Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/78 E. 2018/306 K. 03.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2018/78
KARAR NO : 2018/306

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ….. isimli işyerini işlettiğini, elektrik hizmetlerini davalı şirketlerden aldığını, düzenlenen faturalarda hizmet bedeli karşılığı olmayan kayıp kaçak bedeli, sayaç okuma, perakende satış hizmet bedeli, iletim ve dağıtım bedeli alındığını, yasal tutardan fazla …… payı tahsil edildiğini belirterek haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen geçmiş 10 yıla dönük tutarların tespitiyle davalılardan ödeme tarihlerinden itibaren hesap edilecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı … AŞ. vekili dilekçesinde özetle; müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, EPDK tarafından ilan edilen bedellerin elektrik perakende ve toptan satış şirketleri tarafından uygulandığını, söz konusu tutarların aracı sıfatıyla tahsil edilmekte olup, tahsil edilen tutarların …… aktarıldığını, söz konusu tutarları tahsil etmeme gibi bir inisiyatiflerinin bulunmadığını, davacının sözleşmeyi imzalarken ilgili mevzuatı ve mevzuatta belirlenen her tür tutar ve oranı kabul ve taahhüt ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı ……. vekili de…… vekili ile aynı yönde beyanda bulunarak davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibari ile;elektrik abonesi olan davacıdan kayıp-kaçak, dağıtım bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli vb. isimler altında tahsil edilen bedellerin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Dosya mahkememize İstanbul Anadolu….Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/12/2017 tarihinde kesinleşen görevsizlik kararı uyarınca ve süresinde taleple gönderilmiştir.
Mahkememizde 09/03/2016 tarihinde açılan bu davadan sonra 17/06/2016 tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Yasa ile 6446 sayılı Enerji Piyasası Kanunu’nda bir kısım maddelerde değişiklik yapılarak yeni maddeler ilave olunmuştur.6719 sayılı Kanun’un 21.maddesiyle 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin 1, 3 ve 4.fıkraları ile 6.fıkrasının (a,ç,d,f) bendleri değiştirilmiş, aynı maddeye eklenen 10.bend ile “kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda Tüketici Hakem Heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.”hükmü getirilmiştir.
6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Yasaya eklenen Geçici 20.maddesinde ise “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır.”hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre Tüketici Hakem Heyetlerinin ve mahkemelerin bu konuda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkisi sadece dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konuda düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır. Kanunun yürürlüğünden önce açılan iş bu davada davacı yanın tahsilatların EPDK.nın düzenleyici işlemlerine aykırı olduğu yönünde bir iddiası bulunmayıp yapılan tahsilatların haksız ve hukuka aykırı olduğu iddiasıyla davalıdan tahsili istenmiş, EPDK.nın düzenleyici işlemlerine uygunluk denetimi yönünden bilirkişi incelemesi yapılması yönünde bir talepte bulunulmamıştır.
Bir davanın yargılaması sürerken yürürlüğe giren yeni bir Kanun ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Bu durumda mahkemece davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir. Mahkememizde açılan davanın yargılaması sırasında 17/06/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6719 sayılı Yasa ile 6446 sayılı Yasaya getirilen yeni düzenlemeler uyarınca dava konusuz kalmıştır. Yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gereklidir. Mahkememizde açılan davanın tarihi itibariyle gerek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gerekse Yargıtay 3.Hukuk Dairesi kararları ile davacının bu davayı açmakta haklı olduğu sabittir. Dava açıldığı anda haklı durumda olan tarafın yargılama sırasında oluşan yasa değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden ve dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu kılınması da mümkün değildir. Bu nedenle davanın açıldığı tarih itibariyle davasında haklı olan davacı taraf lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmiş, yapılan yargılama giderlerinin de davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusu kalmayan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar harcı 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 68,31 TL.harçtan mahsubu ile bakiye 32,41 TL.harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL.karar harcının davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ilk masraf ve 187,60 TL.tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 221,10 TL. yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Davacı ve davalı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı ve davalı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalılar vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..