Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/171 E. 2021/342 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/171 Esas
KARAR NO : 2021/342

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2019
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket, —————-kazandığını, davalı —- müvekkili şirket davalı —-biri olduğunu, müvekkili şirket——- olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket ile 26/05/2015 tarihinde görüşerek 30/04/2015 tarihli teklifte —- kaldığını, işin yapılması, teslim edilmesi süreçlerinde müvekkili şirket tarafından— durumu davalı şirkete gönderildiğini, — talep edildiğini, davalı tarafından itiraz edilmediğini, ödeme — bildirilmediğini, davacı tarafından müvekkili şirketin hizmetleri alındığını, aralıklarla müvekkili şirkete kısmi ödemeler yapıldığını, müvekkili şirket 164.590,92 TL tutarındaki bakiye alacağını almak için davalı şirkete e-mail gönderdiğini, davalı şirket tarafından cevapsız kaldığını, —- tarihinde davalı şirkete ihtarname gönderdiklerini, davalı şirket ihtarnameye cevap ve karşı ihtarname gönderdiğini, İstanbul Anadolu—- Esas sayılı dosyası üzerinde davalı şirket aleyhine başlatılan ilamsız takipte, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla borçlunun şimdilik 80.000,00 TL tutarındaki borcuna, bu borca işletilen ve işletilecek olan ticari avans faizine yapmış olduğu itirazın iptali ile başlattıkları takibin devamını, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süreler dikkate alınarak süresinde açılıp açılmadığının tespitini, süresinde açılmadığının tespiti halinde zamanaşımı ve hak düşürücü süreler yönünden itirazlarının kabulünü ve zamanaşım/hak düşürücü sürelerin geçmiş olması halinde davanın reddini talep ettiklerini, varlığı iddia olunan alacağın miktarını davacı kendi kayıtlarına göre hesaplayıp belirleyebilecek durumda olduğunu, davacı yanca artık kısmi dava açılamayacağını, kısmi dava açabilmesi için alacaklının bu davayı açmada korunmaya değer bir hukuki yararının bulunmasının gerektiğini, müvekkili şirket,—- işinin ihalesini kazandığını, —– sağlandığını, davacı taraf 30.04.2015 tarihinde müvekkili şirkete teklif metni sunduğunu, 26.05.2016 tarihinde yapılan görüşmede bu teklif metninde mutabık kalındığını iddia etmektedir. oysa sunulduğu iddia edilen teklif metninin 15.05.2015 tarihine kadar geçerli olduğu yazdığını, taraflar arasında yazılı hiç bir sözleşme imzalanmadığını, yapılan görüşmeler sonucunda——–anlaşmaya varıldığını,——-devam ederken davacı şirkete dönem dönem ödemeler yapıldığını, davacı şirket anlaşmaya aykırı olarak müvekkili zor durumda bıraktığını,— işini yapmadığını, ihale alıcısı iş sahibi olan müvekkilinin işi teslim etmesi gerektiğini, —kendisinin yapmak zorunda kaldığını, davacı —işinin yapmadığını, bunun anlaşmaya aykırılık teşkil ettiğini, müvekkili şirketin herhangi bir borcu olmadığını, dosya kapsamında talep edilmiş olan haklar yönünden hak düşürücü süre/zamanaşımı süresi geçmiş ise davanın bu sebeple reddini, varlığı iddia olunan alacağın miktarını davacı kendi kayıtlarına göre hesaplayıp belirleyebilecek durumda olduğundan ve kısmi dava açmada herhangi bir hukuki yararı bulunmadığını, davanın usulden reddini, haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddini, müvekkilin uğradığı/uğrayacağı zararlar bakımından fazlaya dair her türlü hakkımız saklı kalmak kaydıyla;– — montaj bedeli olan toplam– ödeme tarihinden itibaren işleyen ticari avans faizi ile birlikte davacı alınıp davalı müvekkile verilmesi gerektiğini buna ilişkin yasal yollara başvurulacağına, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda —– haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —tarihinde açılmakla, davacının dava şartı — yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, 27/02/2019 tarihinde yapılan toplantıya tarafların katıldığı, 27/02/2019 tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davacı vekili tarafından davalı şirket ile sulh olduklarını, davanın konusuz kaldığını, 15/09/2020 tarihli duruşmada vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili 15/09/2020 tarihli dilekçesinde; davanın konusuz kaldığını, vekalet ücreti ve yargılama masrafı taleplerinin bulunmadığını, konusuz kalan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda: taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda davanın konusuz kaldığı bildirildiğinden dava konusuz kaldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Arabuluculuk ücreti hazine tarafından karşılanmış olup dava konusuz kalmış olsa da Hazine tarafından karşılanan bu ücretin karşılanması gerektiği, davanın dava konusu talep edilen bedelin davalı tarafından karşılanması nedeniyle konusuz kaldığı, dolayısıyla söz konusu arabuluculuk ücretinden davalının sorumlu olduğu, arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar harcı 59,30 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 537,09 TL harçtan mahsubu ile bakiye 477,79 TL’nin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Tarafların karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan ——-arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
HMK 345. maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi