Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2021/809 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/145 Esas
KARAR NO : 2021/809

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/04/2019
KARAR TARİHİ : 02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı—- sayılı dosyasıyla ilamsız takip başlatıldığını, ancak davalı borçlu şirket tarafından kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, müvekkili şirketin alacağının ticari defterlerin incelenmesiyle ortaya çıkacağını, davalının itirazının borcu ödemekten kaçınmak için yapıldığını, dava—- takibe konu yapılan vaki itirazın iptalini ve takibin devamını, davalı aleyhine en az %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin davalı şirket üzerine bırakılmasını talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki — davacının dava —getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının— yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
—getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı– dayalı 16.997,35 TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Mali müşavir —– raporda özetle; davacı —- davacının defterlerinin usule uygun olduğu, lehine delil vasfının bulunduğu, dava konusu 3 adet faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, irsaliyeli faturalar ve içeriği mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim ve tebliğine ilişkin olarak faturalar üzerinde —, davacı şirketçe davalı şirket — üzeri olması nedeniyle — formu beyanına tabi oldukları, —– beyanına tabi olmadığı, mahkemece davalı şirketin dosyaya celp edilen—- diğer bir ifadeyle söz konusu 2 adet faturanın davalı şirketin — beyanlarında yer almadığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 16.997,35 TL alacağının bulunduğu fatura konusu hizmetin davalı tarafça alınıp alınmadığının anlaşılamadığı, davacının fatura konusu alacağa hak kazanıp kazanmadığının mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora beyan dilekçesinde; raporun iddialarını destekler nitelikte olduğunu, usulune uygun tutulan defterlerinin lehine delil vasfında olduğu, davalının borcunun olmadığını kanıtlaması gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; davanın— dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, alacağı oluşturan 3 adet faturanın mal ve hizmet satış bedeline ilişkin olduğu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, davalının ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, icra takibine itirazında davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını beyan ederek takibe itiraz ettiği, davacı şirket faturanın tebliğine ilişkin belgeyi ve sevk irsaliyesini dosyaya sunamadığı, dolayısıyla ticari ilişki ve teslime ilişkin tanık dinlenmesi talebinin kabul edilmediği, davalının — formlarında davacıya ilişkin bir kayda rastlanmadığı, davacı yanın dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı görülmekle davalı tarafa yemin teklif edip etmeyeceği hususunda beyanda bulunmak ve yemin teklif edilecek olması halinde aynı süre içerisinde yemin metnini dosyaya sunmak üzere 2 hafta kesin süre verildiği, belirtilen sürede beyanda bulunulmaması ve yemin metninin dosyaya sunulmaması halinde yemin deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği, davacı vekilinin belirtilen sürede yemin metnini dosyaya sunmadığı, dolayısıyla yemin deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı görülmekle davacının taraflar arasında ticari bir ilişki olduğu olgusunu ve dolayısıyla alacağını ispatlayamadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 284,40 TL peşin ve tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 225,10 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —– davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı