğini, davalı sigorta şirketi tarafından başvurulara cevap verildiğini, tarafımızdan savcılık dosyası, sakatlık raporu istendiğini, eksik evrakların temin edilip gönderildiğini, sigorta şirketi tarafından herhangi bir dönüş yapılmadığını, 20.03.2019 tarihinde tarafımızdan arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, gerekli görüşmeler yapıldığını, ancak herhangi bir uzlaşı sağlanamadığını, buna ilişkin arabuluculuk ilk oturum tutanağını ve son oturum tutanağını dilekçe ekinde ibraz ettiğini, herhangi bir uzlaşı sağlanamadığını, huzurdaki davayı açtıklarını, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla müvekkili için 2.500,00 TL daimi maluliyet tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, 14/10/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı dava dışı —-sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki —– plakalı aracın çarpışması sonucu davacının yaralandığından bahisle geçiçi ve sürekli iş göremezlik talebine ilişkindir.7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 10/05/2019 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.—- Hastanesinden, —- Hastanesinden hastane kayıtlarının celp edildiği, ceza dosyasının, hasar dosyasının, —-kaydı ve araç tescil kaydının geldiği, davacının ekonomik sosyal durum araştırma sonuçları celp edilmiş, dosyamız arasına alınmıştır.
Trafik kazası tespit tutanağında; olay mahallinin yerleşim yeri içi olduğu, yolun tek yönlü, iki şeritli ve 10 m genişliğinde asfalt kaplama cadde olduğu, vaktin gündüz, havanın açık, zeminin kuru olduğu, mahallin üç yönlü T kavşak noktası olduğu, olay mahalli azami hız limitinin 50 km/h olduğu, —- plakalı araca ait 23m fren izi olduğu belirtilmiştir. Dosyada mevcut 18.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı sürücü —- asli derecede kusurlu olduğu, sürücü—– tali derecede kusurlu olduğu belirtilmiştir.
15.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda; davacı sürücü —-asli ve %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü —– tali ve %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
—- Başkanlığı tarafından düzenlenen 20/12/ 2021 tarih —– sayılı raporunda özetle; davacının 14/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle tespiti halinde 30.03.2013 tarih ve —sayılı —- yayınlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlik Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik uyarınca kişinin tüm vücut engellilik oranının %28 (yüzdeyirmisekiz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Talimat mahkemesi vasıtasıyla alınan maluliyet raporunda özetle; davacının “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri kullanılarak kişinin özürlülük oranının % 24 oranında olduğu, tıbbi iyileşme ve rehabilitasyon süresinin 4 ay olduğu, iyileşme dönemi içerisinde hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu belirtilmiştir.Bilirkişiler — ve —– tarafından düzenlenen 15.06.2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, sürücü —– kazanın meydana gelmesinde asli ve %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü —- müterafik kusur verilemeyeceği kanaatine varıldığı, sürücü —- kazanın meydana gelmesinde tali ve %25 oranında kusurlu olduğu, davalı —-. tarafından davacı —-geçici ve sürekli iş göremezlik zararı yönünden ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belge görülmemiş olup, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik zararından bu yönde herhangi bir tenzil yapılmadığı, dava dışı —- tarafından davacıya 414,75 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacının hesaplanan geçici iş göremezlik zararından tenzil edildiği, davacı —-hesaplanan geçici iş göremezlik zararının 5.128,01 TL olduğu, dava dışı —-tarafından yapılan 414,75 TL geçici iş göremezlik ödemesinin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacının hesaplanan geçici iş göremezlik zararından tenzili sonrası bakiye geçici iş göremezlik zararının 5.024,32 TL olduğu, davacı —–hesaplanan sürekli iş göremezlik zararının 95.912,23 TL olduğu, belirtilmiştir.
Kusura yönelik itirazların değerlendirilmesi amacıyla —- Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu alınmıştır.
—– Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen —-sayılı 23/11/2022 tarihli —- Kusur raporunda özetle; 14.11.2017 günü saat 16:45 sıralarında davacı sürücü —-idaresindeki —- plakalı otomobil ile —. Caddeyi takiben gelerek sola manevrayla —- Bulvarına katıldığı sırada otomobilin sol yan ön kısımlarına, solunda —-Bulvarını takiben düz seyirle gelmekte olan sürücü— idaresindeki —- plakalı kamyonun ön kısımları ile çarpması sonucu dava konusu olay meydana gelmiştir. Tüm dosya kapsamı, mahkemeniz dosyası ve ekli gönderilen belgeleri, dava ve cevap dilekçesi, beyanlar, bilirkişi raporları, kaza tespit tutanağı incelendiğinde kazanın yukarıda ”OLAY” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup, mahal şartları dikkate alındığında aşağıdaki şekilde rapor tanzim edilmiştir. Davacı sürücü —- idaresindeki otomobil ile kavşak mahalline yaklaşırken hızını uygun seviyeye düşürmesi, sola dönüş manevrasını solundaki kavşak kolundan düz seyirle yaklaşmakta olan aracın geçişi akabinde uygun bir anda kontrollü gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek düz seyirle gelmekte olan araca ilk geçiş hakkını vermeksizin kavşak müşterek alanına katılımı sonucu gerçekleşen olayda asli kusurlu %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurludur. Sürücü—-idaresindeki kamyon ile kavşak mahalline yaklaşırken hızını uygun seviyeye düşürmesi, solundaki kavşak kolundan seyirle kavşak müşterek alanına katılan araç nedeniyle zamanında etkin tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek mevcut seyri ile geldiği kavşak mahallinde almış olduğu tedbirde yetersiz kalması sonucu gerçekleşen olayda tali kusurlu %25 (yüzde yirmi, beş) oranında kusurludur.” şeklindedir. Davacı vekili kök rapora itiraz dilekçesinde; “Müvekkil 14.11.2017 tarihinde kaza geçirmiş olmakla çalıştığı bazı kurumlardan maaş bordroları mahkemece talep edilmiş ve bu bordrolara göre hesaplamada kullanılacak ücretin tespiti yapılmaya çalışılmıştır. Bordrolar irdelendiğinde müvekkilin 2017 Aralık ayının, 2018 Ekim, Kasım, Aralık ayları maaşlarının, 2019 Ocak ayı ve devamı maaşlarının hesaplamaya eksik olarak dahil edildikleri görülecektir. Kaldıki müvekkilim şu anda çalışmış olduğu şirketten 2000 dolar maaş almaktadır ilgili maaş bodrosu da ayrıca dosyaya ibraz edilecektir. Müvekkilin 2021 yılına ait maaşlarına ilişkin bordroların o dönem çalışmış olduğu kurumundan talep edilmesini sayın mahkemeden talep ederiz. Zira dilekçe ekinde de sunacağımız Ekim 2018 maaş bordrosundan da anlaşılacağı üzere müvekkilin o dönem maaşının brüt 7.186 TL olduğu görülecektir” şeklindedir.
Mahkememizce davacının çalıştığı belirtilen iş yerinden maaş bordroları celp edilmiştir.
Bilirkişiler —–ve —– tarafından düzenlenen 31/01/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; 2018 yılı Ekim ayı için brüt kazanç olarak ifade ettiği 7.186 TL (ki 7.186 TL değil 7.196,18 TL olması gerekirdi) kazazedenin brüt kazancı değil, Vergiler, —- Primleri vb. yasal kesintiler dahil işçi brüt maliyeti olduğu, kazazedenin 2018 yılı ekim ayı için brüt kazancının 5.874,43 TL olduğu, kazazedenin elde ettiğini gelirlerine dair hesaplamalarda hiçbir hata bulunmadığı, gerek kök raporun gerekse iş bu ek raporun “Kazanç Durumu” başlığı altında detaylı bir şekilde anlatıldığı üzere gelir analizinde yapılan hesaplamaların dosyaya sunulan bordrolar ve —–Hizmet Dökümü ile birebir uyuştuğu, davacının %75 (yüzde yetmiş beş) oranında, karşı araç sürücüsü —– %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, İtirazların incelenerek cevaplandırıldığı, kök rapor sonrası dosyaya kazandırılan kusur raporu ve 2023 yılı asgari ücret verisi dikkate alınarak iş bu ek raporun düzenlendiği TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, davalı —–. tarafından davacı —–geçici ve sürekli iş göremezlik zararı yönünden ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belge görülmemiş olup, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik zararından bu yönde herhangi bir tenzil yapılmadığı, dava dışı —– tarafından davacıya 414,75 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı, yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacının hesaplanan geçici iş göremezlik zararından tenzil edildiği, davacı —-hesaplanan geçici iş göremezlik zararının 5.128,01 TL olduğu, dava dışı —– tarafından yapılan 414,75 TL geçici iş göremezlik ödemesinin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacının hesaplanan geçici iş göremezlik zararından tenzili sonrası bakiye geçici iş göremezlik zararının 5.024,32 TL olduğu, davacı—– hesaplanan sürekli iş göremezlik zararının 180.244,40 TL olduğu, belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; 14/11/2017 tarihinde, davacı sürücü —- kendi idaresindeki —–plakalı otomobil ile davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsü dava dışı —- yönetimindeki —– plaka sayılı kamyonun çarpışması sonucu davacı sürücünün yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde mahkememizce alınan kusur raporu ve —- alınan kusur raporunda davacının %75 (yüzde yetmiş beş) oranında, karşı araç sürücüsü —-%25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu,
