Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/921 E. 2020/294 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/921 Esas
KARAR NO: 2020/294
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 30/07/2018
KARAR TARİHİ: 02/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——— sayılı, ———- kararlaştırılan şartlar dâhilinde dava dışı ———üstlendiği taşımalarda üzerine düşebilecek ——– sağladığını, müvekkilinin sigortalısı konumundaki —- sorumluluğu altında dava dışı ———- gönderdiği —— muhtelif türdeki elektronik eşya türü emtianın ——– taşınması işi için — taşıyıcı olarak ——– de fiili taşıyıcı olarak davalı ile anlaştığını ve muhtelif türdeki elektronik eşyanın ———- davalı nakliyecinin sevk ve idaresindeki —— plakalı araca yüklendiğini, aracın aynı gün saat —- civarında ———–alıcının deposuna ulaştığını, davalının giriş işlemlerini yapmak için aracın yanından ayrıldığı esnada ——-içerisinden bir kısım emtianın kimliği belirsiz kişilerce çalındığını, olayın fark edilmesi üzerine davalının emniyet yetkililerine hırsızlık ihbarında bulunduğunu, aynı gün düzenlenen ——— araç kasa kapağının açık, üzerinde asma kilit bulunmadığını, kasa içerisinde istiflenmiş emtiaların bulunduğu ancak arka tarafta boş paletlerin görüldüğünün kayıt altına alındığını, alıcıya teslim sırasında da ——– elektronik eşyanın eksik olduğunun sevk irsaliyesi üzerine not düşülmek suretiyle tespit edildiğini, hırsızlık hadisesi nedeniyle oluşan hasar sebebiyle dava dışı gönderici——– müvekkilinin sigortalısına bildirim yaptığını, hasar tazmin talebinde bulunduğunu ve hasar yansıtma faturası düzenlediğini, bunun üzerine müvekkilinin sigortalısına poliçede öngörülen muafiyet tutarını düştükten sonra toplam ———— ödeme yaptığını ve böylelikle de TTK. madde 1472 uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğunu, ayrıca ibranamede yer alan sigortalının beyanı kapsamında somut olayda temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan müvekkilinin tazminat bağlamında TTK. madde 875 ve Md.888 nazarından ————plakalı aracın maliki ve işleteni konumundaki davalı tarafın mesuliyetinde olan hasar/zarar için tazmin ettiği bedelin rücuen tahsilini teminen davalı aleyhine icra takibi başlattığını, başlatılan takibin yapılan itiraz durduğunu, davanın dayandığı icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan haksız itirazın iptalini, takibin devamını, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, taşıma sırasında meydana gelen hırsızlık nedeniyle davacı ———– dava dışı sigortalısına ödediği zarar bedelinin davalı alt taşıyıcının kusurlu olduğundan bahisle davalıdan rucuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
—–İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine takip talebine ———- asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde yetkiye, takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Davacı alacaklının başlattığı icra takibinde ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekilince icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği ancak, yetkili icra dairesini bildirmediği görülmüştür.
İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptâli davalarında mahkemenin yetkisine itiraz edilsin edilmesin öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz incelenmelidir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takibe dayanılarak açılan itirazın iptâli davası dinlenemeyeceğinden mahkemenin bu nedenle davanın reddine karar vermesi gerekir ————- Zira itirazın iptâli davasını görme yetkisi takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir.
Davalı borçlu icra dairesinin yetkisine itiraz ederken yetkili icra dairesini de göstermesi gerektiği, davalı borçlunun yetkili icra dairesini göstermediği, dolayısıyla yetki itirazının usulsüz olduğu, ayrıca davalı borçlunun adresi ———– olmakla, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş,tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Mahkememizce öncelikle——— tarihli bilirkişi raporunda özetle; alıcısı emrine noksan teslim edilebilen ———- adet ——- eşyası için taşıyıcıdan talep edilebilecek kümülâtif hasar bedelinin ———– olarak belirlendiği, davacı sigortalı tarafından bu bedelin ödendiği, davalının fiili taşıyıcı olarak kendisini mesuliyetten kurtarabilecek beyyinelerin herhangi birinden istifa edemeyeceği ve zarardan sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir” hükmünü havi 6102 Sayılı TTK. Md.1472/1 ile “sorumluluk sigortaları yönünden” aynı paralelde hüküm içeren ve “Sigortacı, sigorta tazminatını ödedikten sonra hukuken sigortalı yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel tutarında sigortacıya ait olur.” hükmünü içermektedir.
