Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/895 E. 2021/948 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/895 Esas
KARAR NO : 2021/948

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı —- ilişkisinden kaynaklı olarak 5 adet fatura kesildiğini, davalı şirketin fatura bedellerini ödemediğini, davalı ….—– ödemeleri için —- ihtarnamesi ve ekinde fatura ve sevk irsaliyelerinin gönderildiğini, kendilerinden hiçbir şekilde cevap alınamadığını, bunun üzerine davalı aleyhine —–dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı tarafın bu icra takibine haksız bir şekilde itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlunun itirazının hiçbir yasal dayanağının olmadığını, tamamen alacağın tahsilini geciktirme amacına yönelik olduğunu, davalı firmanın, müvekkiline fatura alacağından dolayı 38.461,08 TL’lik borcu bulunduğunu, davalı borçlunun tüm itirazlarının haksız ve yersiz olduğunu, borçlunun haksız itirazının iptalini, icra takibinin devamını, davalının 38.461,08 TL olan asıl alacağın %20sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; esas sayılı takip dosyası üzerinden başlatılan icra takibinde —-Daireleri’nin yetkili olduğunu, açılan işbu davada da ——- Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, —- Mahkemesinin yetkisine ayrı ayrı olmak üzere itiraz ettiklerini, davacı şirket, müvekkili şirkete karşı—–sayılı takip dosyası üzerinden “faturaya dayanan cari hesap alacağı”—- altında adi ilamsız icra takibi başlattıktan sonra, işbu takip dosyasına itirazları üzerine aynı alacak için bu kez —- olarak adi ilamsız icra takibi başlattığını, her iki icra dosyasında takip dayanağının farklı gösterildiğini fakat takibe konu edilen alacağın aynı olduğunu, davacının takip konusu faturaların içeriği malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiğini, davacının takip dayanağı yaptığı faturaların irsaliyeleri değerlendirilip, fatura içeriği malların davalıya teslim edilip edilmediği belirlenip, varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceğini, yetki ve derdestlik itirazlarının kabulü ile davanın usulden reddini, her halükarda haksız ve ispat olunamayan davanın esastan reddini, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının müvekkili şirkete karşı haksız ve kötünyetli şekilde icra takibi başlatan ve işbu davayı açan davacı taraftan alınarak müvekkili şirkete ödenmesini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Davalı vekili, süresinde icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itirazda bulunarak —- dairesinin ve — Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu ileri sürmüşse de, söz konusu alacak para alacağı olup TBK’nın 89.maddesi uyarınca davacı alacaklının —- açılabildiğinden yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
—- takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı 37.328,94 TL asıl alacak ve 1.132,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.461,08 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar tacir olup ticari defterlere dayanıldığından ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılmak üzere rapor alınmıştır.
Mali müşavir—–davalının ticari defterleri incelenerek hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen toplam 87.016,94 TL tutarlı 6 adet faturanın, davalı şirketin ticari defterlerinde davacı şirketten yarı — olarak kayıtlı bulundukları, davalı şirketin ticari defterlerine kaydedilen bu faturaların nakit ödenmiş gibi görünmekte olduğundan herhangi bir borç ya da alacak kaydının tutulmamış olduğu, bu nedenle davalının davacıya herhangi bir borç/alacak bakiyesinin tespit edilemediğini, keza davalı şirketin defterlerinde davacı şirkete keşide edilen —- çeke ilişkin kayda da rastlanılmadığı, davalının davacı şirketten 6 adet fatura karşılığında toplamda 87.016,94 TL’lık mal alımı yapmış ve bu mallara ilişkin alış kayıtlarını yapmış olduğu, davacı tarafın kestiği fatura muhteviyatı malların davalı firma tarafından alındığı ve kayıtlarına —- —- girişi olarak yapıldığı, ticari ilişki ve mal ve alışverişi bulunduğundan, yapılmış ödemelerin davalı yanca —– ödeme ya da —- ispatlanması gerektiği yönünde görüş belirtilmiştir.