Mahkememizce dava devam ettiği sırada değişen yönetmelikler uyarınca maluliyet raporları alınmış ve bu kapsamda son olarak her ne kadar Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonucu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca maluliyet raporu alınması için ara karar kurulmuş olsa da, iptal kararından sonra Yargıtay —-.HD’nin güncel içtihatlarına göre kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik uyarınca rapor alınması gerektiğinin belirtildiği, somut olayda kaza tarihi 14/10/2017 olduğu ve bu tarihte geçerli olan yönetmeliğin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkında Yönetmelik olması nedeniyle davacının bu yönetmelik uyarınca hazırlanan —- Kurumu Başkanlığı tarafından hazırlanan 17/02/2021 tarihli maluliyet raporunun geçerli olduğu ve kök hesap raporuna davacı vekilinin davacının maaşına yönelik itirazlarının olduğu ve ek raporda davacının eksik olduğu iddia edilen maaş bordroları getirtilerek ve bu bordrolar dikkate alınarak zarar hesabı yapıldığı, bilirkişi —- tarafından düzenlenen 31/01/2023 tarihli ek raporda hem —— maluliyet raporu ve kusur raporu hem de davacı tarafın itirazlarının değerlendirildiği, yapılan hesabın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle 31/01/2023 tarihli ek raporun hükme esas alındığı,
Karayolları Trafik Kanunu ‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM ‘de Kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde —- yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “—Kurumu” tarafından hesap tarihi itibariyle henüz bir YönetmelikYayınlamadığı için,Yukarıda yer alan 17.07.2020 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ve Karayolları Trafik Kanun’undaki değişiklik uyarınca, en güncel tarihli Yüksek Yargı Kararlarından olan T.C. Yargıtay —. Hukuk Dairesi ‘nin 21.06.2021 Tarihli —-ve 14.09.2021 Tarihli—-. Sayılı İlamları dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapılmasının uygun olduğu,
Her ne davacı vekili davacının çalıştığı işyerinden gelen maaş bordrolarının hesaplamaya dahil edilmediğini beyan etmiş ve hesaplamaya dahil edilmediğini ileri sürdüğü aylara ilişkin maaş bordrolarını sunduğu ve yeniden ek rapor alınmasını talep etmişse de mahkememizce davacı vekili tarafından beyan dilekçesinin ekinde sunulan bordroların incelendiği ve söz konusu maaş bordrolarının 31/01/2023 tarihli ek raporda dikkate alınarak hesaplama yapıldığı görüldüğünden davacı vekilinin bu yöndeki talebinin reddine karar verildiği, mahkememizce 31/01/2023 tarihli hesap raporunun kabul edildiği, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan herhangi bir geçici ve sürekli iş göremezlik ödemesinin bulunmadığı, davacının sürekli iş göremezlik zararının 180.244,40 TL olduğu, davacı vekilinin sürekli iş göremezlik tazminatını hesaplanan bedel üzerinden talebini artırdığı, davanın kabulü ile 180.244,40 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulünün gerektiği, davalı sigorta şirketine 06/02/2018 tarihinde başvuruda bulunulduğu, davalı sigorta şirketinin 8 iş günü sonrası 16/02/2018 tarihinde temerrüte düştüğü anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
1-180.244,40 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 16/02/2018 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 12.312,49 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40 TL peşin 606,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 640,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.662,09 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 44,40 TL peşin 606,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 694,80 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 882,40 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.225,00 TL talimat yolu ile alınan maluliyet rapor ücreti, 1.560,00 TL — rapor ücreti, 820,00 TL —-rapor ücreti, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti (2 farklı bilirkişi) olmak üzere toplam 6.187,40 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 28.036,66 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı şirketin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.