Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/938 E. 2021/312 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/938 Esas
KARAR NO : 2021/312

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/08/2018
KARAR TARİHİ : 20/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından — —sunulan dava dilekçesinde, — ———- firmasına yapılan ödeme İçin rücu edildiği, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü —- Esas sayılı icra dosyasında vaki itirazın haksız olduğu ileri sürülerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş, özetle;———tanzim edildiğini, — — yüklenerek sigortalının—————-dosyası İle yapılan ekspertiz çalışması sonunda hasarın — tahliyesi sırasında tespit edildiği, hasarın yol boyu risklerden kaynaklandığının anlaşıldığı, davacının 4.341,02 TL sigorta tazminatı ödemesini TTK m.1472 gereği davalıya rücu ettiği, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesi talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, ———-hasar görmesi nedeniyle dava dışı sigortalıya yapılan ödemenin rü’cuen tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine 4.341,02 TL asıl alacağın 430,00TL işlemiş avans faiz olmak üzere 4.771,02TL toplam alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği tespit edilmiştir.
—— alanında uzman bilirkişi heyetinden alınan 07.07.2020 tarihli raporda özetle,Davacı sigortacının, sigortalı beyanına ve temlik taahhüdüne istinaden– husumet ehliyetini haiz olduğu, ödemesi miktan ile sınırlı olmak üzere; hasar dosyası ile sigorta ekspertiz raporuna göre, sigortalısına TTK m.1472 ve TBK m. 183 ve devamı gereği halef olduğu ve işbu rücuen tazmin talepli davayı ikame etmek bakımından —- davalının —- irtibatının dosyada tespit edilemediği, —– işleri ——- gibi hukuki sıfatının sabit olmadığı, davalı — taşıyıcısına davanın tebliği gerektiği hususunun sayın mahkemece gözetilmesi gerektiği, meydana gelen hasarın; gönderen sorumluluğunda yapılan—— niteliğine uygun taşımamaktan kaynaklandığı, bu durumda hasarın kısmi ————— davalının CMR m. 17/2 ve CMR m.17/5 hükümleri gereği ——– olduğunun değerlendirildiği, emtiada meydana gelen hasar zaran hususu gözetilerek; davalı yana azami %50 kusur — edilebileceği, meydana gelen zararın dosyada mevcut, —————— davalının sorumlu tutulabileceği miktarın asıl alacak olarak 2.170.51 TL olabileceği. hesaplanan tazminat miktarı bakımından sınırlı sorumluluk ilkelerinin uygulanmasına yer olmadığı, eşyanın niteliği gereği sovtaj hesabına yer olmadığı, belirtilmiştir.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirileceği şekilde bilirkişi heyetinden alınan ek raporda özetle;Ek görevlendirme kapsmaında yapılan incelemeler ve değerlendirmelerde tüm itirazlar hukuki niteleme ve değerlendirme gerektiren hususlar olduğu, davalının sıfatı ve sair tüm itirazlar bakımından nihai takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olmak üzere, kök rapor sonuç ve kanaatimizin devam ettiği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre;Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle —— sigortalı olduğunu, sigortalı —— adresinden yüklenip sigortalının ———— bir kısmının hasarlı olduğunun belirlendiğini, hasar dosyası açıldığını ve dosya kapsamında alınan eksper raporuyla hasarın taşıma sonrası emtianın ———–tesisine tahliyesi esnasında gerçekleştiğinin ve söz konusu hasarın — aracının seyir halinde iken çukura girmesi, tümsekten geçmesi vb.nedenlerden oluşan sert sarsıntılar sonucu meydana geldiğinin belirlendiğini, hasarın ——— sorumluluğunda olduğunu, bu firmanın ———— dava — tarafından ihtarname gönderildiğini, dava dışı sigortalıya 05/08/2016 tarihinde hasar ödemesi yapıldığını, TTK 1472 ve alacağın temliki hükümlerine istinaden rü’cu hakkında sahip olduklarını belirterek davalının itirazının iptaliyle takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi 24.12.2020 tarihli celsede ”Dava konusu yapılan taşınmaya ilişkin davacı tarafın sigortalısı ile ve dava——– — aramızda herhangi bir anlaşma yoktur, gerek —konu olan emtianın taşınması sırasında gerekse tahliyesine ilişkin hiçbir süreçte yer almadık, şirketimin,————— arasında şube yada ———– herhangi bir ilişki yoktur sadece ilgli şirketin ———- sevk ettiği malların boşaltılması sırasında ilgili mallara ilişkin gerekli tespitleri yaptıktan sonra ilgili şirkete bildiriyoruz, bizimde — sevkiyatta ilgili şirketten bu şekilde yardım alıyoruz, tekrar etmek gerekirse dava konusu yapılan emtiaya ilişkin gerek taşınma sırasında gerek boşaltma sırasında hiçbir şekilde müdahil olmadık, — belgesinde şirketimizin — belgesini düzenleyen ————-için—firmanın biz olmadan malları boşaltmaması gerekirdi, dava dışı ——– taşındığı arabanın şoförü ile irtibata geçiyor sonra —sahasında malları boşlatmıştır, biz boşaltma süresinde kesinlikle bulunmadık”diyerek beyanda bulunmuştur.
Dosyada bulunan — incelendiğinde,– taşımasında —– akdi olarak taşımayı üstlendiği anlaşılmış– belgesinde davalı şirketin ünvanı yazılı olsa da , davalı şirket yetkilisinin imzası bulunmamaktadir. Davalı şirket yetkilisi gerek—-konusu yapılan taşımaya dair sigortalı şirketle ve dava dışı şirketle herhangi bir anlaşması olmadığını ve dava dışı şirketle arasında şube yada —- herhangi bir ilişki olmadığını, dava konusu yapılan ve hasara uğrayan emtiaya ilişkin —– sırasında gerek boşaltma sırasında hiçbir şekilde müdahil olmadıklarını beyan ederek hasara uğrayan emtianın taşınmasına ilişkin olarak taraflarla herhangi bir ticari ilişki içerisinde olmadığını belirterek ticari ilişkiyi inkar etmiş ve taşıma sürecine dahil olmadığını beyan etmiştir. 16.06.2016 tarihli navlun faturası incelendiğinde, düzenleyen dava dışı ———— olup, navlun ödemesi de doğrudan dava dışı şirkete yapılmıştır. Taşıma sonunda da hasar tespiti yapılmış olup hasar tutanağı incelendiğinde— — şoforün imzası olup bu kişinin davalının çalışanı,yardımcısı olduğuna dair dosyada delil bulunmamaktadır.Dolayısıyla davalı şirketin takipte talep ettiği alacağın dayanağı olan ve hasara uğrayan emtianın taşınması , teslimi sürecine ve taşıma bedelinin tahsili sürecine katıldığı davacı tarafça ispat edilemediğinden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafça başlangıçta yatırılan 81,48TL harçtan mahsubu ile bakiye 22.18TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.