Davacının somut olayla ilgili olarak —–sayılı hasar dosyası için görevlendirdiği bağımsız eksperin düzenlediği ———– numaralı Ekspertiz Raporunda yer alan bilgilerden; davacı ——- derdest davanın dayandığı icra takibine konu ettiği rücuen tazminat alacağını dava dışı —— yararına (onu sigortalı göstermek suretiyle; her bir hasarda minimum ——– ———— düzenlediği, brüt ——- primli, —–sayılı, —— vadeli ve araç başına ——— teminat limitli ———— dayandırdığı görülmüştür.
Davacının sigortalısı ile arasında —————– üstlendiği yükümlülük kapsamında bağımsız ekspere tespit ettirdiği hasarı/zararı dava dışı sigortalı ——– aldığı (içeriğinde devir ve temlik beyanı da bulunan) Hasar Tazminat Makbuzu/ibraname’ye kayden —————– tarihinde —– kazanacak şekilde sigortalısına ödediği görülmüştür.
Davacı —- dava dışı sigortalısı ———-ya da üst taşıyıcı olarak sorumluluğu altında ——— deposundan, —– müşterisi ——– tarih ——— muhtelif türde ——– adet elektronik eşyanın —– taşınması işiyle ilgili olarak,———– araç tedariki için alt taşıyıcısı ——— nakliyeci —— de fiili taşıyıcı olarak (davalının —— adına düzenlediği —– tarih — sayılı faturaya göre —— dâhil toplam ———- nakliye ücreti karşılığında) davalı ile anlaştığı ve taşınacak emtianın ——- davalı nakliyecinin sevk ve idaresindeki (maliki olduğu) —— plakalı araca yüklendiği, aracın aynı gün saat ——- civarında ———- alıcının deposuna ulaştıktan sonra davalının araç hamulesi yükün giriş kaydını yaptırmak üzere aracın yanından ayrıldığı esnada ——— emtianın bir kısmının kimliği meçhul şahıslar tarafından çalındığı, davalının durumu fark ettikten sonra emniyet birimlerine müracaat ettiği, ———–görevlendirilen teknik ekibin mahallinde yaptığı inceleme ile —— düzenlediği ——— plakalı ————-olduğu, plakalarının yerinde olduğu, kasa kapağının açık olduğu, üzerinde asma kilit bulunmadığı, kasa içerisinde istiflenmiş malzemelerin olduğu ve arka tarafta boş paletler bulunduğu” hususlarının belirlendiği,
Bilindiği üzere taşıma sözleşmesi Ticaret Kanunu’muzda şekil şartına bağlanmamıştır, sevk edilecek eşyanın taşıyana teslimi ile taraflar arasında taşıma anlaşması kurulmuş olur (6102 Sayılı TTK. Md.856/2). Bu aşamadan sonra taşıyıcı; (taşıma sorumluluğunu üstlendiği malı ister kendisi taşısın ister, somut olayda olduğu gibi anlaştığı başka bir nakliyeciye taşıtsın; sarahaten ayrıca bir sözleşme ile kararlaştırılmamış olsa bile); taşıma süresi içerisinde naklini üstlendiği eşyayı gözetim sorumluluğunun da altındadır ve kural olarak taşıma süresi içerisinde taşıdığı eşyaya gelecek zararlardan mesuldür; kendi adamlarının, taşımanın verine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, yerine geçen taşıyıcıların kusurundan, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur ———–
Taşıma işi, kısmen veya tamamen akdi ya da üst taşıyıcı tarafından——— değil de onun ya da ara taşıyıcısının temin ettiği farklı bir nakliyeci tarafından yerine getirildiğinde, nihai taşıyıcı (somut olayda taşıyan konumundaki davalı) taşıma mesuliyetini üstlendiği eşyanın zıyaı, hasarı veya gecikmesi nedeniyle taşıma sürecinde ortaya çıkan zarardan, asıl taşıyıcı gibi (onunla birlikte, olayımızda ——– birlikte müteselsilen) sorumludur ————
Bu düzenlemelere göre her ne kadar taşıyıcı, eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten, alıcısına teslim edildiği tarihe kadar oluşan hasardan sorumlu ise de; 6102 Sayılı TTK. Md. 878 hükmü uyarınca; “gönderenin yaptığı kifayetsiz ambalajdan” (Md.878/i-b) ya da “eşyanın gönderen veya gönderilen tarafından işleme tabi tutulması, yüklenmesi veya boşaltılmasından” (Md.878/i-c) yahut da eşyanın; “özellikle kırılma, paslanma, bozulma, kuruma, sızma, olağan fire yoluyla kolayca zarar görmesine yol açan doğal niteliğinden” (Md. 878/1-d) ya da üstü açık bir aracın kullanılmış olmasından (878/1-a) veya nakliye sürecinde oluşan hasarın / zararın taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği bir nedene bağlı olarak meydana gelmesi halinde (Md.876 hükmünden istifade edip) taşıyıcının kendisini mesuliyetten kurtarabilecek olan beyyinelerden yararlanabilmesi mümkündür.
Ancak taşıyıcının eşyanın ziya ve/veya hasara uğraması ile taşıma süresinin aşılması sebebiyle sorumluluğu 6102 Sayılı TTK. Md.875 ve devamındaki maddelerde “kusursuz sorumluluk” ilkelerinden hareket ile düzenlendiğinden, bu düzenlemelere göre kendisine sorumluluk izafe edilen taşıyıcı kusursuzluğunu değil “sorumluluğu mucip zararın Md.876 ve/veya Md.878’de yer alan hallerden birinden doğduğunu” ispat edebilir ise o zaman tazminat bağlamında sorumluluktan kurtulabilir.Bu bağlamda 6102 Sayılı TTK’nun 876.maddesi, 6762 Sayılı E.TTK Md.781/1’deki “taşıyıcının kusurundan doğmayan sebep” olarak belirlediği taşıyıcının sorumsuzluk halini, “taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği hal” olarak değiştirmiş; böylelikle de “taşıyıcı ya da taşıyan ayrımı olmaksızın” (veya onların çalışanları için) “en yüksek özen” kriteri 6102 sayılı TTK ile hukukumuza girmiştir.
Bu bilgiler ışığında somut olayda davalı nakliyecinin maliki ve işleteni olduğu ———— plakalı araç ———– türü emtiayla ilgili evrakları alıcısına teslim etmeye gittiği sırada bir kısmının çalındığını gerekçe gösterip veya Şikâyet Dilekçesinde yer alan somut olayla ilgili beyanlarından hareketle; tazminat bağlamında fiili taşıyıcı veya taşıyan sıfatıyla dava konusu taşıma işini aldığı ——— karşısında ya da davacının dava dışı sigortalısı -somut olayda dava dışı müşterisi———- karşısında derdest davada tartışılan olayda kendisini mesuliyetten kurtarabilecek (TTK. Md. 878 da açıklanan) herhangi bir beyyineden istifade edemeyeceği, dolayısıyla davacının sigortalısına fiilen tazmin ettiği bedelin tamamını sigortalısının alt taşıyıcısı aracılığıyla tedarik ettiği aracın maliki ve işleteni olan fiili taşıyıcı konumundaki davalı nakliyeciden, rücuen talep edebileceği, gerekçeli ve denetlenebilir bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Söz konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından davacının inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının ——İcra Müdürlüğünün—— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin ——- asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminat talebinin reddine,
3-Karar harcı 446,36 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 78,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 367,43 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 78,93 TL peşin harç olmak üzere toplam 114,83 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 152,25 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 752,25 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2020