Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/132 E. 2021/103 K. 16.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/132 Esas
KARAR NO : 2021/103
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/04/2019
KARAR TARİHİ : 16/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekilinin —— tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu ile müvekkili kurum arasında ———- imzalandığını ve kredi kullandırıldığını, kredinin geri ödenmemesi üzerine—– sözleşmede belirtilen adresine ———– çekildiğini ve hesapların kat edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu hakkında menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ——– sayılı dosyasıyla yasal takibe geçildiğini, müvekkil alacağının likit olduğunu belirterek sonuç olarak; davalı borçlunun —–. sayılı dosyasına toplam ——– üzerinden itirazın iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —– faizi üzerinden yapılan takibin devamına, asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ——–arasında— tarihinde imzalanan —— sayılı icra dosyası ile başlatılan takip konusu alacağın ve işbu alacağın teminatı olarak verilen ——- araçların üzerinde bulunan rehin hakkının —temlik edildiği ve dava tarihinden sonra ————-ödendiği tespit edilmiştir.
SAVUNMA :
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
——— sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; Davacı şirket tarafından alacağın tahsili için takip borçlusu davalı ——— itibariyle aşağıda detayı verilen tutarlar üzerinden —————– tahsili amacıyla takip başlatıldığı, davalı vekili tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde özetle; “Talep edilen faiz oranına ve işlemiş faize de ayrıca itiraz ediyoruz…” açıklaması ile işlemiş faize ve faiz oranına itiraz edildiği, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davalı taraf icra dairesine süresinde sunduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ederek —— İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüşse de taraflar arasındaki sözleşmenin 12. Maddesinde ——İcra Dairelerinin yetkili olduğu kararlaştırıldığından davalı tarafın yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —– tarihinden sonra açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, ——tarihinde yapılan toplantıya davacı tarafın katıldığı, davalı tarafa tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafın toplantıya katılmadığı, —— tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Taraflar arasında imzalanan —– niteliğinde olduğundan, ihtilafın çözümünde ——– ve belgeleri esas alınmıştır
Bankacı bilirkişi —– tarafından hazırlanan raporda özetle; Takibe konu alacak tutarının, davacı —-tarafından, davalı —- tarihinde kullandırılan ——- taşıt aracı kredisinden kaynaklandığı, takip talebinde davacı tarafından söz konusu kredilerden kaynaklanan asıl alacak tutarları birleştirilerek tek dosya üzerinden takip başlatılması nedeniyle dava konusu kredi alacaklarının birleştirildiği,
davalının ———-tarihinde temerrüde düşürüldüğü, bu sebeple kullandırılan kredilerin ödenmeyen taksitlerine temerrüt tarihine kadar temerrüt faiz oranı üzerinden, kalan anapara tutarına İse akdi faiz oranı üzerinden faiz hesaplanarak temerrüt tarihi itibariyle Asıl Alacak tutarının tespit edilmesi gerektiği görüşündeyiz. Buna göre yapılan hesaplama sonucunda davacının, davalı şirketten takip tarihi itibariyle —— alacak tutarının bulunduğu, takip talebinde ise —- talep edildiği, bu durumda ——- fazla talebin yerinde olmadığı, Mahkeme tarafından, kredilerin en son ödenen taksit tarihlerinden itibaren kalan anapara tutarlarının tamamına, ——– kat tarihine kadar faiz hesaplanarak Asıl Alacak tutarının tespit edilmesi gerektiği görüşünün benimsenmesi halinde ise davacının, davalı şirketten takip tarihi itibariyle —- alacak tutarının bulunduğu, takip talebinde de —— talep edildiği, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmelerinin —— olarak kararlaştırılmıştır. Davacı tarafından takip tarihinden itibaren talep edilen ——- temerrüt faiz oranının, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 1. maddesinde yer alan hükümden kaynaklandığı, bu sebeple talep edilen temerrüt faiz oranının sözleşmeye uygun olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın ticari amaçlı taşıt kredi ve rehin sözleşmesi uyarınca kullandırılan krediye ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında akdedilen ticari amaçlı taşıt kredi ve rehin sözleşmesi uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin borcun ödenmemesi üzerine hesap kat edilerek davalıya borcun ödenmesi talebiyle ihtarname gönderildiği, davacının icra takibinde asıl alacak, masraf, işlemiş faiz ve ——– takip başlattığı, davanın kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı—- davalı şirket arasında ——- imzalandığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmelere istinaden raporda marka ve modeli belirtilen araçlar için kredi kullandırıldığı, davacı — tarafından—–yevmiye numarası ile davalı borçlu ————- —- yer alan adresine İhtarnameler keşide edilerek, kredi hesabının kat edildiği ve aşağıda detayına yer verilen şirket alacaklarının, kat tarihinden ödeme tarihine kadar geçen süredeki temerrüt faizi, —— ihtarname masrafları ile birlikte en geç —– gün içinde ödenmesini, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, kat ihtarnamelerinin taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde yer alan davalının adresine gönderilmiş olmakla birlikte; adreste muhataba tebliğ edilemediği ve tebliğ evrakının çıkış merciine iade olduğu, kat ihtarlarının borçlunun sözleşmede belirtilen adresine gönderildiğinden geçerli bir tebligatın yapılmış sayılabileceği, çünkü, sözleşmenin—– maddesine göre davalının, adres değişikliğini davacı şirkete yazılı olarak bildirdiğine dair herhangi bir ihbar/ihtar dosya içeriğinde bulunmadığı, bu durumda, ihtarnamelerde verilen — günlük sürenin bitimini izleyen —– tarihinde davalının temerrüde düşürülmüş sayılacağı, sözleşmenin —- maddesi uyarınca davacı şirketin kayıtlarının esas alınması gerektiği, böylece davalının —– tarihinde temerrüde düştüğü, taraflar arasında imzalanan —- akdi faiz oranı yıllık ———- olarak kararlaştırıldığı, oranların sözleşmeye uygun olması nedeniyle mahkememizce uygun görülüğü, raporda —– bölümünde yer verildiği üzere; davalı asıl borçlunun ——- tarihinde temerrüde düşürüldüğü, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 4. maddesi de dikkate alınarak, temerrüt tarihine kadar vadesinde ödenmeyen taksitlere temerrüt faiz oranı üzerinden, kalan anapara tutarına ise akdi faiz oranı üzerinden faiz hesaplanarak asıl alacak tutarının hesaplanması gerektiği, bu nedenle bilirkişi tarafından bu görüş benimsenmek suretiyle yapılan hesaplamanın dikkate alındığı —–söz konusu hesaplamanın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davacı şirket —- arasında dava tarihinden sonra —– huzurunda imzalanan —- dava konusu alacağın teminatını oluşturulan —- tarihinde ——ödendiği, dolayısıyla dava konusu alacağın temlik alan —– temlik edildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının ——– takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin davacı temlik alan —- yönünden: —asıl alacak,—-masraf olmak üzere, toplam —– üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık — oranında temerrüt faizi ve——işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerektiği, yine alacak likit olduğundan hüküm altına alınan ——%20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş eve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının—–takip dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN iptaline, takibin davacı temlik alan —— yönünden:
—- asıl alacak
—- işlemiş faiz,
—-
—- masraf olmak üzere,
toplam —- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık — oranında temerrüt faizi ve faizin —– fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan —- alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı —- davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.000,49 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.083,06 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 2.000,49 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.044,89 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 147,10 TL tebligat ve müzekkere gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 947,10 TL’nin kabul-red oranları gözetilerek 927,75 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 19.364,11 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair temlik alan davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2021