Serbest Muhasebeci—– tarafından davacının ticari defterleri incelenmek suretiyle hazırlanan raporda özetle; davacı tarafın —– defterlerin usulüne uygun olduğu, taraflar arasında 2017 yılı içinde mal alım/satımına dayalı gerçekleştiği görülen ticari ilişki kapsamında, davacı şirketçe davalı şirket adına muhtelif tarihlerde sevk irsaliyeleri ve sevk irsaliyelerine bağlı olarak düzenlenmiş 6 adet fatura karşılığında toplam tutarı—- mal satışı yapılarak — davalı şirket adına borç kaydedilmiş olduğu, —- —vasıtasıyla alınmış dosyada mübrez bilirkişi raporundan tespit edildiği üzere, davalı şirketin davacı şirketçe adına düzenlenmiş ve toplam tutarı KDV dahil 87.016,94 TL olan işbu 6 adet satış faturasını herhangi bir yasal nitelikli itiraza konu etmeksizin ve benimseyerek davacı şirketten —— —- olarak ticari defterlerine kaydetmiş bulunduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtlarından tespit edildiği üzere, davalı şirketin davacı şirkete olan 87.016,94 TL fatura borcuna karşılık, —- ileri vadeli, —keşide etmiş olduğu, bunun dışında ise herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmamış olup, ticari defter kayıtları itibarıyla, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibarıyla;—- asıl alacak bakiyesinin kaldığının tespit edildiği, davalı şirketçe davacı şirkete keşide edilmiş — çekin vadesinde ödenmeyerek karşılıksız kaldığı, akabinde davacı şirket tarafından —- sayılı dosyasından dayanak yapılan işbu karşılıksız çekin davalı aleyhine 04.05.2018 tarihinde ilamsız takip konusu yapıldığı ve itiraz üzerine duran takibin iptali için davacı şirketçe —itirazın iptali davasının ikame edildiği, davalı şirketin davacı şirketten 2017 yılında toplam tutarı—- yaptığı ve bu alıma konu 6 adet faturayı ticari defterlerine kaydetmiş olduğu, davalı şirketçe davacı şirketten gerçekleştirilen ve toplam tutarı —- alımına karşılık davacı şirkete sadece —- vadeli çek keşide edildiği, çekinde ödenmeyerek başka bir davaya konu edildiği, diğer bir ifadeyle huzurdaki davanın konusu olmadığı, — borcuna karşılık, takip alacaklısı davacı şirkete borcu olmadığını iddia eden davalı şirketin bu iddiasını kanıtlamaya elverişli herhangi bir hukuki nitelikli —– banka— sunmadığı görülmekle, davalı şirketin ticari defterlerine kaydettiği ve münderecatı itibarıyla kesinleşmiş mal alış faturalarından kaynaklanan 37.328,94 TL bakiye borcunu ödediğini ve davacı şirkete borcu bulunmadığını ispatlayamadığı kanaatine varılmakla, davacı şirketin davalı şirketten, takip/dava tarihi itibarıyla huzurdaki davaya konu edilmiş 37.328,94 asıl alacak talebinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı yanca davalı — ihtarname ile — alacaklarının vade tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte 3 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği ve ihtarnamenin tebliğ şerhinden tespit edildiği üzere 18.04.2018 tarihinde davalı şirkete — tarihinde temerrüt koşullarının oluştuğu, 37.328,79 TL asıl alacak için temerrüt tarihinden 04.05.2018 takip tarihine kadar talep edilen yasal faiz oranı üzerinden yapılan faiz hesaplamasında, davacı yanca talep edilebilecek işlemiş faizin 93,32 TL olabileceğinin tespit edildiği belirtilmişrtir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; davanın, cari hesap alacağına dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, yapılan bilirkişi incelemeleri ile tespit edildiği üzere, taraflar arasında 2016 yılından itibaren sürdürüldüğü görülen ticari ilişki kapsamında taraflar arasında yazılı bir — bulunmamakla birlikte, ticari ilişki nedeniyle birbirlerinden olan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı olarak istemekten vazgeçip, artan tutarı isteyebilecekleri açık — şeklinde çalışmış oldukları, bu kapsamda davacı şirketçe davalı şirkete yapılan mal satışlarına istinaden muhtelif tarih ve tutarlarda olmak üzere 6 adet fatura karşılığında toplam tutarı KDV dahil 87.016,94 TL olan mal satışı yapılarak ticari defterlerde davalı şirket adına borç kaydedilmiş olduğu, düzenlenen ve davalı şirkete tebliğ edilen bu faturaların davacı şirketin yasal ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydedilmiş oldukları,— Asliye Hukuk Mahkemesinin talimatı üzerine davalı şirketin defterlerinin incelenmesi ile tanzim olunan ve davacı vekili tarafından mahkememize sunulmuş olan bilirkişi raporuna göre davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenmiş tüm satış faturalarının yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin ve benimsenerek davacı şirket alacağı olarak kayıt altına alınmış oldukları, ancak faturaların açık fatura olarak kaydedilmiş olması nedeniyle davalının defterlerinde davacının herhangi bir alacağının görünmediği, tarafların ticari defter kayıtlarının alım/satım faturaları yönünden birbirlerini teyit ettiği, davacı şirketin ticari defter kayıtlarından tespit edildiği üzere, davalı şirketin davacı şirkete olan —– tarihinde o tarihteki borç bakiyesi olarak gözüken —– karşılık gelecek —- bunun dışında ise herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığı, ticari defter kayıtları itibarıyla, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibarıyla;— kaldığı, davalı şirketçe davacı şirkete keşide edilmiş bulunan —– vadesinde ödenmeyerek karşılıksız kaldığı, akabinde davacı şirket tarafından —-dayanak yapılan işbu karşılıksız çekin davalı aleyhine 04.05.2018 tarihinde ilamsız takip konusu yapıldığı ve itiraz üzerine duran takibin iptali için davacı şirketçe ——- sayılı itirazın iptali davasının ikame edildiği, dolayısıyla takip/dava konusu alacakların farklı olması nedeniyle davalı vekilinin derdestlik itirazının mahkememizce reddedildiği, davalı şirketin davacı şirketten 2017 yılında toplam tutarı —– mal alımı yaptığı ve bu alıma konu 6 adet faturayı ticari defterlerine kaydetmiş olduğu, davalı şirketçe davacı şirketten gerçekleştirilen mal alımına karşılık davacı şirkete sadece —– bedelli ileri vadeli çek keşide edildiği, dolayısıyla davacının davalıdan —–borcuna karşılık alacağının tespit edildiği, davacı şirkete borcu olmadığını iddia eden davalı şirketin bu iddiasını kanıtlamaya elverişli herhangi bir hukuki nitelikli —- makbuzu, banka dekont ——- dosyaya sunmadığı görülmekle, davalı şirketin ticari defterlerine kaydettiği ve münderecatı itibarıyla kesinleşmiş mal alış faturalarından kaynaklanan 37.328,94 TL bakiye borcunu ödediğini ve davacı şirkete borcu bulunmadığını ispatlayamadığı, davacı şirketin davalı şirketten, takip/dava tarihi itibarıyla 37.328,94 asıl alacak talebinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı yanca davalı yana ——–alacaklarının vade tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte 3 gün içinde ödenmesinin ihtar edildiği ve ihtarnamenin tebliğ şerhinden tespit edildiği üzere 18.04.2018 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiği görülmüş olup, —– tarihinde temerrüt koşullarının oluştuğu,—– için temerrüt tarihinden—- takip tarihine kadar talep edilen yasal faiz oranı üzerinden yapılan faiz hesaplamasında, davacı yanca 93,32 TL işlemiş faiz talep edilebileceği, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatında haklı olduğu anlaşılmakla, davalının —- yaptığı itirazının kısmen iptaline, takibin —- üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının —–dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 37.328,94 TL asıl alacak ve 93,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 37.422,26 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 37.328,94 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 2.556,31 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 656,82 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.899,49 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 35,90 TL başvuru, 656,82 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 692,72 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 138,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 700,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 838,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 815,85 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—— belirlenen 5.613,34 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —– esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 1.038,82 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.